NEJDET ARMAĞAN
MUŞ (İHA) - BDP Muş İl Başkanlığı tarafından `Savaşa Hayır` yürüyüşü düzenlendi. Şehirlerarası Otobüs Terminali`nde toplanan kalabalık, Cumhuriyet Caddesi boyunca yaklaşık 2 kilometre yürüdü. BDP Muş milletvekili Sırrı Sakık ve BDP`li belediye başkanlarının katıldığı yürüyüşe katılanlar sık sık slogan attı. Yürüyüş esnasında bazı balkonlarda Filistin bayrakları açılırken, bir balkonda Türk bayrağı açılması gerginliğe neden oldu. Gruptakiler tepki gösterirken, tertip komitesindekiler taşkınlık yapılmaması için sık sık uyarılarda bulundu.
Belediye Meydanı`na kadar yürüyen BDP`liler, burada bir basın açıklaması yaptı. Burada konuşan BDP İl Başkanı Nimet Sezgin, Silopi`de yaşanan olayların devlet terörü olduğunu iddia etti. Sezgin, "Şırnak milletvekillerimiz Sevahir Bayındır ve Hasip Kaplan, Hakkari milletvekilimiz Hamit Geylani, yürüyüş öncesi ilçe emniyet yetkilileri ve kaymakamla görüşme yaparak yürüyüş hakkında bilgi verdi. Ardından yürüyüş başladı. Milletvekillerimiz ve belediye başkanlarımız kortejin önündeydi. Kaymakamlık
bilgilendirilmiş olmasına rağmen emniyet yetkilileri yürüyüşün izinsiz olduğunu ileri sürerek tazyikli su, gaz bombaları ve coplarla kitleye akıl almaz saldırı gerçekleştirdi. Tazyikli suya maruz kalan milletvekillerimizin Sevahir Bayındır`ın kalçası kırılırken, Hasip Kaplan da gaz bombalarına maruz kalarak hastaneye kaldırıldı" ifadelerini kullandı.
"ÖLÜM VE KAN ÜZERİNDEN SİYASET YAPAN NAMERTTİR"
Ölüm ve kan üzerinden siyaset yapmadıklarını ifade eden BDP Muş milletvekili Sırrı Sakık ise; "Kürtler ve Türkler ölmesin diye sokaklardayız. 30 yıldır bu kavga devam ediyor, bu sorun çözülmediği için buradayız. Bu sorun çözülmediği müddetçe biz bu alanlarda hep olacağız. Kardeşlerimizin ölmemesi için gerekiyorsa bir bütün olarak bizim de bedenimizi kurşunlara siper etmeye aday olduğumuzu bütün Türkiye bilmelidir. Sadece Kürt çocuklarının ölümü değil söz konusu olan, yoksul Türk halkının çocukları da ölmemelidir. Biz ölümün arasına ayrım koymuyoruz. Biz ölüm ve kan üzerinden siyaset yapmıyoruz. Kim ki ölüm ve kan üzerine siyaset yapıyorsa namerttir.
Kürt halkı asla kan ve şiddetten beslenmedi. Kanı ve şiddeti günah saydı. Dün de saydı, bugün de saydı. Biz Filistin`de olup bitenleri yüreğimizde hissediyoruz. Biz birileri gibi Filistin`de olanlara gözyaşı döküp kendi toprağımızda, kendi çocuğumuza olanlara sevinen bir halk değiliz. Onun için bütün dünya bizi şöyle bilsin, Filistin`de de barış, Kürt
coğrafyasında da barış, Türk coğrafyasında da barış. Eğer siz Filistin`de sadece barış isterseniz, Kürt coğrafyasında da savaşı kışkırtırsanız o zaman halka karşı, vicdanınıza karşı, İslamiyet`e karşı suç işlemiş olursunuz. Evinizin önünü temizlemeden uluslararası arenada barışa soyunursanız kimse size inanmaz. Onun için kimse sizi ciddiye almıyor" diye konuştu.
"HZ. MUSA`NIN KEMİKLERİ SIZLIYOR"
Filistin`de insanlık suçu işlendiğini kaydeden Sakık, "Evet, Filistin`de bir insanlık suçu işleniyor. Filistin`de işlenen insanlık suçu eminim ki Hazreti Musa`nın kemiklerini sızlatıyor, ruhunu incitiyor. Hz. Musa, zalimlere karşı başkaldırmıştı ama bugün Filistin`de o İsrailliler resmen terör estiriyor. Musa`nın kemikleri sızlıyor, Musa`nın başkaldırışında o ruhu acıyor. Size Hitler acı çektirmişti, acı dolu yıllar yaşatmıştı. Şimdi sizin de dönüp oradaki mazlum Filistin halkına acı dolu yıllar
yaşatmaya hakkınız yok. O vesileyle diyoruz ki, ey zalimler siz de geçmişte size zalimce politikalar uygulayanların politikalarıyla mazlum halklara karşı zalimce davranmayın. Biz buradan Filistin halkının mücadelesinin yanındayız. Filistin`de uygulanan o zalimane politikaları reddediyoruz ve kınıyoruz" şeklinde konuştu.
"POLİSLER EN ÖN SAFTA OLMALI"
Konuşmasında polislere seslenen Sakık, sözlerini şöyle sürdürdü: "Biz bir arada birlik oluşturabilirsek, Türkiye demokrasi güçleri bu konuda Kürtler, Türkler, barıştan yana olan herkes, yoksul Anadolu`nun çocukları, siz polisler, aslında siz de bu barış mücadelesinde en ön saflarda yer almalısınız. Çünkü siz ölüyorsunuz, asker ölüyor, PKK`lı militan ölüyor. Yoksul olan sizlersiniz. Hepiniz öldüğünüzde sadece timsah gözyaşları akıtıyorlar. O zaman sizin dostunuz da Barış ve Demokrasi Partisi`dir, özgürlük
mücadelesidir. Hep birlikte ölümlerin önünde barikat oluşturabilirsek kandan, şiddetten beslenenlerin varlık nedeni de ortadan kalkar."
Basın açıklamasının yapıldığı anda polis de çocuklara şeker dağıttı. Yaklaşık 5 kutu şeker dağıtılırken, çocuklar şekerleri kapmak için birbirlerini ezdi.
Yoğun güvenlik önlemlerinin alındığı yürüyüş ve basın açıklamasının ardından gruptakiler Belediye Meydanı`ndan parti binasına kadar yürüdükten sonra olaysız bir şekilde dağıldı.