Uzun yıllar tedavi gördükten sonra çocuk sahibi olan Baha ailesinin tek ve ilk gözağrıları olan küçük kız, günlerdir göremediği babası için annesine, ‘babam suyun içinde mi’ diye sordu. Babasının fotoğrafının elinden düşürmeyen küçük kızın yürek burkan sorusu, babasının yokluğuna dair hissettiği eksikliği ortaya koymaya yetti.
Henüz 2,5 yaşında ama yerin metrelerce aşağısındaki babasının yokluğunu felaketin yaşandığı günden bu yana hissediyor.
Adı Meryem Baha. Karaman’da su baskını yaşanan ve içerde mahsur kalan bir madencinin, Mehmet Baha’nın tek evladı. Aynı zamanda eşi Emiş ve kızı Meryem için ekmek davasını sürdürdüğü işçilerden sadece bir tanesi.
BABAM NE ZAMAN GELECEK?
Kızlarının uzun süren devası sonrasında dünyaya geldiğini anlatan anne Emiş Baha, “ Kızım 6 yıl aradan sonra tedavilerle dünyaya geldi. Ne umutlarla ne hayaller kurardı eşim. Kızım ise günlerdir ‘babam nerede suyun içinde mi? Çıplak mı? Üzerinde atleti var mı? Ne zaman gelecek?’ diye sorular yöneltiyor. Çocuk içine atıyordu hep ama artık soruyor. Çocuk günlerdir içine kapalı ve bu soruları bana soruyor” dedi.
UMUDUMA BİR KASK BİR ÇİZME BİLE YETER
Felaketin ardından umudunu korumaya çalıştığını söyleyen Mehmet Bahar’ın eşi Emiş Baha, “Umudum var. İnşallah oradan sağ salim çıkarlar ve sorumlularda inşallah cezalarını çekerler. Bunların çektiği çilelere rağmen umudum var.
Umudumuz kaskı, yemek kapları ya da herhangi bir çizmelerine bile razıyım” diye konuştu. Eşiyle son kez bir yıldır satın aldıkları evin kredi ödemesinin planlamasını yaptıklarını aktaran Emiş Baha eşi ve diğer işçilerin üç aydır maaş alamadıklarını ve eşinin tazminatını alabilmesi durumunda başka bir iş arayışı içerisine gireceğini söyledi. Emiş Baha yaşadığı çaresizliği şu sözler ile anlattı: “En azından kahvehanede çalışırdı sigortası olmazdı ama en azından tatlı bir ekmeğimiz olurdu şimdi ne oldu?”
“SOMALILARI ANLIYORUM”
Soma’da geçtiğimiz aylarda yaşanan ve yüzlerce madencinin ölümüne neden olan felaketin acısını yüreğinin derinliklerinde hisseden bir insan olduğunu da aktaran Emiş Baha; “Somalıları izlerken ağlardım. İçerim o zaman nasıl titriyorsa şuanda da aynısını hissediyorum” sözleri ile hissettiklerini paylaştı. (İHA)