Haber: Serkan Kaya- Bulvar Caddesi üzerinde bulunan parti binası önünde toplanan kalabalık burada ellerindeki pankart ve meşalelerle yürüyüşe geçerek basın açıklamasının yapılacağı belediye binası önüne hareket ettiler. Burada açlık grevinde bulunan tutsakların talebi yerine getirilsin, barış hemen şimdi sloganları atıldı.
Çocukları dağda bulunan annelerde birer Kürtçe konuşma yaparak Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a seslenerek açlık grevinde bulunanları görmemezlikten gelmemesi çağrısında bulunarak, ölümlerin meydana gelmesi halinde kendisini sorumlu tutacaklarını söylediler. Burada (DÖKH) adına basın açıklamasını okuyan BDP Hakkari Kadın Meclisi Üyesi Remziye Sezgin, cezaevlerindeki ölüm orucu direnişinin 63. gününe girdiğini belirtti.
Buna karşı hükümetin ve yandaş medyasının duyarsız kalmaya devam ettiğini ifade eden Sezgin, hatta başbakanın da dalga geçercesine ileri geri konuştuğunu söyledi. Sezgin,” Ölümlere duymayan Erdoğan cezaevlerinden gelebilecek ölümlerden de sorumlu olacaktır. Başta biz kadınlar olmak üzere tüm halkımız ölüm orucuna dönüşen arkadaşlarımızın durumu karşısında çok tedirgin ve özgünüz. Cezaevlerinde veya dışarıdaki açlık grevlerinden gelebilecek herhangi olumsuz bir durumda başbakan sorumludur.
Biz kadınlar buradan başbakana sesleniyoruz. Biran önce gereken duyarlılığı göster ve taliplerini yerine getir. Kendin diyordun ki analar ağlamasın ancak sürdürdüğün bu kirli savaştan dolayı ağlatmadığın ana da kalmadı. Ölüm orucuna dönüşen açlık grevi sürekli kamuoyunda saklamaya çalışan başbakan saçma gündemler yaratmaya çalışmaktadır. Bu gündemlerden biride idamdır. İdamı dillendirerek Kürtleri korkutmaya çalışmaktadır. Başbakana soruyoruz bu halk tarih boyunca ne idamlar ne katliamlar görmüştür.
Ancak hiç boyun eğememiştir. Senin karşısında boyun eğeceklerini mi sanıyorsun? Bu halk senden mi korkacak bir gün bu anaların gözyaşlarıyla boğulacaksın. Bunu herkes elbette görecektir. Erdoğan daha nereye kadar kendi halkını kandıracaktır acaba. Bizi annelerin bu çığlığını duy çocuklarımız ölmesin anneler ağlamasın diyoruz. Cezaevlerindeki tutsakların talepleri halkımızın talepleridir. Taleplerimiz şunlardır: “Sayın Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin biran önce kaldırılması ve sağlığının, güvenliğinin ve özgürlüğünün sağlanması.
Anadilin savunma ve eğitim dili olması. Çok insanı, hukuki ve demokratik olan bu taleplerin biran önce yerine getirilmesi için gereken işlemlere hiç zaman kaybetmeden başlanmasını istiyoruz. Ancak bu şekilde bir barış ortamı yaratılır. Biz kadınlar bu onurlu zindan direnişini selamlar ve direnişlerine tüm gücümüzle desteklerimizi sunarak bu onura ortak olmaya çalışacağız” dedi. Hakkarihabertv.com
