Dr. Arslan, çocukluk çağında hayati tehlikeye neden olabilen zehirlenmelerin çoğunlukla anne babaların kullandıkları ilaçları ortada bırakmalarından meydana geldiğini belirterek ilaçları kilitli dolaplarda saklanılması gerektiğini söyledi.
“Çocuğunuza ilacı şeker diye vermeyin” diyen Arslan, “Çocukların ilaç içmesini kolaylaştırmak için ilaçların şeker olarak gösterilmesi son derece yanlıştır. İlaç kutusunu gören çocuk şeker olduğunu düşünerek bu ilaçları yutabilir ya da arkadaşına, küçük kardeşine verebilir. Bu problemi önlemek için ise çocuğa ilaçların ilaç adı altında verilmesi gerekir. Anne ve babasını ilaç içerken gören çocuklar bunu taklit ederek ilaç içebilmektedir” dedi.
Dr. Arslan çocuklarda zehirlenmeyi anlamak için ise “Ebeveynler çocukları ilaç içerken görebilir, ortada boş ilaç kutularını fark edebilir ya da çocuğun garip hareketlerinden anlayabilir. Çocukta beklenmedik uyku hali, kusmalar, garip kokular, dengesizlik, peltek konuşma gibi belirtiler zehirlenmenin belirtileri olabilir. Evde eksilen veya boşalan ilaç kutularının takibinin yapılması çok önemlidir.
İlaçları çocuğun içip içmediğinden emin olmak için vakit kaybetmeden acilen bir hastaneye gidilmelidir. Hastaneye giderken bu ilaçları da yanınızda götürün. Yutulan her şeyi kusturmaya kalkmayın. Özellikle çamaşır suyu, kezzap, gaz yağı içmiş çocuğu kusturmayın. Çünkü bu tip kimyasallar yemek borusundan mideye geçerken organları yakar. Çocuğu kusturmak için ayran, sarımsaklı yoğurt yedirmeyin ya da tuzlu su içirmeyin. Bu uygulamalar tedaviye yardımcı değil aksine vakit kaybıdır” dedi. İHA