Haber: Feyzullah Taş- Kürt basın kurumlarına yönelik 20 Aralık 2011'de "KCK" adı altında düzenlenen operasyonda gözaltına alınan 36'sı tutuklu 44 gazetecinin yargılandığı İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam eden davaya ilişkin Hakkari’de basın açıklaması düzenledi.
Hakkari Belediyesi önünde düzenlenen basın açıklamasına, Dicle Haber Ajansı (DİHA), Fırat Dağıtım, BDP Hakkari İl Başkanı Rahmi Kurt, Hakkari Belediyesi Başkanı Fadıl Bedirhanoğlu, Çukuruca Belediye Başkanvekili Ziro Koç, BDP Çukuruca İlçe Başkanı Servet Tunç, Hakkari Belediye Meclis Üyeleri, İHD, KESK, KURDÎ-DER, Baro, Mazlum-Der, Hakkari Gazeteciler Cemiyeti, Özgür Yaşam Derneği, Binevş Kadın Danışma Merkezi, Hakkari haber Tv, Yüksekova Haber Gazetesi, Yerel Gazete, çalışanlarının da aralarında bulunduğu çok sayıda kişi katıldı. Kalabalık sık sık, "Özgür basın susturulamaz", "Baskılar Bizi Yıldırama” sloganları attı.
Burada basın açıklamasını okuyan Dicle Haber Ajansı Hakkari Muhabiri Hamza Gündüz, 20 Aralık 2011 tarihinde düzenlenen siyasi soykırım operasyona kapsamında tutuklanan 34 arkadaşımızın ilk duruşması bu gün de İstanbul Adliyesinde görülmeye devam ettiğini belirtti.
Gündüz,”Tutuklu olarak yargılanan özgür basın çalışanı arkadaşlarımızın gazetecilik yapmaktan başka hiçbir suçları bulunmamaktadır. Özgür ve demokratik ülkelerin olmazsa olmazlarından olan Basın Özgürlüğü hiçe sayılarak, gazetecilik yapmaktan başka suçları olmayan arkadaşlarımız gözaltına alınmış ve halen de tutuklu bulunmaktadır.
Bu topraklarda gazeteci olmanın, haber takip etmenin, doğruların sesi olmanın o kadar da kolay olmadığını, gazetecilik deneyimimizden bilmekteyiz. Ayrıca Özgür Basın tarihi buna ilişkin örneklerle doludur. Sokak ortasında katledilen onlarca gazeteci, havaya uçurulan basın büroları bunun somut örnekleridir. Ancak, doğru haber yapmanın ve gerçekleri halka ulaştırmanın da toplumun vicdanı olmayla eşdeğer olduğunun da bilincindeyiz. Bunun için, doğru haber yapmak, halka gerçekleri yansıtmak, sessizlerin sesi olmak, nasıl ki her gazetecinin en temel görevi ve sorumluluğu ise, bizim de en temel görev ve sorumluluğumuzdur”
ÖZRGÜTSEL HABERCİLİK HUHUKİ TERİM OLAMAZ
Arkadaşlarının suçlu olduklarını hiçbir zaman inanmadıklarını belirten Gündüz, "Örgütsel Habercilik" diye bir hukuki terim olamaz dedi.
Gündüz,”Aradan 9 ay geçtikten sonra, hakim karşısına çıkartılan arkadaşlarımızın da suçları bundan ibarettir. İlgili savcılık tarafından hazırlanan iddianamelere bakıldığında, arkadaşlarımızın yaptığı haberler ve gazetecilik faaliyetleri direk olarak sorgulanmakta, bunun için de yeni 'suç şekilleri' icat edilmiş bulunmaktadır. Gerçeklerin ortaya çıkabilmesi, savaşın yerine barışın tesis edilebilmesi, halkların, kimliklerin birbirine kin ve nefret değil, dostluk ve sevgi beslemesi için basın özgür bırakılmalıdır. Özgür bir toplum ve özgür bir ülke için özgür basın olmazsa olmazıdır.
Bunun için; 9 aydır devam eden hukuksuzluğa son verilerek gazetecilik yapmaktan başka suçları olmayan arkadaşlarımız derhal serbest bırakılmalıdır. Bizler tekrar buradan söylüyoruz. Özgür basının geçmişte katliamlara boğun eğmediği gibi, bundan sonrada bu tür baskılara boğun eğmeyecektir. Ape Musa’dan, Gurbeteli Ersöz’den, Adnan ve Orhanlardan aldığımız bu kutsal mirası bundan sonra daha kararlı bir şekilde yürüteceğimize kimsenin şüphesi olmasın. Özgür Basın Özgür olacaktır” şeklinde konuştu.