Dr. Aytekin Kemik, yiyeceklerde yanlış pişirme yöntemleri sonucunda kanser yapıcı maddelerin oluşabildiğini ifade etti. Şişmanlık, yüksek tansiyon, kalp-damar, mide ve diyabet hastalığı olan kişilerin beslenmelerine dikkat etmesi gerektiğine dikkat çeken Kemik, "Yeni kesilmiş hayvanların etlerindeki sertlik, hem pişirmede hem de sindirimde zorluğa yol açar.
Bu nedenle özellikle mide-bağırsak hastalığı olan kişiler kurban etlerini hemen tüketmemeli, buzdolabında birkaç gün beklettikten sonra tüketmelidir. Yağsız veya az yağlı etler tercih edilmeli, kısıtlı miktarlarda tüketilmelidir" diye konuştu.
Kurban etinin pişirilmesinde dikkat edilmesi gerekenler Sağlığın olumsuz etkilenmemesi açısından kurban etlerinin pişirilmesine dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayan Kemik, "Etlerin pişirilmesinde haşlama ve ızgara gibi yöntemler tercih edilmeli, kızartmalardan kaçınılmalıdır.
Çok yüksek ısıda, uzun süre pişirme ve kızartma yöntemi çeşitli 'kanserojen maddelerin' oluşumuna neden olabileceği için tercih edilmemelidir. Etlerin tek başına değil de sebzelerle birlikte pişirilmesi veya tüketilmesi, besin çeşitliliğinin sağlanması açısından sağlıklı bir yöntemdir. Etle yapılan yemekler kendi yağı ile pişirilmeli ve ilave yağ eklenmemelidir. Özellikle kuyruk yağı veya tereyağının et yemeklerinde kullanılmasından kaçınılmalıdır. Etler ızgarada pişirilirken, etle ateş arasındaki uzaklık eti yakmayacak ve kömürleşme sağlamayacak şekilde ayarlanmalıdır" şeklinde konuştu.
Kurban etlerinin pişirilmesinin yanında saklanmasının da önemli olduğunun altını çizen Kemik, "Kurban etleri birer yemeklik olacak şekilde küçük parçalara ayrılarak buzdolabı poşetine veya yağlı kağıda sarılmalı ve buzdolabının buzluk kısmında veya derin dondurucuda saklanmalıdır.
Bu şekilde hazırlanan etler, buzlukta -2 derecede birkaç hafta, -18 derece derin dondurucuda ise daha uzun süreyle saklanabilir. Etlerin dondurulduktan sonra tekrar çözünmesi bazı 'mikroorganizmalar' için üreme ortamı oluşturur. Bu nedenle çözünen et hemen pişirilmeli ve tekrar dondurulmamalıdır. Etlerin buzdolabının alt bölmesinde çözünmesi sağlanmalıdır. Derin dondurucuda saklanan etin buzdolabının sebzelik kısmının üstüne konularak çözünmesi beklenebilir. Etin çabuk çözünmesi amacıyla uygulanan kalorifer, soba üzerinde çözünme, oda sıcaklığında bekletme gibi yöntemler, insan sağlığı açısından tehlikeli sonuçları da beraberinde getirmektedir" ifadelerini kullandı.
Mangaldaki kömür kansere neden olabilir
Mangalda pişirilen yiyeceklere de dikkat çeken Kemik, "Mangaldaki kömür ve kömür tozları, pişirilen besinlerin üzerine sinerek kanserojen etki yapmakta, başta mide kanseri olmak üzere yemek borusu ve kalın bağırsak kanserlerine neden olabilmektedir. Mangalda pişirilmek için tavuk eti gibi beyaz etlerin tercih edilmesi, eğer kırmızı et pişirilmek istenirse yağsız olması ve içine kuyruk yağı konulmaması gerekmektedir.
Yakıt olarak alevsiz yanan ladin ağacı veya çam kozalakları, tezek gibi kaynaklar kullanılmamalı, saf odun kömürü tercih edilmelidir. Kömür közüyle et arasında en az 15 santimetrelik bir mesafe bırakılmalı, etler ateşe çok yaklaştırılmamalı, alevle yakılarak pişirilmemelidir. Etlere pişirilmeden önce terbiye işleminin uygulanması tercih edilmeli, bu işlemde çay şekeri kullanılmamalıdır.
Çiğ veya pişmiş et ve et ürünleri açıkta veya oda sıcaklığında bırakılmamalı, tüketilene kadar buzdolabı ısısında muhafaza edilmelidir. Çiğ besinler ile pişmiş yiyecekler birbirine temas etmeyecek şekilde üzeri kapalı olarak muhafaza edilmelidir. Mangal etlerinin yanında mutlaka söğüş sebze, salata, meyve gibi besinler tüketilmeli, sebze ve meyveler iyice yıkandıktan sonra yenilmelidir.
Sıcak havalarda alkol tüketiminden kaçınılmalı, kafeinli ve gazlı içecekler yerine de ayran, limonata, meyve suyu gibi içeceklerin tüketimine özen gösterilmelidir. Özellikle çiğ kırmızı et, kümes hayvan etleri ve yumurta gibi besinleri hazırladıktan sonra eller iyice yıkanmalı, bu tür besinler ile pişirilmeden tüketilecek sebze ve meyveleri hazırlarken ayrı doğrama tahtası ve bıçaklar kullanılmalıdır" diye konuştu. Kaynak: İHA