AĞIR HASTA SAYISI 200'Ü AŞTI
Hasta tutsakların son durumunu ANF’ye değerlendiren İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Başkanı Ümit Efe, ağır hasta tutsakların sayısının 162 iken şimdi 200’ü aştığına dikkat çekti.
27 Şubat 2014 Perşembe 10:41
Efe, “Hasta mahpuslar derhal serbest bırakılmalıdır yoksa cezaevlerinden her gün bir tabut çıkacak ve bunu hiçbirimiz kaldıramayız” dedi.Cezaevlerinde daha önce 162’si ağır olmak üzere 544 hasta mahpusun bulunduğunu belirten Efe, Türkiye çapında insan hakları derneklerinin yapmış olduğu araştırma sonucunda 162 olan ağır hasta mahpus sayısının şimdi 200’ü aştığına dikkat çekti.
Hasta mahpusların durumunun giderek ağırlaşmasının temel faktörlerden birinin F Tipi cezaevlerinde uygulanan tecrit olduğunu hatırlatan Efe, bir diğer faktörün ise tutsakların gereken düzenli ve rutin tedavilerinin yapılmaması olduğunu vurguladı.
Efe, özellikle F tipi cezaevleri faaliyete sokulurken imzalanan ve mahpusların kelepçeli bir şekilde ve askerlerin gözetiminde muayene edilmesini içeren üçlü protokolün yanı sıra, hala içeriği bilinmeyen F tipi Master planının hasta mahpusların tedavisinin önünde en büyük engeli teşkil ettiğini belirtti. Ancak ağır durumdaki hasta tutsakların hastaneye sedye ile götürüldüğünü aktaran Efe, o zaman da ya ayakları zincirlenerek ya da çok kötü koşullarda ringlerde sevk edildiklerine dikkat çekti.
ATK RAPORU DAYATMASI SİYASİ BİR TUTUMDUR
Hastanelerde ise genelde mahkum koğuşu bulunmadığını dile getiren Efe, olan hastanelerde ise hasta mahpusların hijyen koşulları hiç olmayan hücrelere tutulduklarını söyledi. Teşhis koyulması hususunun da mahpuslar için tam bir eziyete dönüştürüldüğünü belirten Efe, ölümcül hastalığa yakalanan mahpusun kaderinin ise adli tabipliğin vereceği rapora bağlandığını vurguladı.
Oysa adli tabipliğin bilirkişi olmadığını hatırlatan Efe, Adli Tıp Kurumuna hekimlerin siyaseten atandığını, hangi siyasi iktidar baştaysa ona göre ve onların politikalarına göre karar aldıklarının altını çizdi. Efe, özgür olan insanların resmi uygulamalarda herhangi bir tam teşekküllü hastaneden rapor almaları yeterli sayılırken, hasta mahpuslara Adli Tıp Kurumundan çıkacak raporun dayatılmasının özel ve siyasi bir tutum olduğunu söyledi.
16. MADDE İLE ATK RAPORU DA İŞLEVSİZ
“Hasta mahpusların serbest bırakılması hususunun cumhurbaşkanının özel affına bağlanması bir tek bu ülkede vardır herhalde ” diyen Efe, bu düzenlemenin ise sadece kağıt üzerinde kaldığını söyledi. Çıkartılan yeni yargı paketinde hasta tutsaklara yönelik olumlu değişikliklere imza atılsa da eklenen bazı maddelerin bu değişiklikleri işlevsiz bıraktığını vurgulayan Efe, bu durumu şöyle örnekledi:
“ İnfaz erteleme yasasına ağır hasta olma koşulu yanında ‘Cezaevinde yaşamını tek başına idame ettiremez’ ifadesi eklense de Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı hakkında ki 5275 sayılı Kanunu'nun 16. maddesini içeren ‘Toplum güvenliği’ şartının eklenmesi Adli Tıp Kurumunun (ATK)bu konudaki raporunu işlevsiz kılıyor.
Çünkü ATK’nin verdiği ‘cezaevinde kalamaz’ raporu bu madde yüzünden polisin veya jandarmanın keyfi beyanına takılıyor. Ağır hasta olan mahpusu polisin veya jandarmanın ‘Toplum için tehlikeli’ olarak göstermesi infaz erteleme talebinin jet hızıyla reddedilmesi için yeterli görülüyor”.
CEZAEVLERİNDEN BİR TABUT DAHA ÇIKMASINA TAHAMMÜLÜMÜZ YOK!
14 mahpusun ATK raporu beklerken yaşamını yitirdiğini hatırlatan Ümit Efe, ATK’dan verilen “Cezaevinde kalamaz” raporuna rağmen İnfaz Kanununun 16. maddesine takılan bazı ağır hasta tutsakları ise şöyle sıraladı: “Hakan Güç, kalp hastası Abdullah Kalay, felçli ve kanser hastası Ramazan Özalp, 58 yaşındaki felçli ve hafızası kalmayan Salih Tuğrul, kemik ve Crohn hastası olan Hasan Kaçar gibi birçok mahpus.”
Ağırlaştırılmış müebbet hapislerin ise hiçbir yasadan faydalanamadığını vurgulayan Efe, bu mahpuslardan birisinin kolları olmayan ve kafasında kurşun çekirdeği bulunan Ergin Aktaş olduğunu söyledi. Türkiye devletinin Birleşmiş Milletler Cezaevi Kuralları ve Avrupa İnsan Hakları sözleşmesinin yanı sıra birçok uluslar arası yasayı çiğnediğini vurgulayan Efe, “Hasta mahpuslara tam teşekküllü hastanelerden alınan raporların geçerli sayılması,
Türkiye cezaevlerinin BM ve Avrupa standardına uygun olmadığı iddialarımızın dikkate alınması ve bu 5275 sayılı kanunun 16.maddesinin derhal değiştirilmesini istiyoruz. Hasta mahpuslar derhal serbest bırakılmalıdır yoksa cezaevlerinden her gün bir tabut çıkacak ve bunu hiçbirimiz kaldıramayız” dedi.
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Hakkari Haber TV