Sağlık Bakanı Akdağ, Anadolu Ajansı (AA) Editör Masası'na konuk olarak gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.
"Sağlık Bakanı Recep Akdağ, askeri hastanelerin devrine ilişkin, "Devirle ilgili hukuk tamamlandı. O hukuk bize bir ay içerisinde devrin tamamlanmasını söylüyor.
Önümüzdeki cuma günü inşallah devri tamamlamış olacağız. Yani hastaneleri personelleriyle beraber devralmış olacağız.
Bunun için çok yoğun bir çalışma yapıyoruz." dedi.Olağanüstü hal kapsamındaki kanun hükmünde kararnamelerle Sağlık Bakanlığına devredilen Fetullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) ait hastane ve tıp merkezlerine ilişkin Bakan Akdağ, 36 tesisin hazine tarafından devralındığını ifade etti.
Söz konusu tesislerin daha sonra bakanlıklarına tahsis edildiğini hatırlatan Akdağ, bu tesislerden 16'sını kullanılabilir ve vatandaşa hizmet edebilir bulduklarını aktardı.
Akdağ, Eylül ayına yetiştiremeyebiliriz ama bu sene sonuna kadar 20 bine yakın sağlık personelini inşallah göreve başlatacağız" açıklaması yaptı.
Bazı sağlık kurumlarının içlerinin tamamen boşaltıldığının, bir kısmının da kullanışsız olduğunun belirlendiğini belirten Akdağ, şöyle devam etti:"Bunların 16'sını gayet başarılı bir biçimde vatandaşımızın hizmetine soktuk. Geri kalanlar küçük, kullanışsız, elverişsiz ya da içerisi tamamen boşaltılmış, bizim ihtiyacımız olmayan binalardı.
Bu 16 binanın içinde hastaneler var. 5 hastane bu FETÖ örgütünün üniversitelerinin tıp fakültelerine ait uygulama ve araştırma merkezleriydi. Yani üniversite hastaneleri diyebiliriz, vakıf üniversite hastaneleri. Onun dışında 8 özel hastane, 1 genetikmerkez, 2 diyaliz merkezi hizmette.
Orada çok süratli davrandık. Buraları devraldıktan üç-dört gün içerisinde hizmet aksamadan devam etti. Şu anda günde 10 bine yakın vatandaşımızı bu devraldığımız hastanelerde muayene ediyoruz, tedavilerini yapıyoruz. İyi bir rakam bu. Toplamda aldığımız yatak sayısıyla kıyaslandığında oldukça verimli bir çalışma."
Bakan Akdağ, söz konusu yerlerde vatandaşların daha önceden ücret ödeyerek hizmet aldığına değinerek Akdağ, şimdi ise ücretsiz, eskisinden daha kaliteli hizmet verildiğini bildirdi.
Devredilen hastanelerin, ilgili merkezlerin büyük bir çoğunluğunu bakanlığa bağlı hastanelerle ilişkilendirdiklerine dikkati çeken Akdağ, personelleri söz konusu yerlere yönlendirdiklerini ve eksik cihazların da teminini sağladıklarını söyledi.
Akdağ, bazı hastanelerde kasten arızaların çıkartıldığına işaret ederek, bunlarla ilgili de gerekenin yapıldığını ve mükemmel hizmetin verilmesini sağladıklarını vurguladı.
Son yayımlanan KHK ile GATA ve asker hastaneleri ile doktorlar Sağlık Bakanlığına devredildi. Buna göre, özellikle operasyon bölgelerinde çalışacak hekimler nasıl belirlenecek?
Bu hekimlere, arazi eğitimi verilecek mi? Birlik içindeki revirler de Bakanlığa bağlı mı olacak, burada görev yapacak hekimler kimlerden oluşacak?" şeklindeki bir soru üzerine Akdağ, şunları ifade etti:"Devirle ilgili hukuk tamamlandı.
O hukuk bize bir ay içerisinde devrin tamamlanmasını söylüyor. Önümüzdeki cuma günü inşallah devri tamamlamış olacağız. Yani hastaneleri personelleriyle beraber devralmış olacağız. Bunun için çok yoğun bir çalışma yapıyoruz.
Bir taraftan personellerin devriyle ilgili personel hukukuna ilişkin işlemler var. Öbür taraftan sistemler birbirinden farklı, Sağlık Bakanlığının ayrı bir işletim tarzı var. Bu işletim tarzını oralara taşıyacağız.
Yöneticilerini belirliyoruz."Akdağ, verilecek hizmetin aksamaması için alınacak tedbirleri belirlemeye devam ettiklerini belirterek, cuma günü de devri gerçekleştirmiş olacaklarını, söz konusu hastanelerle ilgili yoğun çalışmalar yaptıklarını vurguladı.
Sağlık Bakanı Akdağ, askeri birliklerdeki sağlık personellerine ilişkin ise "Askeri birlikler, gemiler dahil ya da operasyona katılacak birliklere eşlik edecek sağlık görevlileri açısından biz gerekli personeli silahlı kuvvetlerin uygun gördüğü personeli, onları da bırakıyoruz.
Askeri hekimlik devam ediyor, birliklerdeki revirler dahil olmak üzere. Ama hastaneler tamamen sivilleşiyor. Gerçekten hastanelerin bu anlamda askeri kalması için herhangi bir sebep de yok. Sonuçta verilen sağlık hizmeti aynı sağlık hizmetidir." ifadelerini kullandı.
Vatandaşa verilen sağlık hizmetlerinin askerlere, asker ailelerine de verildiğini anımsatanAkdağ, sivil vatandaşların da belirli kotalarda askeri hastanelerden hizmet alabildiğini belirtti.
Bakan Akdağ, "Bundan sonra bu askeri hastaneler Gülhane, Haydarpaşa tamamen sivilleşmiş olacak. Burada gazilerimizin, onların yakınlarının, şehitlerimizin yakınlarının ve askerlerimizin son derece şu husustan emin olmalarını istiyorum, bu hastanelerde onlara öncelikli hizmet vermeye devam edeceğiz.
Hem onlar, hem de bütün kamuoyu görecek ki verilen hizmetlerin kalitesi artarak devam edecek." diye konuştu.Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) içerisinde yedek subay olarak çalışan doktorlar ve sağlık personelinin bulunduğunu dile getiren Akdağ, bunların da aynı şekilde birliklerdeki hizmetlerini sürdüreceklerine dikkati çekti.
Operasyon bölgelerinde, birliklerde görev yapacak hekimler için bir eğitim verilip verilmeyeceğinin sorulması üzerine Akdağ, şunları kaydetti:"Silahlı kuvvetlerin sözleşmeli olarak personel istihdam etmesi mümkün ki bunu şu anda da yapıyor,
sağlık personeli için de yapıyor. Yani kendisinin ihtiyaç duyduğu kadar askeri tabibi ya da uzmanı sözleşmeli olarak alması mümkün, hatta sözleşmeli olarak bunların eğitimini verdirmesi de mümkün. Ben tıp eğitimi görürken fakültemizde bizimle birlikte okuyan askeri öğrenciler vardı. Silahlı kuvvetler adına okuyorlardı. Bunlara benzer yöntemler uygulanabilir.
Yani bunun için tamamen ayrı bir sistem kurmaya gerek yok. Silahlı kuvvetlerimizin bir takım ihtisas isteyen alanları açısından da Sağlık Bilimleri Üniversitemiz var. Bu üniversitede ikili departmanları oluşturuyoruz. Bu ihtiyaçları orada karşılayacağız."basından