Hakkari'de spor 1960 yıllarda start almaya başlamış.
Mesut ERTUŞ, Karayolları şube müdürlüğünde görevli Mahmut PALA ve arkadaşları bir araya gelerek mahallerde top oynayan gençlerle bir futbol takımı kurma girişimi başlatırlar.
1970-Emek spor-Enver Kara, Fadıl Korkmaz, Mesut Ertuş, Orhan Albayrak, Salih Selek, Sadi Yüzgeç, Adil Yurtaş(gozel)Rayif Sönmez, Mahmut Ertuş, Sait Noyan
O dönemde Necdet ERDOĞAN, Sait NOYAN, Ekrem ÖZKAN, Nihat TURGUT, Hüseyin ÜMİT, Selim ASLAN, Kenan SAĞLIK, Koray SAĞLIK, Sabri ERCİK, Mehmet ATAY, Rahmi KESKİN, Mustafa DEMİRALP, Sait ERTUŞ, Kerim GÜN, İhsan AKSAÇ ve adlarını şu an hatırlayamadığımız birçok Hakkârili genç kısa sürede iki ayrı futbol takımı kurarak. Hakkâri’de spor ve futbol adına yeni bir çığır açtılar.
1970-Mahmut Ertuş, Mustafa(Beytüşebap)Menduh Çallı, Turis, Nejdet Çetin
Maçlarını şimdiki Hakkâri lisesinin yanındaki boş arsada oynuyorlardı.
Kendi aralarında ve zaman zaman Yüksekova ilçesinin takımı ile maç oynuyorlardı. Yüksekova ile günümüze kadar gelen ciddi rekabet aynı üç büyüklerin rekabeti gibiydi. Hakkâri-Yüksekova maçları olduğunda sporu seven sevmeyen sahaya koşar o heyecanı canlı yaşamanın tadını çıkarırdı.
1971-Emek spor-22 Nisan maçı-Sadık Öztürk, Avni Keçeçi, Nihat Turgut, Fehmi Onay, Mahmut(karayolcu),Hüseyin Ümit, Cemil Zeydanoğlu,Şefki Özcan
O maçlar kolay kolay bitmezdi. Çok olaylı geçenler olurdu. Yüksekova’da bir kaç kez Hakkâri takımının kalesine yılan sokulduğu halen konuşulmaktadır. Tabi bu tür davranışlar Hakkâri-Yüksekova spor camialarının dostluk ve kardeşliğini bozamamıştır. Zaten Hakkârili ve Yüksekovalı birçok sporcu o spor sayesinde ömür boyu çok candan kardeş olmuşlardır.
İlk futbol kuşağında yer alan Mehmet ATAY, Sabri ERCİK Ağabeylerimiz aramızda değiller ama onlar gönüllerden asla çıkmadılar. Ruhları şad olsun...
1970-Emek spor–22 Nisan Futbolcuları-Bekir Azizoğlu, Nihat Turgut, Salih Sözüak, Kemal Kaya, Mahmut(karayolcu)Hüseyin Ümit, Nazmi Timur, Sait Ertuş, Sait Noyan
O yıllarda Hakkâri’ye atanan Emniyet müdürü Hayrettin Bey, aşırı futbol tutkunu biri olarak tüm mahallelerde gençleri futbola ve atletizme teşvik amaçlı çalışmalar başlatarak hem antrenörlük veda bir baba şefkati ile gençlere eğitim veriyor. Sabahları ezanla birlikte gençleri koşuya çıkartıp süt ve kahvaltılık ikram ediyor. Çok disiplinli bir yapıya sahip olan Hayrettin Beyi, o yılları sıcağı sıcağına yaşayan Ağabeylerimiz tarafından halen övgü ile anlatmaktadırlar.
1969-Nihat Turgut, Fehmi Noyan, Abdullah Taş, Sadık Öztürk, Mahmut(karayolcu)Kemal Kaya, Hamdi (seyit),Mesut Ertuş, Fadıl Korkmaz, Koray Sağlık, Salih Sözüak, Aziz Öztürk
İlk kuşağın son dönemleri Sümbül dağında getirilen karlarla yapılan doğal dondurma saha kenarında satılırdı. Hakkâri’nin koyun kuzusundan alınan sütün yoğurdundan yapılan ve kapaklı büyük bakraçlarda satılan ayran, Merzan ve fakiran ağaçlarından kopartılan yumuşanlar her şey doğaldı. o dondurma, ayran ve yumuşanın verdiği tat ve lezzet.Hepsi spor sahalarının birer aksesuarlarıydı.
Hakkari Zapspor Genç Takımı
Takımların giydikleri formalar hep klasikti. ayaklarda krampon yoktu. Normal spor ayakkabıları, kes ayakkabı, koçero, cislavit gibi ayakkabılarla futbol. Şimdiki mikasa futbol topu gibi kaliteli top yoktu. Oyuncu değiştirmede sınır yoktu. Ofsayt yoktu. Ama iyi futbol, iyi futbolcular ve yürekli bir mücadele vardı. Kale ağları olmayan tahta üç direk gol olup olmadığı tamamen vicdani kanaate dayalı bir oyun şekliydi.
1975-Hakkari Zapspor
Tüm bu olumsuzluklar içersinde birde gençlerin aileleri de spor yapmalarına karşıydı. Hem o zamanın kafa yapısı hem öğrenci olmaları ailelerin spora karşı durmalarının nedenleriydi. Tabii bir önemli nedenlerden biride geçim şartlarıydı. Her ailenin kendine göre bir ekmek kapısı vardı. Birkaçı hariç çoğu fakir ve orta halli aile çocuklarıydı.