Maliye Bakanı Ağbal, 29. Vergi Haftası kapsamında gerçekleştirilen İnteraktif Vergi Dairesi tanıtım toplantısına katıldı. Toplantıda yaptığı konuşmada Ağbal, Şubat ayının son haftasının 29 yıldır vergi haftası olarak kutlandığını belirterek, “Vergi haftaları bizim açımızdan önemlidir.
Maliye Bakanlığının Gelir İdaresi Başkanlığının temel varlık sebebi anayasayla korunan kanunlarla korunan vergileri tam ve doğru şekilde ve mükellefin vergiye gönüllü uyumunu sağlayacak şekilde toplamaktır. 16 yıldır AK Parti hükümetleri olarak bir taraftan vergiyi toplarken vergide adalet ilkesine çok büyük önem veriyoruz” ifadelerini kullandı.
Son 16 yıldır Türkiye ekonomisinin, kamu maliyesinin güçlü olduğuna dikkat çeken Ağbal, “Neden? Ayağımızı yorganımıza göre uzatıyoruz. İki yakamızı bir arada tutuyoruz. Vatandaştan vergi alırken titizlenerek alıyoruz. Harcarken de hesap vererek ve titizlenerek harcıyoruz.
Bugün Türkiye’nin gerek bütçe açığı göstergeleri gerek borç göstergelerine baktığımız zaman da birçok ülkenin hayranlıkla izlediği göstergeler sayesinde. Türkiye’nin 2010 yılı sonrası bütçe açıklarına baktığımız zaman yüzde 1’ler civarı. Bugün Türkiye’nin kamu borcunun milli gelire oranı yüzde 28’ler seviyesinde.
Biz işlerimizi doğru yapıyoruz. Bir taraftan bütçe disiplinine dikkat ediyoruz diğer taraftan vatandaşın üzerindeki vergi yüklerini aşağı çekiyoruz diğer taraftan da topladığımız vergileri en doğru yerlerde kullanıyoruz. Türkiye’nin en önemli olumlu göstergelerinden bir tanesi olan kamu maliyesi göstergeleri önümüzdeki yıllarda da güçlü olmaya devam edecek” şeklinde konuştu.
“TOPLANAN VERGİLERİN YÜZDE 90’INI VATANDAŞA HARCIYORUZ”
Bu dönemde vatandaşlardan toplanan vergilerin yüzde 90’ını vatandaşa harcadıklarını anlatan Ağbal, “Eğitimine, sağlığa, altyapıya, refahını artıracak sosyal programlara harcıyoruz. Vatandaş da tamam diyor. Ödediğim vergiler bana hizmet olarak dönüyor.
Vergiye gönüllü uyumu eğer teşvik etmek istiyorsanız bir ödül sistemi olması lazım. Bir vergi mükellefi eğer vergilerini tam ve zamanında beyan ediyorsa ödüyorsa o zaman vergi ödemeye gittiğinde yüzde 5 indirim olsun. İyi gününde vergisini ödeyen beyan eden mükellefimiz eğer zor duruma düşmüşse ilk önce biz devlet olarak elimizi uzatacağız.
Bir vergi mükellefimiz iyi gününde beyanlarını vermişse borçlarını zamanında ödemişse ama işleri kötü gittiği için vergi borcunu ödeyememişse gelecek devletin kapısını çalacak. Biz mükellefimizin mali durumuna bakacağız ona diyeceğiz ki 5 yıla kadar vergi borcunu taksitlendirme imkanı getirdik. Devlet olarak yurt içi TÜFE enflasyon oranı neyse o enflasyon oranı kadar miktarı bize ver senden yüksek faizleri de istemiyoruz” açıklamasında bulundu.
“Türkiye ekonomisi 2018 yılında da büyük bir başarı gösterecek ve bu büyüme sürecine devam edeceğiz” diyen Ağbal, 15 Temmuz alçak darbe girişimine karşı hükümet olarak millet olarak kenetlenildiğini anlattı.
Ağbal konuşmasına şöyle devam etti:
“Bütün bu yaptığımız çabalar karşısında vatandaşlarımızın gösterdiği büyük bir alicenaplık var. Biz bu tedbirleri alırken, bu çalışmaları yaparken ilk aylardan itibaren şunu gördük, vatandaşımız vergilerini bu dönemde daha fazla ödemeye başladı.
Beyan etme oranları, ödeme oranları arttı. 2017 yılında eğer biz bütçedeki gelir hedefini aşmışsak topladığımız vergiler bütçedeki hedefleri aşmışsa burada en fazla bu işi sahiplenen bu başarıyı bize sağlayan vatandaşlarımızdır.
2017 yılı tahakkuk tahsilat oranları bakımından zirvelere çıktığımız bir yıl oldu. Vatandaş devletin, milletin ihtiyacını gözeterek kazancından arttırdı, ihtiyaçlarını giderdikten sonra paşa paşa gitti vergisini ödedi. 2017 yılında gerçekten vergi dilimlerinde olağanüstü bir başarıyı yakaladık.
15 Temmuz darbe girişimi sonrası ekonomide ortaya çıkan bu gelişmeler noktasında imkanlarını zorlayarak vergisini tam ve zamanında ödeyen ve ekonominin tekrar çarklarının dönmesine büyük katkı sağlayan ve geçen sene bütçe hedeflerimizi tutturmakta ve vergi gelirleri hedeflerimizi aşmakta bize bu katkıyı sağlayan vatandaşlarımıza teşekkür ediyorum.
Devlet millet kenetlendik her alanda olduğu gibi bu alanda da büyük bir başarıyı yakaladık. Vergi anayasal görevdir yerine getirilmek durumundadır ama devlet de vatandaşına vergisini en uygun şekilde en doğru şekilde ödetme noktasında uygun ortamı sağlamakta sorumludur.”
“BU YILIN SONUNA KADAR VERGİ DAİRESİNDE YAPILACAK BÜTÜN İŞLEMLERİ İNTERAKTİF VERGİ DAİRESİ ORTAMINA TAŞIYORUZ”
İnteraktif vergi dairesi çalışmalarıyla ilgili ise Ağbal, “Kendimize bir hedef koyduk. Vatandaşımız vergiyle ilgili hiçbir işlem için vergi dairesine gitmek zorunda kalmasın. İster dilekçe vermek, ister sicil sorgulama olsun, ister beyannamesiyle ilgili iade talebi olsun, ne olursa olsun asla vergi dairesine gitmeden bütün başvurularını elektronik ortamda yapabilsin.
Bunu yaparken de vergi dairesi adeta kendi elindeki laptopta olsun, cep telefonunda olsun, vergi dairesi adeta önünde olsun. Bu fikirle yola çıktık. Geçen sene bu çalışmalara başladık. Şu an itibariyle vergi dairesine gidilerek yapılan bütün işlemleri tek tek sıraladık. Her birisiyle ilgili interaktif vergi dairesi uygulamasına girmesini sağlamak için donanım yazılım yatırımları nedir onları belirledik. Bu yatırımları yaptık. Bugün uygulamaya başladık.
Bugünden itibaren artık vergi dairesiyle ilgili işlemleri tamamen interaktif bir şekilde yapma imkanı getirdik. Hedefimiz şu, bu yılın sonuna kadar vergi dairesinde yapılacak bütün işlemleri A’dan Z’ye eksiksiz bir şekilde interaktif vergi dairesi ortamına taşıyoruz” diye konuştu.
“YAKIN BİR ZAMANDA YENİMAHALLE’DE MERKEZDE BÜYÜK BİR RİSK ANALİZ MERKEZİ KURUYORUZ”
“Yakında Ankara Yenimahalle’de büyük bir devasa merkezi kuruyoruz” ifadesini kullanan Ağbal, şunları kaydetti:
“Bu merkez mükellef hizmetleri ve risk analiz merkezi. Bu sene risk analiz merkezi kurmayla ilgili yetkimizi aldık. Yakın bir zamanda Yenimahalle’de merkezde büyük bir risk analiz merkezi kuruyoruz. Burada vergi idaresinin değişen yüzünü, boyutunu önümüzdeki yıllarda daha çok hissedeceğiz.
Artık beyannameleri alan toplayan arşivleyen bir idareden bunları yapmaktan öte vergi uygulamalarını analiz eden sektörel düzeyde mükellefler düzeyinde risk analizleri yapan ve yaptıkları analizleri mükellefe dönük sonuçlarını paylaşan bir idare anlayışını getiriyoruz.
Çok yeni genç bir kuşağı orada istihdam edeceğiz. Üniversitelerden mezun olan genç dinamik insan kaynakları yapısıyla risk analiz merkezini donatacağız. En ileri seviyede orada bilgi teknolojileri yatırımları yapacağız.”İHA
