Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2015 yılı 'İstatistiklerle Kadın Verileri'ni açıkladı. Buna göre; Türkiye nüfusunun (78 milyon 741 bin 53 kişi) yüzde 50,2’sini erkek nüfus (39 milyon 511 bin 191 kişi) ve yüzde 49,8’ini kadın nüfus (39 milyon 229 bin 862 kişi) oluşturdu.
Kadınlar daha uzun yaşadığı için bu oran yaşlı (65 ve daha yukarı yaş) nüfusta değişmekte olup bu nüfus grubunun yüzde 43,8’ini erkek, yüzde 56,2’sini kadın nüfus oluşturdu.
Doğuşta beklenen yaşam süresi, Türkiye geneli için 78, erkeklerde 75,3 ve kadınlarda 80,7 yıldır. Genel olarak kadınlar erkeklerden daha uzun süre yaşamakta olup, doğuşta beklenen yaşam süresi farkı 5,4 yıldır.
Ülkemizde,
kadınlarda doğuşta beklenen yaşam süresinin en yüksek olduğu il 85,7 yıl ile Tunceli iken erkeklerde 77,7 yıl ile Muğla’dır. Doğuşta beklenen yaşam süresinin en düşük olduğu il kadınlarda 77,5 yıl ile Ağrı, erkeklerde 72,3 yıl ile Kilis’tir.
Sağlık Araştırması verilerine göre, 2012 yılında Türkiye’de 15 ve daha yukarı yaştaki bireylerin yüzde 17,2’si obez iken 2014 yılında bu oran yüzde 19,9’a yükseldi.
Kadınların 2012 yılında yüzde 20,9’u obez iken 2014 yılında bu oran yüzde 24,5 oldu. Obez kategorisinde yer alan erkek nüfus oranı ise 2012 yılında aldığı yüzde 13,7 oranından 2014 yılında yüzde 15,3’e yükseldi.
Türkiye’de 2014 yılında 25 ve daha yukarı yaşta olan ve okuma yazma bilmeyen toplam nüfus oranı yüzde 5,6 iken bu oran erkeklerde yüzde 1,8, kadınlarda yüzde 9,2’dir.
Lise ve dengi okul mezunu olan 25 ve daha yukarı yaştakilerin toplam nüfus içindeki oranı yüzde 19,1 iken bu oran erkeklerde yüzde 23,2, kadınlarda yüzde 15’dir. Yüksekokul veya fakülte mezunu olan toplam nüfus oranı yüzde 13,9 olup bu oran erkeklerde yüzde 16,2 kadınlarda ise yüzde 11,7’dir.
Resmi olarak ilk evliliğini 2015 yılında yapmış olan kadınların ortalama evlenme yaşı 23,9 iken, bu yaş erkeklerde 27’dir. İlk evlenme yaşının en yüksek olduğu il, erkeklerde (29,4) ve kadınlarda (26,6) Tunceli oldu. İlk evlenme yaşının en düşük olduğu il ise erkeklerde Afyonkarahisar (25,1), kadınlarda Ağrı (21,2) illeri oldu.
Ortalama boşanma yaşı incelendiğinde 2015 yılında gerçekleşen boşanmalara göre kadınların ortalama boşanma yaşı 34,8 iken, bu yaşın erkeklerde 39,1 olduğu görüldü. Ortalama boşanma yaşının en düşük olduğu il erkeklerde Hakkari (34,1), kadınlarda Ardahan (29,2) oldu. Ortalama boşanma yaşının en yüksek olduğu il ise erkeklerde (43,3) ve kadınlarda (38,8) Yalova oldu.
Türkiye’de 15 ve daha yukarı yaştaki nüfus içerisinde istihdam oranı 2014 yılında yüzde 45,5 olup, bu oran erkeklerde yüzde 64,8, kadınlarda ise yüzde 26,7 oldu.
Ülkemizde 15 ve daha yukarı yaştaki nüfus içerisinde işgücüne katılma oranı 2014 yılında yüzde 50,5 olup, bu oran erkeklerde yüzde 71,3, kadınlarda ise yüzde 30,3 oldu.
Eğitim durumuna göre işgücüne katılım oranı incelendiğinde, kadınların eğitim seviyesi yükseldikçe işgücüne daha fazla katıldıkları görüldü.
Okur-yazar olmayan kadınların işgücüne katılım oranı yüzde 16, lise altı eğitimli kadınların işgücüne katılım oranı yüzde 25,8, lise mezunu kadınların işgücüne katılım oranı yüzde 31,9, mesleki veya teknik lise mezunu kadınların işgücüne katılım oranı yüzde 39,8 iken yükseköğretim mezunu kadınların işgücüne katılım oranı yüzde 71,3 oldu.
Kadınların hanehalkı ve aile bakımı faaliyetine ayırdığı süre 4 saat 17 dakika oldu. Zaman Kullanım Araştırması, 2014-2015 sonuçlarına göre Türkiye genelinde 10 ve daha yukarı yaştaki fertlerin bir günde hangi faaliyetlere,
ne kadar süre ayırdıkları incelendiğinde uykudan sonra kadınların en çok 4 saat 17 dakika ile hanehalkı ve aile bakımı faaliyetine zaman ayırdığı, erkeklerin 3 saat 58 dakika ile istihdam faaliyetine zaman ayırdığı görüldü.
Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması 2014 sonuçlarına göre, yüksek öğretim mezunu düzeyinde bir kadın çalışanın ortalama yıllık ortalama esas iş geliri,
aynı eğitim düzeyinde bir erkek çalışanın yıllık ortalama esas iş gelirinden yüzde 1,3 oranında düşük gerçekleşirken, bu farkın en fazla olduğu eğitim düzeyi yüzde 1,8 ile lise altı oldu.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından gerçekleştirilen Kadına Yönelik Aile İçi Şiddet Araştırması 2014 sonuçlarına göre; ülke genelinde yaşamının herhangi bir döneminde eşinden veya birlikte yaşadığı kişiden fiziksel şiddete maruz kalan kadın nüfus oranı yüzde 35,5’dir.
Orta Anadolu bölgesi yüzde 42,8 ile yaşamın herhangi bir döneminde fiziksel şiddete maruz kaldığını belirten kadınların en fazla olduğu bölgedir.
Yaşamın herhangi bir döneminde fiziksel şiddete maruz kaldığını belirten kadınların en az olduğu bölge yüzde 26,8 ile Doğu Karadeniz bölgesidir.
Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki kadın milletvekili oranı 1935 yılında yüzde 4,5 iken, 80 yıl sonra bu oran yüzde 14,7'ye yükseldi. Ülke karşılaştırmalarına bakıldığında,
Avrupa’da 2014 yılında kadın milletvekili oranının en yüksek olduğu ülkeler; yüzde 45 ile İsveç ve yüzde 42,5 ile Finlandiya oldu.
Türkiye’de bakan sayısı 2015 yılında 27 olup bunların sadece yüzde 7,4’ü kadındır. Ülke karşılaştırmalarına bakıldığında 2013 yılında Avrupa’da kadın bakan oranının en yüksek olduğu ülkeler; yüzde 54,2 ile İsveç ve yüzde 50 ile Norveç oldu.
Ülkemizde belediye başkanı kadın oranı 2009 yılında yüzde 0,9 iken, 2014 yılında yüzde 2,9 oldu. Belediye meclisi üyesi kadın oranı ise 2009 yılında yüzde 4,2 iken bu oran 2014 yılında yüzde 10,7’ye yükseldi.