TBMM Genel Kurulunda geçen hafta cuma günü kabul edilen 2023 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu'nun 12 gün boyunca devam ettiğini belirten Erdoğan, yaklaşık 4,4 trilyon lira gideri ve 3,8 trilyon lira geliri olan bir bütçeyi Türkiye’ye kazandırdıklarını ifade etti.
Bütçe görüşmeleri sırasında muhalefet temsilcilerinin tutum ve açıklamalarını eleştiren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Vizyon, program ve proje yoksunu muhalefet partileri, bu bütçe görüşmeleri boyunca da kifayetsizliklerini göstermeye devam etmiştir. Nitekim bütçe tartışmalarında muhalefetin tutumuna baktığımızda, Cumhuriyetimizin 100 yıllık serencamının muhasebesini yapan bir akıl göremiyoruz.
Ülkemize kazandırdığımız eser ve hizmetlerin takdirini yaparak daha fazlasına talip olan bir irade göremiyoruz. Bölgesel ve küresel gelişmeler ışığında, ülkemizin önündeki fırsatları ve tehditleri değerlendiren bir analiz göremiyoruz. Cumhuriyetimizin ikinci asrına dair bir vizyon da göremiyoruz.
Bunların yerine cevabı defalarca verilmiş yalanları, iftiraları, çarpıtmaları temcit pilavı gibi tekrarlayan, ellerine tutuşturulmuş notları sorgulamadan okuyan bir zihniyetin hesaplarına ve hezeyanlarına hep beraber tekrar şahit olduk. Sadece bu tablo bile, kimlerin ülkenin ve milletin derdiyle dertlendiğini, kimlerin başka gündemlerin peşinde sürüklendiğini ispata yeterlidir. Bizim ise milletimize sözümüz bakidir."
Erdoğan, eğitimde 351 bin yeni derslik yaptıklarını, 750 bin öğretmen atadıklarını, 131 yeni üniversiteyi faaliyete geçirdiklerini ve yükseköğrenim yurt yatak kapasitesini 850 bine yükselttiklerini söyledi.
Sağlıkta yapılan reformlara değinen Erdoğan, "Şehir hastaneleri ve diğer yatırımlarla ülkemizi dünyanın en iyi sağlık altyapısına kavuşturduk. Önümüzdeki dönemde ülkemizi, bölgesinin ve dünyanın sağlık merkezi yapacak, hizmet kalitesini daha da yukarıya çekecek yatırımlara devam edeceğiz" ifadesini kullandı.
Erdoğan, "Önümüzdeki dönemde milletimizin hukuk sistemine olan güvenini daha da güçlendirerek, devlet ve toplum hayatının üzerine bina edildiği adaleti, daha da yücelteceğiz. Güvenlikte ordumuzu, emniyetimizi, jandarmamızı, istihbaratımızı, insan gücünden teknolojiye kadar her alanda güçlendirerek ülkemizi terör örgütlerinden ve suç çetelerinden arındırdık.
Önümüzdeki dönemde ülkemizin güvenlik altyapısını, bölgesel ve küresel tehditlere karşı daha etkin şekilde korunmamızı sağlayacak donanıma kavuşturmayı sürdüreceğiz” diye konuştu.
"Enerjide dışa bağımlılık bitene kadar çalışacağız"
Enerjide kurulu gücü 3 katından fazla artırarak 103 bin megavatın üzerine çıkardıklarını belirten Erdoğan, yerli ve yenilenebilir enerji kurulu gücünü hızla geliştirerek yüzde 65 seviyesine yükselttiklerini söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Avrupa şu anda doğal gazda felaketler yaşıyor. Doğal gazı 81 il dahil 685 yerleşim yerimize yaygınlaştırdık. Önümüzdeki dönemde Karadeniz doğal gazını, Akkuyu Nükleer Güç Santrali'nin ilk ünitesini vatandaşlarımızın hizmetine sunacak, yeni keşifler ve yatırımlarla enerjide dışa bağımlılığımızı tamamen ortadan kaldırana kadar çalışacağız. Sanayide verdiğimiz destekler ve yaptığımız altyapı yatırımlarıyla sadece organize sanayi bölgelerimizdeki işletme sayısını 11 bin seviyesinden 56 bine, buralardaki istihdamı 415 binden 2,3 milyona çıkardık. Savunma sektörü başta olmak üzere pek çok alanda dünya çapında rekabet gücü kazandık. Önümüzdeki dönemde üretimi ve ihracatı teşvik ederek, sanayimizi orta ve yüksek teknoloji ağırlıklı bir yapıyla daha da güçlendireceğiz."
"Çiftçilerimizi her alanda desteklemeye devam edeceğiz"
Erdoğan, tarımda milli hasılayı 37 milyar liradan yaklaşık 677 milyar liraya çıkardıklarını, 716 yeni baraj, 615 yeni hidroelektrik santrali, 299 yeni içme suyu tesisi, 1614 yeni sulama tesisi inşa ettiklerini dile getirdi.
"Arazi toplulaştırmayla verimi artırdık” diyen Erdoğan, “Önümüzdeki dönemde yeni yöntemlerle tarım üretimini artırmaya, çiftçilerimizi her alanda desteklemeye devam edeceğiz” dedi.
Erdoğan, "Varsın birileri kendi içlerindeki kavgayı, itişmeyi kakışmayı, hırsı, rekabeti sürekli bize saldırarak örtmeye, gizlemeye, saklamaya çalışsın. Milletimiz o engin ferasetiyle herkesi hakkın ve hakkaniyetin tartısına çıkarmayı, oradaki okkasına göre davranmayı gayet iyi bilir. Bu ülkeyi tek parti faşizmine, vesayetin cenderesine, darbecilerin nobranlığına, terör örgütlerinin vahşetine, emperyalistlerin senaryolarına bırakmayan milletimize olan güvenimiz tamdır" ifadelerini kullandı.
"Küresel krizlerin ülkemize olan yansımaları nedeniyle ortaya çıkan sıkıntıların yavaş yavaş hafiflediğini görüyoruz” diyen Erdoğan, “Gelişmiş ülkeler dahil tüm dünya kriz dalgaları ile boğuşurken biz ısrarla Türkiye'nin yatırım, istihdam, üretim, ihracat, cari fazla yoluyla büyüme noktasındaki hedeflerimize elhamdülillah ulaştık, ulaşıyoruz. Bu kararımızın ne kadar doğru olduğu her geçen gün daha iyi anlaşılıyor. Ekonomi programındaki tercihimiz sebebiyle bizi kıyasıya eleştirenler bile artık söylemlerini değiştirmeye, yumuşatmaya hatta kimileri hakkımızı teslim etmeye başladı” yorumunu yaptı.
"Önümüzdeki aylarda enflasyonun tepetaklak ineceğine şahit olacağız”
Türkiye'nin hedeflerine ulaşmasının önünde, enflasyonu hızla belirlenen seviyelere düşürme dışında bir engel kalmadığını dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti:
"Önümüzdeki aylarda enflasyonun adeta tepetaklak aşağıya ineceğine beraberce şahit olacağız. Cumhuriyetimizin 100'üncü yılı 2023'ü diğer sevinçler yanında hayat pahalılığı belasından kurtuluşumuzun da dönüm noktası haline getirelim istiyoruz.
Bunu da ancak işvereniyle çalışanıyla esnafıyla üreticisi ve tüketicisiyle 85 milyon hep birlikte göstereceğimiz dirayetli, sabırlı, vakarlı duruşla yapabiliriz. Bir olarak, iri olarak, kardeş olarak hep birlikte Türkiye olarak ülkemizi dünyada hak ettiği seviyeye çıkarmanın eşiğine geldik. Geçmişte darbelerle vesayetle terörle nice kirli oyunlarla milletçe hep ertelemek zorunda kaldığımız hayallerimizle aramıza bu defa kimseyi sokmayacağız."
"Bu ülkenin her ferdi kime güvenebileceğini iyi bilir"
Muhalefet partilerini eleştiren Erdoğan, "Bu ülkenin her bir ferdi; müktesebatı, söylemi, duruşu, önündeki, arkasındaki ortaklarıyla altılı masa denilen yıkık-dökük yapıya baktığında geleceği için kime güvenebileceğini gayet iyi bilir. 6 kafadan 6 ayrı sesin çıktığı, herkesin birbirinin arkasından iş çevirdiği, kimsenin kimseye itimadının olmadığı, kavganın, kumpasın ayyuka yükseldiği bir garip masaya bu millet geleceğini teslim etmez" ifadelerini kullandı.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun “siyasi duruşuyla” değil, “bireysel eylemi” sebebiyle ceza aldığını belirten Erdoğan, “Bu zatın sergilediği tuhaf tavırlar tek başına masa efradının perişanlığını göstermeye yeterli” dedi.
Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu konuda yapılan mitingi sosyal medyadan duyduğunu söyleyen genel başkanlar mı ararsınız, daha bitmemiş bir yargı kararı üzerinden siyasi mühendislik hesapları yapanlar mı ararsınız, hakimlere hakaret gibi bireysel bir suçla ilgili yargılamayı ülkemizin siyasetini yönlendirmek için kullanan yabancılar mı ararsınız? Maşallah tekmili birden ortaya döküldü.
CHP'nin başındaki zat birbirlerinin neredeyse gözünü oyma derecesine gelen şahısla ilgili dün çıkmış, 'Biz baba oğul gibiyiz.'... Bunları duyunca doğrusu içimden 'Bay Kemal oğluna sahip çık. O kendisine başka ebeveynler arama peşinde' demeden duramadım. Altılı masanın da yanında yöresinde kendine yol açmak için dolananların ne yaptıkları, ne dedikleri, nereye gittikleri, hangi oyunu çevirdikleri bizi ilgilendirmiyor. Biz kendi işimize bakacağız. Bizim işimiz var, yapmamız gereken daha çok şeyler var."
"Anayasa teklifini sonuna kadar kovalayacağız"
Erdoğan, CHP'nin gündeme getirdiği başörtüsü meselesiyle ilgili geçtiğimiz haftalarda Meclis'e bir anayasa değişikliği teklifi sunduklarını, bu teklifi, Türkiye'nin bu temel hak konusunda bir daha benzer tartışmaların içine düşmemesi için anayasa hükmü haline dönüştürdüklerini söyledi.
Teklife, aile yapısını küresel sapkın akımların saldırılarından korumaya yönelik bir madde eklediklerini de ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti:
"Küçük yaşta evlendirildiği iddia edilen bir evladımızın trajedisi üzerinden milletimizin inancına saldıranların aile kurumunun korunması hususundaki samimiyetini, bu vesileyle tartma imkanı bulacağız. Önümüzdeki dönemde çocuklarımızı, gençlerimizi ve aile yapımızı karşı karşıya bulunduğumuz güncel tehditlerden korumak için atacağımız ilave adımlarda da kimin nasıl pozisyon alacağını yakından izleyeceğiz.
Anayasa teklifimizin komisyon ve Genel Kurul aşamalarındaki tartışmalar, tüm partilerin demokrasi, hak ve özgürlükler konusundaki samimiyetini gösteren bir turnusol kağıdı işlevi de görecektir. Bu işin öyle parti toplantılarında kürsü yumruklamakla, gece yarısı videolar yayınlamakla olmayacağını, gerçek niyetin ve tutumun, böyle durumlarda ortaya çıkacağına hep beraber şahitlik edeceğiz. Geçtiğimiz günlerde Meclis'e sunduğumuz anayasa teklifini sonuna kadar kovalıyoruz, kovalayacağız."
"Asgari ücret konusunu yoluna koymuş olacağız"
Erdoğan, "Büyük ihtimalle yarın; asgari ücret konusunu bakanımla bugün görüşmeleri yapmak suretiyle inşallah açıklayıp onu da hal yoluna koymuş olacağız" dedi.
Erdoğan, bu hafta sonu Erzurum'a gideceğini söyledi.
"Sırtımızda küfe var"
Grup Toplantısı'nın ardından Meclis'te gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevaplayan Erdoğan, bir gazetecinin, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin ile asgari ücrete ilişkin görüşmesinin nerede yapılacağı konusundaki sorusuna “Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde” yanıtını verdi.
"İşçi tarafının asgari ücretin 9 bin lira olması talebini nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna Erdoğan, şu yanıtı verdi:
"Bakanımla, İşveren Sendikası Başkanıyla otururuz, konuşuruz, değerlendirmemizi yaparız. İnşallah hayırlı bir adım atarız, neticeye varırız. Herkesin her söylediğiyle adım atacak halimiz yok. Çünkü bizim sırtımızda küfe var. Sırtında küfe olmayanlar rahat konuşuyor ama bizim sırtımızdaki küfe 85 milyonun taşındığı bir küfe. Bunların hepsini düşüneceğiz; eğitimden sağlığa, adaletten emniyete, ulaşımdan bütün altyapı üstyapı sorunlarına kadar bunlar bir şeyle yapılacak değil mi? Tabii sırtında küfe olmayanlar bol bol atıp tutuyor."