BARIŞ VE ÖZGÜRLÜK

Durankaya Beldesinde Belediye Başkan adayı belirleme süreci bölgemizin bir çok yerinde olduğu gibi çelişkili geçti. Çekişme adaylar arasında fazla yoktu, halkımız ile bilinen adaylar arasında da fazla bir çelişki sözkonusu değildi.

Durankaya halkımız özgürlük ve Demokrasi hareketine gönül vermiş, sürecin en zorlu dönemlerinde mücadele ile bütünleşmiş, bağrına basmıştır. Çok çetin ve zorlu dönemlerde halkına öncülük eden yiğitler yetiştirmiş bir halktır. Durankaya halkına bu süreçte  bazı çıkar çevreleri aday dayatmaya kalkışmıştır. Hem de özgürlük ve demokrasi hareketi ile yaşamın Hiçbir yerinde doku uyuşmazlığı yaşamış tepeden inme bir aday dayatılmıştır.

Dayatılan bu aday her ne kadar durankaya'lı ise de özgürlük ve demokrasi hareketine uzak, doku uyuşması olmayan, yaşayan bir kişiydi. Durankaya halkı tepeden inmeci, halkı dışlayan çıkarcı bu tutuma isyan etmiştir. Bu tutum aynı zamanda özgürlük ve demokrasi hareketinin ilke ve değerlerini hiçleştiren bir tutum olmuştur. Halkımızı hiçleştiren, iradesini yok sayan, hatta aşağılayan bu tutuma Durankaya halkı da irade sahibi olduğunu, bilinçli olduğunu, karanlık kapıların ardındaki kirli hesapları kabul etmediğini ortaya koyarak cevap verdi.

Durankaya halkının bu tutumunu şimdi de karanlık ve kirli hesaplar içinde olanlar çarpıtmak istiyor. Durankaya halkı bütün varlığı ile özgürlük ve demokrasi hareketinin yanında ve hatta bağrımdadır. Karanlık ve kirli hesap yapan kişilerin Durankaya halkının bu tutumunu ters yüz etme, özgürlük ve demokrasi hareketi karşıtı gibi gösterme çabası boşunadır. Güneş balçıkla sıvanmaz, bu yüce değerleri yaratan halkın kendisidir ve halkımızın iradesi tartışmasız en üst iradedir.

Bazı kişiler özgürlük ve demokrasi hareketi siyasi parti kurumunu Durankaya örneğinde görüldüğü gibi kullanmak istemişlerdir. Bu kişiler parti kimliği arkasına gizlenmiş, halkımızın iradesini iğdiş etmiş, yok saymış ve kişisel hesaplar yapmışlardır.

Halkımız geçmişte de bugün de büyük bedellerle yarattığı özgürlüğüne ve demokratik değerlerine sahip çıkmıştır. Halkımızı temsil eden kurumlarda görev almakta olan bütün çevrelere buradan br çağrıda bulunuyorum. Durankaya'nın seçimde ortaya koyduğu irade özgürlük ve demokrasi hareketinin yarattığı iradedir. Bu özgür iradeye Hakkari halkı ve Kürdistan halkı sahip çıkmalıdır.

Karanlık ve kirli hesaplar yapan kişilere bütün halkımız dikkat etmelidir. Halkımızın büyük bedellerle yarattığı, ortaya çıkardığı, kurumsallaştırdığı değerlerin arkasına saklanan, o kurumları kullanmaya çalışanlara dikkat çekmek istiyorum. Aynı kişiler şimdi de  Durankaya halkımızın iradesini tanımazlığa hareketi yönlendirmeye çabalıyorsa da  Hakkari halkı ve Kürdistan halkları bu çabaları kabul etmeyecektir.

Kürdistan halklarımızı temsil eden bütün kurumların yetkili organlarında görev alanlar görevlerini halklarımıza layık olacak şekilde yapmaya davet ediyorum. Durankaya'da yanlışı aday belirtme sürecinde kurumları kullanmaya çalışan kişiler yapmıştır. Bu sürecin doğru çözümlenmesini,  bilinmesini hassaten ve özellikle halklarımız istiyor, Durankaya halkımız ise takındığı tutumla en doğrusunu ortaya koymuştur.

Aynı kişiler yakın zamanda halkımızın arasına Aşiretçilik gibi çağdışı fitneyi sokmaya, bunun üzerinden kışkırtıcılık yapmaya çalışmışlardı. Bu bağlamda ve seçim sürecinde aynı kişiler parti yönetim kademelerine sızmış ve o kurumu kullanarak Hakkari halkını birbirine düşürmeye çalışmışlardı. Bütün bu süreçlere Hakkari halkımız tanık olmuştur. Hakkari halkı seçim sürecinde ve geçmiş msüreçlerde yaşatılan bütün olumsuzluklara rağmen kendisini ortaya koymuş ve kendisine  yakışanı yapmış, değerlerine sahip çıkmış, kentte iradesini iktidar kılmıştır.

Seçim sürecinde onurlu duruşuyla iradesini kirli ilişkilere teslim etmeyen Durankaya halkımız saygıyı daha çok hak ediyor.

Durankaya halkını incitici sözler kullanan kişiler sadece kişisel çıkarlarını kayıp ettikleri için bu durumu hazm edemeyenlerdir. Bunlar, özgürlük ve demokrasi hareketimizin yarattığı kurumlarda yuvalanmış hareketi değerlerinden koparmaya çalışanlardır. Bu ve benzer kişilikler geçmişte de hareketin içinde vardı, bugün de benzer kişilikler bulunuyor, gelecekte de ihanet şebekeleri olacaktır.

Tarihten beri yaşanan süreçleri çözümlediğimizde ihanet şebekelerinin bütün karşı devrimci, mücadeleyi baltalama çabalarının hüsranla sonuçlandığını görüyoruz. Bundan sonra da hareketin içine sızmış çıkarcı şebekeler halkımızın iradesi karşısında amaçlarına, hedeflerine ulaşamayacaklardır.

Durankaya halkının ortaya koyduğu gibi özgür irade olmamış olsaydı çıkarcı şebekeleri nasıl ortaya çıkarır, çözebilirdik. Bu duruş özerk özgür demokratik toplum duruşudur. Durankaya halkının talebine ve iradesine Belediye Başkanı seçilen Fatih KESKİN'in katılması, uyması özgürlük ve demokrasi hareketinin benimsediği, kabul ettiği en temel ilke  olan ''halkın iradesi'' sahip çıkma, cevap bulmasıdır. Fatih KESKİN seçimden önce de halkımızın bu talebini BDP Parti yetkilileri ile paylaşmıştır. Fatih KESKİN kendisini kimseye dayatmamış, çıkarcı davranmamış, doğrusunu yaparak halkın iradesine saygı göstermiştir.

Durankaya halkımız özgürlük ve demokrasi hareketinin kendisidir. Durankaya halkının bu tutumu özgürlük ve demokrasi hareketine, bütün kurumlarına ve BDP'ye karşı bir tutum asla değildir. Durankaya halkının tutumu kişisel çıkarlara, kirli hesaplara karşı iradesine sahip çıkma, bu bağlamda özgürlük ve demokrasi hareketine sahip çıkma tutumu ve mücadelesidir.