23 Kasım 2024
  • İstanbul17°C
  • Ankara13°C

AVRUPA’DA SEÇİM VE HİLEBAZLIĞI

Avrupa’da Seçim ve Hilebazlığı

Türkiye’de ciddi manada demokratikleşme sağlanmadan, halkın iradesini yansıtan doğru seçimler yapılamadığı gibi, sağlıklı ve hile karıştırılmadan seçimler yapılmadan da Türkiye demokratikleşemez. Bu iki olgu birbirine bağlıdır, biri olmadan diğeri olamaz.

31 Mayıs 2015 Pazar 12:53

Avrupa’daki TC vatandaşları iki kezdir sandık başına gidiyor. Bu olumlu bir gelişmedir, kimsenin buna itirazı olamaz. Ne var ki oy hakkının tanındığı Avrupa’daki TC vatandaşlarının iradelerine o kadar saygılı yaklaşılmamaktadır. Türkiye’de yapılan seçim hilebazlığı Avrupa’da da yapılıyor. Ornekleri Isviçre ve Fransa’nin Nante bolgesinde goruldu.

Bugün Avrupa’da oy kulanmanın son günü. Verilen bilgilere göre Avrupa’da iki milyondan fazla seçmen bulunmasına rağmen oy kulanma oranı düşük. Yüzde 50 civarında olduğu tahmin ediliyor. Bu yazıyı yazdığım sırada henüz oy kulanma süresinin dolmasına 8 saat vardır, sonucun ne olacağı önümüzdeki günlerde belli olacaktır.

8 Mayıs’ta TC Konsolosluklarında oy kulanımı başlar başlamaz sandıkların güvenliği ile ilgili tartışmalar başladı. Konsoloslukların TC Dışişleri Bakanlığına bağlı olduğunu hepimiz biliyoruz, bu kurumlarda çalışanların büyük bölümünün de 13 yıldır iktidarda olan AKP’den taraf oldukları bir gerçektir. Bu hal ve vaziyet ortada iken YSK’nin Avrupa’daki sandıkları Konsolosluklarda tutması doğru birşey midir ? Aklı başında olan herkes bunun doğru olmadığını bilir.

Böyle bir durum ortada iken Avrupa’daki seçimlerin sağlıklı yapıldığına kim inanabilir ? Bana göre sandıkların başında görevli olan CHP ve MHP’lilerin kafasında bile şüpheler vardır. Nitekim bu şüpheleri haklı çıkaran olaylar da yaşandı, İsviçre’de, Fransa’da, Almanya’da yaşanan olaylarla ilgili haberler yayınlandı.

Türkiye Cumhuriyeti bu kadar fakir midir ki Avrupa’nın çoğu büyük şehirlerinde daha güvenlikli ve tarafsız yer bulamıyor ? Konsoloslukların tarafsız olmadığını hepimizin bildiği gibi YSK’nin de bilmesi gerekmiyor muydu ?

Avrupa’daki önemli merkezlerden biri olan Strasbourg’da oy kulanan birçok kişiyle konuşurken bana şunu söylemişlerdir ; « Oyumuzu kulandık ama sağlıklı sayılır mı, neticesi gereken yere ulaşır mı noktasında şüpheliyiz » Bunun nedenini sorduğumda ise çoğu kişiden şu sorulu cevabı almışım ; «Sandıklar Konsolosluklta tutuluyor, 24 gece boyunca o odalara hükümetten yana birilerinin girmeyeceğini nereden bilebiliriz ki ? 

Avrupa’daki sandıkların sonucu açıklandığında hangi partinin ne kadar oy aldığı (resmi makamlara göre) kamuoyuna sunulacaktır. Ancak sonuç ne olursa olsun Avrupa’daki bu seçimlerde esas rakipler AKP ve HDP olmuştur. Türkiyeli göçmenler arasında en fazla çalışmayı bu iki partinin yaptığını söylemek yanlış olmaz.

CHP’nin Yanlış Seçim Propagandası

Genel anlamda bakıldığında CHP’nin seçim propagandası AKP hükümetine karşıtlık temelinde geliştiğini görürüz. Ne var ki bu durum bazı alanlar için geçerli olmamaktadır. Özellikle Avrupa’da, Kürt göçmenlerin yoğun olduğu bölgelerde CHP’nin gizli seçim çalışması HDP’nin barajı aşmayacağı, ona verilen oyların boşa gideceği propagandası üzerine gelişmiştir.

Strasbourg’daki CHP yetkililerinin Kürt göçmenlere yönelik yaptıkları benzer propagandaya tanıklık eden çok sayıda kişi olmuştur. İnanıyorum CHP’nin bu yaklaşımı Türkiye ve Kürdistan’da da hakimdir. Bu zihniyetin ne CHP’ye ne de Türkiye’nin demokratikleşme sürecine faydası olmadığını belirtmek gerekiyor.

Yorumlar
YASAL UYARI: Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Hakkarihabertv.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.