23 Kasım 2024
  • İstanbul18°C
  • Ankara12°C

BAŞBAKANIN ETRAFINDAKİ AMBARGO

Abdurrahman Keskin

17 Şubat 2012 Cuma 17:24

HAKKARİ’NİN YÖNETİMİNE ESKİ BÜYÜK PROJELERİNİ ANLATMAYI DÜŞÜNÜYORDUM
ANCAK BUGÜNE BAKINCA OLMADI GÜNDEM EPEY KARIŞIK.
- BAŞBAKAN YALNIZ ADAM GİBİ

- HÜKÜMET AB ve ABD’ye ayak uydurma arayışında ikilemde kalmış
- ABD Türkiye’yi iyiden iyi ye karıştırmış
- Demokrasi, Düzen, sorunlar, birbirine karışmış. Kuruluşların örtülü çatışmaları gün yüzüne çıkmıştır.

Kısacası Sayın BAŞBAKANIMIZA Hakkari’den sesleniyoruz: Etrafınızdaki ambargoyu kırınız bu halk AKP’nin şahsında size oy vermiş. Gidişat hayra alamet değil diyoruz. ABD Suriye’de beklediğini alma kararlılığında Yahu sizde amma da boyunuzu aşan konulara giriyorsunuz bu iş size mi kaldı diyenler olabilir. Ancak sonuç ortada ABD Türkiye de kargaşa çıkartıyor.  Yani ABD sanki bizi Suriye ve İran ile savaşa zorlamak için iç kargaşaya mı götürüyor.

MİT –KCK görüşmesinin tartışması altında ABD’nin yalakaları var diye yazmıştım. MİT Türkiye’nin gizli istihbarat kurulu şudur.Türkiye’nin en büyük sorunu da Kürt sorunudur. MİT elbette Kürt sorununu çözmek için KCK dahil herkes ile görüşmek durumundadır. Esasen onun işlevi de doğal olarak gizlidir. Kürt sorununun taraflarıyla görüşmesinden daha tabii ne olabilir. Ancak ABD Türkiye’de öküzün altıda buzağı aramaya başladı. 

Hakkari için ne diyecektim; birer cümle ile onu anlatayım sonra esas konuya yine geleceğim. Hakkari kademeli olarak 300 yıl 100 yıl 30 yıl öncesine göre geriye gitmiştir diyecektim. Niye mi; 1700’lü 1800’lü yıllarda Hakkari beyliğinin Şemdinli bölgesinde yetiştirilen tütünü İran’a satmayın bize verin diye Nehrili Seyit TAHA hazretlerinin evine İngiliz ve Fransız tacirleri geliyordu. 

Şemdinli tütünü dünya harikası bir üretim dalı idi 300 yıl önce. Şemdinli balı Osmanlı sarayı ve İran Şahının sarayında sofraların baş köşesinde idi 100-200 yıl öncesi. Hakkari Beyliğinin Çukurca bölgesi TİYAR ve TUHÜB vadisinde üretilen ipek ipliği Bursa’daki tezgah ve fabrikalarda işletiliyordu 200 yıl önce.Hakkari’nin Üzümcü köyünde imal edilen simli kurşun 1760 yılında 2000 katır yükü ile Trabzon’a oradan da gemilerle İstanbul’a gönderiliyordu 250 yıl önce.Yüksekova’da yetiştirilen şeker pancarı 100 yıl önce Anadolu’ya gönderiliyor idi. Hakkari’nin kırmızı gümbet medresesinde eğitim gören hocalar Osmanlı sarayında şehzadelere özel öğretmen olarak atanıyordu. Molla Gürani gibi.Hakkari’nin Zeynel bey ve Meydan medreseleri Selçuklu mimarisi ile yapılmış 300 yıl önce bölgenin üniversiteleri idi. Zap vadisinin üzüm bağları bölgenin kuru üzüm deposu idi. Yeni köprüden Çukurca’nın üzümlü köyüne kadar. 

30 yıl önceden bu güne bakalım;
Merzan’da süt inekçiliği çiftliği Hakkari’ye ucuz süt satıyordu 30 yıl önce. Zap vadisindeki tavuk çiftliği çevre illere yumurta satıyordu 20 yıl önce. İplik fabrikası vardı biçer mahallesinde çevre illerin özel idarelerine iplik ihraç ediyordu 20 yıl önce. Kilim ve el sanatları tezgahları ile atölyelerinde binlerce genç kız üretim yapıyordu. Turizm ve Kültür bakanlığı ile sanayi bakanlığına, turistlik otellere kilim satıyordu Hakkari 20-30 yıl önce. Hakkari Spor Kulübü 3. LİGDE ülke genelinde yarışıyordu 15 yıl önce Yüksekova’da et kombinası bölgedeki canlı hayvan alımını yapıp bölgeye et ihraç ediliyordu 30 yıl önce. Et Balık Kurumu hayvansal ürünlerin bölgede alım satımını yapıyordu 30 yıl önce.

Tarım Bakanlığının Yün yapağı alım satım müessesi vardı ilimizde 30 yıl önce. Ziraat Donatım Şubesi Hakkari’de hizmet veriyordu 25 yıl önce. Hakkari Belediyesinin toplu taşıma otobüsleri vardı 13 yıl önce. Halk ekmek fabrikası piyasa fiyatına göre %25 ucuz ekmek satıyordu belediye fırınında bu halka. İran’ın  Rızaiye Kentinde Hakkari Belediyesi beton asfaltı kaynatıp heykelin etrafını döşüyordu caddelerde 13 yıl önce. Bu gün bunların hiç biri yok. Bu arada bu günkü yönetim mi yok etti. Hayır haksızlık yapmak olmaz. 100 ile 30 yıldan beri sıra ile yok ettiler.Bu gün il genelinde vatandaşın  cebine direk hitap eden hiç bir tesis yok.

O ZAMAN NE VAR derseniz
İşsizlik var. Her alanda ülkenin en sonuncu sırasında yer alma var. Hem yönetim hem vatandaşlar sorumludur yapıcılar yok denecek kadar azdır. Hakkari’de onun için var olanlar da yok oldu.  Bunları sırası ile detaylı bir şekilde ileride anlatacağız. ŞİMDİ ESAS GÜNDEMİMİZE GELELİM 

Türkiye’de başta Kürt sorunu olmak üzere ABD’nin statükocu ve de Ergenekoncu uzantıları sorunların çözülmesini istemiyor ve de engel oluyorlar. Baksanıza devletin Resmi gizli kuruluşu MİT barışı sağlayalım diye herkesle görüşüyor ki ASRİ GÖREVİ BUDUR neredeyse vatan haini diye yargılayacaklar. Beğenirseniz beğenmezsiniz KCK vardır etkili bir şekilde eylem yapıyor.

Bunu bir şekilde durdurmak devletin işlevidir. Savaşla, öldürmekle, tutuklamakla sorunun çözülmediği de açıkça ortadadır. MİT veya devletin işlevi bu sorunu çözmektir. Bugün çözüm yolunu engellemeye çalışan yeni bir güç daha var gibi ülkede.Her gün yeni bir büyük sorun yolumuza çıkıyor. Sıra kimde demiştik ya ABD’nin yıkım programı için. İşte sıra bizde. ABD kimilerini tutup kimilerini yerip ortalığı bunalıma sürüklüyor. 

Başbakanın etrafındakiler: barışı engellemekten vazgeçin yıkım gelirse sizlerde altında kalacaksınız. Demokrasi varsa herkes için geçerli olmalıdır. Demokrasi tek yönlü olmaz. Muhalefet yoktur ancak kendini devletin sahibi sayan CHP’yi de ABD’nin yaltakçıları habire karıştırıyorlar. İç karışıklıklardan memleket meselelerine vakit bulamıyor CHP’liler. Sayın Başbakanımız halk size %50 oy vererek cesaretle sorunları çözün diye kredi açtı.

12 Haziran’dan beri gereksiz gündemlerle sizi yoran ve de uğraştıranlar var diyoruz. Yeni anayasayı çıkarmanın önünde büyük engeller oluşuyor. Sayın Başbakanımız Cesaretli bir atılım ile; Demokrasiyi tam anlamı ile yerleştiriniz Kürt sorununu BDP ile çözünüz.Komşu ülkelerin yıkımına, parçalanmasına çalışan ABD’nin haçlı seferlerine taraf olmayın veya karşı çıkınız. Türkiye’de mesainizi üretim ve istihdama harcayınız. YÖK ve üniversite sınavlarını kaldırıp özerk üniversiteyi kurdurunuz. Bölgeler arası, kökenler arası farklılıkları sonlandırınız. Milli gelirdeki paylaşımı adaletli bir dağıtıma kavuşturunuz. Hukukun üstünlüğü ilkesini her uygulamanın önünde tutunuz. 

SAYIN BAŞBAKANIMIZ:
Öyle görünüyor ki bir iki yıl önce ülke ve halk için düşünüp söyledikleriniz de bir durgunluk var. Etrafınızdaki sizi durduran engelleyenler olduğu havası hızla yayılıyor. Etrafınızdaki engelleme görevlilerini aşınız AKP’nin ambleminde halk size oy ve yetki vermiştir. İşte 12 Haziran 2011 seçimlerinin sonuçları. Dinlemeyiniz sizi engelleyenleri  Ülkenin cesaretli kararlara ihtiyacı VARDIR…