Akdoğan TBMM Başkanlığına verdiği soru önergesinde;" Hakkâri halkı, 05.04.2016 tarihinde Hakkâri il merkezinde, Yüksekova, Nusaybin ve Şırnak’ta, hukuksuz bir zeminde halen devam ettirilen sokağa çıkma yasaklarına dair protesto hakkını kullanmak için toplanmak istemiştir.
Ancak son yıllarda temel bir politika haline gelen protesto eylemlerine müdahale anlayışı, burada da devreye sokulmuş, toplanan kitleye müdahale edilmiştir.
Kamusal alanda kitleye müdahale edilmiş, sokak ortasında çocuk, kadın, genç, yaşlı ayrımı yapmaksızın, herkesin üzerine tazyikli su ve biber gazı sıkılmış, plastik mermilerle ateş edilmiştir. Müdahale alanında bulunan basın mensupların kameralarına da yansıyan;
3 polisin zihinsel engelli bir genci darp ederek, yerde sürükleyerek gözaltına almaya çalıştıklarına dair bir görüntü, güvenlik güçlerin muhalif gösterilere yönelik tahammülsüzlüğün ulaştığı boyutu göstermektedir.
Basın açıklaması yapmak isteyen kitleye müdahale edildikten sonra partimiz Hakların Demokratik Partisi Hakkari İl Örgütü binasına da baskın yapılmış, binada aramalar yapıldıktan sonra il başkanı dahil 7 yönetici de gözaltına alınmıştır.
Bu bağlamda; Hakkari şehir merkezinde vatandaşların yapmak istediği ve Anayasa’nın 34. Maddesi’ndede bir hak olarak tanılan gösteri ve protesto yürüyüşü hangi gerekçelerle engellenmek istenmiştir? Bu engelleme merkezi idarenin mi yoksa mülki amirlerin verdiği kararın sonucu mudur?
05.04.2016 tarihinde Hakkâri’de yapılmak istenen protesto yürüyüşü başta olmak üzere, Türkiye’de muhalif kesimlerin protesto gösterilerin hangi yönü milli birliğe tehdittir? İnsanların basın açıklaması ve yürüyüş yapması devlet birliğine, ülke bütünlüğüne nasıl zarar vermektedir?
Protesto eylemlerine yönelik müdahalelere gerekçe gösterilen “milli birliğe tehdit ve kamu düzeni” değerlendirmesini kim yapmaktadır?
Bizzati kamuoyunun bir kısmının yapmak istediği protesto eylemleri nasıl kamu düzenine tehdit olabilmektedir?
Bir gösterinin, yürüyüşün, basın açıklamasının yasaklanmaması, müdahale edilmemesi için hangi kriterlere sahip olması gerekir?
Bu kriterlerin referansı hükümetin ideolojisinin çizdiği çerçeve midir? Hükümetin ideolisine yakın olmayan kesimlerin protesto hakları daha ne kadar engellenmek istenilmektedir?
Polislerin Hakkâri merkezde yapılmak istenilen yürüyüşe müdahaleden sonra hangi gerekçe ile il örgütü binasına baskın yapıp arama yapmıştır? İl örgütüne yapılan baskının savcılık kararı var mıdır? Savcılık kararı yoksa polisler hangi yetkiye dayanarak il örgütü binasını basıp arama yapmıştır?
Polislerin HDP il binasına baskın yapıp il başkanı dahil 7 yöneticinin gözaltına alınmasının gerekçesi nedir? Anayasal hakkı kullanmak isteyen kitle ile beraber protesto haklarını kullanan partimizin yöneticilerine yönelik yaklaşımın yasal gerekçesi nedir?
Polisin, kitleye müdahale esnasında, basına yansıyan görüntülerden de net bir şekilde anlaşıldığı gibi, zihinsel engelli bir gence yönelik gözaltına alınma girişimi ve darp edilmesiyle ilgili bir inceleme yapılmış mıdır? Zihinsel engelli genci darp eden 3 polis hakkında herhangi bir işlem yapılmış mıdır?
Son günlerde, özellikle Hakkâri ve ilçelerinde gözaltına alınan ya da tutuklanan parti yöneticilerimizin işkenceden geçirildiği iddiaları tarafınızca araştırılmış mıdır? Araştırılmışsa sonuçları nelerdir?" şeklinde sorular yöneltti.
