Valilikten yapılan açıklamada, "Olayın şüphelisi oldukları değerlendirilen M.Ş., F.A., A.Y. ve A.K. isimli 4 şüpheli şahıs Mardin Cumhuriyet Başsavcılığı talimatıyla gözaltına alınmıştır." denildi.
Artuklu-Nusaybin kara yolunun Yeniköy mevkisinde yabancı plakalı bir araca henüz kimliği belirlenemeyen kişi veya kişilerce silahla ateş açıldı.
4 KİŞİ ÖLDÜRÜLDÜ
Saldırıda, cipte bulunan Hındreen Abdullah Salih (39), Waheda Haedar Jasim (63), Abdullah Saleh Mustafa (69) yaşamını yitirdi, Chiman Shaheen Khalid (75) ve Ahmed Jalaladeen İbrahim (45) yaralandı.
112 Acil Sağlık ekiplerince Nusaybin Devlet Hastanesi'ne kaldırılan yaralılardan Chiman Shaheen Khalid de müdahaleye rağmen kurtarılamadı. Midyat Devlet Hastanesi'ne kaldırılan yaralı Ahmed Jalaladeen İbrahim buradaki ilk müdahalenin ardından Elazığ Fethi Sekin Şehir Hastanesi'ne sevk edildi. İbrahim'in durumunun ağır olduğu öğrenildi.
4 ZANLI YAKALANDI
Mardin Valiliğince yapılan açıklamada, merkez Artuklu ilçesinde meydana gelen, 4 Irak vatandaşının öldürülmesi, 1 Irak vatandaşının yaralanması olayıyla ilgili soruşturmanın sürdüğü kaydedildi.
Açıklamada, "Yapılan soruşturmada, olayın şüphelisi oldukları değerlendirilen M.Ş, F.A, A.Y. ve A.K. Mardin Cumhuriyet Başsavcılığı talimatıyla gözaltına alınmıştır. Olayla ilgili tahkikat titizlikle devam etmektedir." ifadelerine yer verildi.
Wahide Haydar Casım Rûdaw’ın eski sunucusunun annesiydi
Saldırıda hayatını kaybeden Wahide Haydar Casım’ın kızı eski Rûdaw sunucusu Hawar Celadeddin İbrahim de, “Annem Erbil’de benimle yaşıyor. Sınır kapısını geçtikten sonra bize resim gönderdiler. Bu olay bizim için bir şok oldu. Araç devrilmedi, trafik kazası değil bu.
Bu insanlar araçtan indirilerek katledildi. Öldürülenler yaşlı insanlar. Kardeşim Ahmed Duhok’ta tanınan bir kişi. Hiç kimse ile bir husumeti yoktu. Annem de kendi halinde biri. Diğer ailenin de öyle. Akrabayız, onların da kimse ili bir husumeti yok. Onlar için de çok üzgünüz” dedi.
Hawar Celadeddin İbrahim, Ankara, Bağdat ve Erbil’e de çağrıda bulunarak şunları söyledi:
“Bu Türkiye, Irak ve Kürdistan Bölgesi için büyük bir sorumluluktur. Her yerde kameraların olduğu bir yolda bu insanlar nasıl bu şekilde öldürülür açığa çıkarılmalı. Bu sadece bizim için değil, halkımız için de bir şok oldu. Çünkü hergün binlerce insan çeşitli amaçlarla Türkiye’ye seyahat ediyor. Bu şekilde öldürülmeleri normal mi? Bu yüzden sorumlular bir an önce bulunmalı.
Babamı da 1988’de aynı şekilde faili meçhul bir cinayetle yitirdik. O dönem Duhok Baas rejiminin kontrolündeydi ve babamın katilleri bulunamadı. Aynı şekilde annemi de kaybetmek bizim için çok büyük bir acı. Tamam babam savaşın olduğu bir ortamda öldürüldü.
Peki ye annem, kardeşim ve diğerleri? Her yerde kamera var, gelen gidenler belli. Türkiye’de soruşturma başlatılmış. Duhok’ta da soruşturma yürütülüyor. Duhok Valisi Ali Teter bizzat ilgileniyor. Umarım katiller bu taraftan veya diğer taraftan olsun, bir an önce bulunur.”