Meslektaşım ve Gazeteciler Cemiyetimizin Başkan Yardımcısı Ali Yiğit ile birlikte bizi ziyaret eden uzun boylu yakışıklı bir genç ile tanıştım. Yaşı 33 olsa da 22 gösteren, kirli sakalı ama temiz simasıyla, Yüksekova Ziraat Odası Başkanı olan Perviz Geçirgen ile tanıştım. Daha önce adını işittiğim ama ilk kez gördüğüm ve tanımak istediğim yürekli bir kardeşimiz.
İlk tanışma ve ilk karşılaşma olduğu için mesleki açıdan soru yönelterek bunaltmak istemedim. Yaşama dair güncel ve serbest sohbete koyulduk. Çok iyi bir dinleyici ve çok iyi bir konuşmacıdır. Sözcükler ağzında takla atmıyor. Tane tane bağlayıcı ve etkili konuşuyor.
O konuştukça kendisine olan hayranlığım arttı. Oturuş şekli, giyimi, ortam ve sohbete katılım edebi insanı etkiler türden. Çukurca ilçemizden olmasa da Yüksekova’ya bağlı Çukurca köyünde dünyaya geldi. İlk, orta ve lise eğitimini ilçede tamamladı.
Hitit Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi bölümünde mezun olsa da kimse hızını azaltamadı ve bu defa da İstanbul Aydın Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsünde yerel yönetimler alanında tezini tamamladı ve yüksek lisansını yaptı.
Geçirgen’in lügatinde insan ve insana fayda duygusu ağır basıyor. Hayat pahalığı karşısında ayrıca mağdur olan insanlara katkı sunmak adına Hakkari Tüketiciler Birliği Başkanlığını üstlendi. Kendisine intikal edilen yüzlerce vatandaşımızın mağduriyetlerini gidermek ve kaybolan haklarını iade etmek için çok emek sarf etti.
Daha fazla kitleye ulaşmak, tarım ve hayvancılık alanında üretim konusundaki eksikleri gidermek adına “Destar Kadın Tarımsal Kalkınma Kooperatifi’ni” kurdu. Ve bunun devamında Ziraat Odası Başkanlığına seçildi. Tüketici ve çiftçilerin umudu oldu. Projeleri ve deneyimiyle güzel işler çıkarttı.
Sıcak bir mevsimde, sıcak bir ortamda güzel sohbeti sonlandırmadan hepimizi çok etkileyen ve üzen, ilimizde artan İNTİHARLARI sordum. Genç başkan önce şakağında akmaya hazırlanan terini sildi, derin bir of çekti, kaçak çayını yudumlamadan sehpaya koydu ve üzgün bir ses tonuyla; “Evet bu konu hepimizin ortak sorunu.
Şemdinli ağırlıklı 1 yıl içerisinde yirmiye yakın intihar olayları yaşandı. Sebepleri araştırmak adına komisyonlar kurmalıyız. Usta psikologlar aileler ile ortak bir çalışma yürütmelidirler. Burada en büyük iş ailelere düşüyor. İlk ve en büyük eğitim aileden başlar.
Anne ve babalar çocuklarıyla arkadaş ve dert ortağı olmalıdırlar. Sosyal medya dediğimiz yer bilinçsiz kullanıldığında adeta şeytan kutusu olabiliyor. Arkadaş gurubu ve giriş çıkışlarından haberdar olunmalıdır. Kimisi işsizlik, maddi sıkıntılar ve duygusal meseleler dese de bence farklı sebepler de intiharları tetikliyor. Ama şu gerçek var ki bu durum hepimizi ilgilendiriyor ve üzüyor.” Dedi.
Ben yaşı ve konumu ne olursa olsun donanımlı her insana hayranlığımı gizleyemiyorum. Perviz Geçirken, duruşu, fikirleri, düşünceleri, projeleri ve azmiyle bana hayranlık uyandırdı.
Önümüzdeki süreçte kendisini çok daha büyük ve farklı sorumluluklarda görebileceğimizi düşünüyorum. İnsanlar arasında ayrım gayrım yapmayan, fayda sağlayan ve iyi düşünen Perviz Başkanımızı kutluyorum. Önümüzdeki günlerde bölgemizdeki tarım ve hayvancılık konusunda geniş bir söyleşi gerçekleştireceğiz.