AKP Kurmayları; “Anayasa ve terörle mücadele yasası değişse bile yapılacak şudur. Hakkari’deki üç vekil istifa eder, Dicle oradan aday olur ve seçilir” dediler.
Ara seçim, genel seçim, yerel seçim… Hiç fark etmez. Hakkari her türlü seçime hazır çünkü sonuç hep aynı olacak. Dicle nehri Diyarbakır’dan Hakkari’ye, zap suyuna karışabilir. Yani sayın Dicle elbette aday gösterilebilir.
Bu demokrasi ayıbı Türkiye’de haftalardır konuşuluyor ve tartışılıyor. Halk iradesi her şeyin üstündedir deniliyor ama vetolar ve baskılar bunun böyle olmadığını gösteriyor. Hukukçular, yazarlar, siyaset ve bilim adamları herkes çözüm için formül arıyor.
Demirtaş Diyarbakır’da konuştu; “Bizim talebimiz nettir. Örneğin Akp anayasa değişikliği yaparsa, gerekirse Diyarbakır’da bir ara seçim yapmaya hazır olduğunu söylerse biz ilgili anayasa ve yasa maddelerinin değişmesine destek veririz. Hatip Dicle ve tutuklu vekillerin durumu AKP’yi rahatsız etmiş görünüyor.”
Anayasa Mahkemesi, Dicle’nin avukatları aracılığıyla yaptığı başvuruyu önce ilk incelemeye alacak. Başvurunun esastan görüşülmesi kararı çıkarsa talep en geç 15 gün içinde karara bağlanacak. Anayasa mahkemesinin ilk incelemesi ulusal hukuku açısından büyük önem taşıyor.
YSK daha öncede yanlış bir karar vererek halkı sokağa dökmüş gerginliğe yol açmıştı. Kısa bir süre sonra da geri adım atmıştı. Halkın hür iradesine rağmen devreye sokulan bu vetolar yine aynı sıkıntıları doğuruyor.
Hakkari siyasi konumuyla, ittifak ve başarısıyla “formül” malzemesi oldu. BDP’nin gözbebeği, İktidarın da gözyaşı oldu. Yeniden ara seçim yapılsa AKP’den aday bulamayacaklardır. Bizi üzen faktör demokrasiden yoksun, yasaklı ülke oluşumuzdur. Yeni anayasanın bizi bu yasaklardan arındırması dileğiyle…