Yazılı bir açıklama yapan MHP Genel Başkanı Bahçeli, Diyarbakır’ın Sur ilçesindeki terör saldırısını lanetleyerek, “Polis servis aracının geçişi sırasında önceden tuzaklanan elyapımı patlayıcının infilakı acımıza acı katmıştır. Bu saldırıda 4 polis şehit, 1’si ağır olmak üzere 2 polisimiz de yaralanmıştır. Şehitlerimize Allah’tan rahmet, yaralılara şifa diliyorum. Şehitlerimizin kederli ailelerine ve milletimize başsağlığı temennisinde bulunuyor, terörizme ve teröristlere lanet olsun diyorum” ifadelerini kullandı.
ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ GÖRÜŞMELERİ
Anayasa değişikliği görüşmelerine değinen ve CHP’yi sert sözlerle eleştiren Bahçeli, “Türkiye Cumhuriyeti Anayasasında Değişiklik Yapılması Hakkındaki Kanun Teklifinin birinci tur görüşmeleri dün itibariyle tamamlanmıştır. Milletvekillerimizi uzun ve yorucu çalışmalarından dolayı kutluyor, başarılarının devamını niyaz ediyorum. Bir hafta boyunca Gazi Meclisimiz olağanüstü bir çalışma performansı sergileyerek kendisine bağlanan umutları boşa çıkarmamıştır. 18 Maddelik Anayasa Değişiklik Teklifinin ilk etabı beklendiği üzere yoğun, heyecanlı, gerilimli ve hatta zaman zaman çalkantılı geçmiştir. Milli iradenin tecelligahı Meclisimiz Türkiye’nin ayak bağlarından kurtulması, sırtındaki kamburlardan uzaklaşması için devreye girmiştir. TBMM’nin çalışmasını engellemeye, milletvekillerinin demokratik ve siyasi tercih hakkını sabote etmeye dönük çabalara da hız verilmiştir. Milletten ümidini kesen CHP yönetimi, milli iradeye çıkan yolları tıkamak ve hatta kullanılamaz hale getirmek için olmadık yollara sapmıştır. TBMM’nde yaşanan kürsü işgalleri, kavga sahneleri, ucuz oyunlar, isnat ve iftiraya varan siyasi söylemler muhataplarını mahcup edecektir. Milli Mücadele’de destan yazan aziz Türk milletine nasıl ve hangi tür hükümet etme sistemini tercih ettiğini sormanın neresi yanlıştır? 15 Temmuz’da tankın önüne yatan, gökyüzündeki darbeci uçaklara adeta pençe atan kahraman millete makus güvensizlik nasıl yorumlanmalıdır? Fiili durumdan şikâyetçi olup da bunun önlenmesi ve örselenmesi konusunda felç geçirmiş gibi hareketsiz duranlar ne anlatmaktadır? Egemenliğin sahibi olan Türk milletine tarihi nitelikli ve bizzat istikbalini ilgilendiren bir konuda görüşünü sormanın neresi hatalıdır? CHP ve yanında hizalanmış kaos ittifakı akla hayale gelmedik senaryolarla milletin kaderine sahip çıkma hakkını gasp etmeye kalkıştılar. Partimizin çok değerli milletvekillerinin telefon numaraları afişe edildi. Sosyal medyadan her türlü tezvirat ve dedikodu dolaşıma sokuldu. Sözde özgürlük ve demokrasi şampiyonları ille de hayır temposu tutarken,evet tercihini bastırmak için despotça ve tahammülsüzce hareket etti. Uzlaşma, sorumluluk ruhuyla milli şuuru buluşturmuş siyasi bir vicdanda vasat ve varlık bulur. Milli uzlaşma ihaneti gömer, ithamları söker. Aynı ırmakta iki defa yıkanma hevesi abestir. Türkiye abes siyaset mantığını elinin tersiyle itecek, hızını kesen ağırlıkları atacaktır. Muhtemel kaos hazırlıklarını, kriz salgınlarını, anti demokratik arayış ve özlemleri milletçe göğüsleyip peşinen etkisizleştirmek zorundayız. İnançları mumdan olanların ateşle imtihana girmeleri sonuçsuz ve boş bir çabadır" dedi.
"ALLAH’IN İZNİYLE ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ MİLLETİMİZİN ÖNÜNE GELECEKTİR"
"Millete korku salanların emelleri kursaklarında kalacaktır" diye devam eden Bahçeli, açıklamasını şöyle tamamladı:
"Yıllarca rejim üzerinden siyaset kurgulayanların, asıl rejim muhalifi müfsitler olduğunu görmek, bilmek, anlamak lazımdır. Allah’ın izniyle Çarşamba günü başlayacak ikinci tur görüşmelerinden sonra Anayasa Değişikliği milletimizin önüne gelecektir. İnancım budur. Milletten yana görünüp yine millete güvensiz ve duyarsız kalanlar bir kez daha çuvallayacaklar ve yüzleri kızarmaktan kurtulamayacaktır. Türkiye sıkıştığı dar alandan çıkacaktır. Türk milleti birliğini, dirliğini ve bekasını mahfuz tutarak geleceğe korkusuzca yürüyecektir. Ortak milli çıkar, kişisel gaye ve hırslara kurban edilmeyecektir.Hizip odaklarının kuru gürültüleri,sinsi faaliyetleri dikiş tutmayacaktır. Fırtınalı denizlerde seyir halindeyken, felaketlerden uzak durmak için hem doğru pusula, hem de rota düzeltmeleri şarttır. Yapılan budur. Mevzi kurtuluş çareleri aramaktansa, maziyi kucaklayıp muzaffer bir ülkenin huzurlu geleceğini planlamak zarurettir. Amaç da bu olmalıdır." İHA