Bahçelievler’de yaşayan lise 1. sınıf öğrencisi Yusuf Güney, 16 Aralık'ta evden kaçtı. Okuldan geldikten sonra 'bakkala çıkıyorum' diyerek evden ayrılan ve bir daha dönmeyen Yusuf Güney’in ailesi, çocuklarının hayatından endişe ediyor. Günlerdir çalmadık kapı bırakmayan anne ve baba, sokak sokak gezerek çocuklarını arıyor. Aile, çocuklarının sosyal medya üzerinden görüştüğü kişilerin yönlendirmesiyle terör örgütü IŞİD’e katılarak Suriye’ye gitmesinden korkuyor.
Yaşadıklarını anlatan baba Ekrem Güney, "16 Aralık Salı gün çocuk okuldan geliyor, çantasını bırakıyor, 'anne bakkala gidiyorum' diye evden çıkıyor ve bir daha geri dönmüyor. Gecikince annesi telefon açıyor ama cevap vermiyor. Annesi aramaya devam ederken odasından ses geliyor. Odaya bakıldığında telefonu kitaplarının arasına bıraktığını görüyor. Annesi daha sonra bana telefon açtı, biz yollara düştük, böyle bir şey olacağını düşünemedik. Aradık ama bulamayınca gece karakola bildirimimizi yaptık. Daha sonra çocuğun sosyal medya hesabına baktığımızda terör örgütü IŞİD ile ilgili yazışmalar gördük. Bunları hemen polise bildirdik” dedi.
"ÇOCUĞUMUZUN GÖRÜŞTÜĞÜ KİŞİLERİ TESPİT ETTİK"
Çocuğu evden kaçmadan önce görüştüğü bazı kişilerden şüphelendiklerini ve bu kişilere ulaştıklarını belirten Ekrem Güney, “Biz bu olaydan önce çocuğun telefonla görüştüğü kişilerden bir tanesine ulaştık, ona kitap veriyordu. Bu şahıs 21 yaşlarında. Bu şahıs çocuğumuza sürekli kitap veriyormuş. Sonra okulda araştırma yaptık. Çocuğum teneffüslerde sürekli kitap okuyormuş. Çocuğumuzun sosyal medya üzerinden görüştüğü kişilerden birisi Darıca'da oturuyor. Diğer iki kişi ise baba ve oğul, bunlar yönlendirme yapıyor. Bütün deliller ortada. Bu olaydan sonra evi ikinci gün ablasının telefonundan biri arıyor, arayan numara çıkmıyor, konuşmuyor ama dinliyor. Ertesi gün ise ev telefonu aranıyor, annesi açıyor bu sefer, 4 dakika sesler geliyor ama yine konuşma olmuyor, sadece dinliyor" ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Davutoğlu'ndan yardım isteyen çaresiz baba, "Çocuğumuzun hayatı tehlikede, bütün aile perişan durumdayız, ne olur bizim sesimizi duysunlar, onların da evlatları var" diye konuştu.
Anne Ayten Güney, "İki hafta oldu, ses yok. Ne oldu, burada mı, gitti mi hiç bilmiyoruz. Hiçbir iz yok. Ne olur yardım edin” diyerek gözyaşı döktü.
