13 Mart 2016 Tarihinde Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde uygulanan sokağa çıkma yasağın ardından başlatılan operasyonlar, 38 gün sonra, 20 Nisan 2016 tarihinde sonlandığını, ancak uygulanan sokağa çıkma yasağın devam edeceğini resmi makamlarca açıklandığını ifade eden Hakkari HDP Milletvekili Nihat Akdoğan, 38 günlük zaman diliminde güvenlik güçleri tarafından başlatılan operasyonlarda sayısız ev ve iş yeri, yapılan top atışlarıyla kullanılamaz hale gelmiştir dedi.
Güvenlik güçlerince yapılan operasyonların 20 Nisan 2016 tarihinde son bulmasına ve bu tarihten sonra ilçede herhangi bir çatışmanın yaşanmamasına rağmen,Güngör, Cumhuriyet, Kuruköy, Dize, Orman ve Kışla Mahallelerinde evlere yapılan baskınlardan sonra evlerin ateşe verilmekte, patlayıcılarla patlatıldığını ileri süren Akdoğan, 20 Nisan tarihinden sonra Yüksekova ilçe merkezin seması yoğun dumanlarla kaplı olması, yerel basın mensupların ve bizzat tarafımızca çekilen görüntülerden yakılmanın ve yıkımın ne boyutta olduğunu gözler önüne serildiğini söyledi.
Operasyonların bitmesinin üzerinden 5 gün geçmesine rağmen, Yüksekova halkının mallarına karşı tamamen keyfi ve hissiyatlı bir yaklaşım sergilendiği izlenimin ortada olduğunu söyleyen Akdoğan, Güvenlik güçlerin evlere ve iş yerlerine yönelik bu yaklaşım çatışmalarla ilgili olmayıp, tamamen halkı cezalandırmaya yönelik bir tutum olduğu tartışmasızdır dedi.
Akdoğan,”Öte yandan, savaş hukukuna dahi aykırı olan bu yakmalara karşın, mülkü amirlerin ya da hükümetin sessiz kalması, ev ve iş yeri yakmalarını engelleyememesi, burada bazı şeylerin gizlenmeye çalışıldığının ve hükümetin de bunu benimsediği, halkıntopyekûn cezalandırma isteğinin açık göstergesidir”
TBMM’ne soru önergesi veren Akdoğan bu soruların Başbakan Sayın Ahmet Davutoğlu’nun Anayasa’nın 98. ve İçtüzüğün 99. maddesi gereğince yazılı olarak yanıtlanmasını istedi.
Akdoğan verdiği soru önergesinde,”13 Mart 2016 tarihinde başlatılıp, 20 Nisan 2016 tarihinde sonlandırılan operasyon sonrasında;Güngör, Cumhuriyet, Kuruköy, Dize, Orman ve Kışla Mahallelerin de güvenlik güçleri tarafından evlerin yakılmasının amacı nedir?
Operasyonların sonlanmış olmasına rağmen ve ilçe de herhangi bir çatışma yaşanmamasına rağmen evlere ve iş yerlerine yönelik bu düşman vari yaklaşımların talimatını kim vermektedir? Boş evler nasıl bir tehdit oluşturmaktadır ki yakılıp yıkılmaktadır?
Operasyonların yapılmadığı ve hendeklerin bulunmadığı mahallelerde evlere yönelik baskınların ve ev yakmaların gerekçesi nedir? Bu mahallelerdekimsenin olmaması ve güvenlik güçlerine yönelik herhangi bir tehlikenin olmamasına rağmen, evler neden yakılmaktadır? Güvenlik güçleri burada bazı şeylerin üstünü örtmek, bazı şeylerin açığa çıkmasını engellemek mi istenmektedir?
Halkın can ve mal güvenliğini sağlamak amacıyla talimatını verdiğiniz operasyonların bitmesiyle vatandaşlara ait evlerin ve iş yerlerin yakılması ve patlayıcılarla yıkılması, operasyonun halkın can ve mal güvenliği iddianızı boşa çıkarmış olmuyor mudur?
Bir ülkenin başbakanı olarak; “ülke de yaşayan her vatandaşın can ve mal güvenliği benim teminatım altındadır” söylemleriniz Yüksekova’da evleri ve iş yerleri yakılıp yıkılan vatandaşlar için de geçerli midir? Şayet bu teminatınız Yüksekova halkı için de geçerli ise; yaşananları engellemek adına nasıl bir önlem düşünüyorsunuz?
Can ve mal güvenliği teminatınız altında olan Yüksekova halkının,evlerinin yakılmasına karşı bir soruşturma ya inceleme başlatacak mısınız? Evleri yakma talimatını verenler hakkında hukuki süreç başlatma talimatını verecek misiniz?
Her platformda dile getirilen; “güvenlik güçleri, ülkeye yönelik tehditlere karşı, vatandaşlarımızın huzur, can ve mal güvenliğin bekçileridir” söylemi, Yüksekova için neden geçerli değildir?
Yapılan operasyonlarda vatandaşların malları korumak görevini yerine getirmesi gerekirken, bunları yakıp yıkmak nasıl bir bekçilik anlayışıdır?
İlçe merkezin en önemli hizmet kurumu olan Yüksekova Belediye binasına, güvenlik güçlerin baskın yapmasının, kapı ve pencereleri kırarak içeri girip resmi evraklara el konulmasının amacı nedir?
Güvenlik güçlerin hizmetkurumuna baskın yapması merkezi bir talimatla mı yapılmıştır? Yoksa ilçe halkının siyasi iradesine yönelik intikam duygularıyla hareket edilmesi sonucunda mı gerçekleşmiştir?” şeklinde sorular yöneltti. Basından
