22 Kasım 2024
  • İstanbul18°C
  • Ankara14°C

BDP'NİN SEÇİM BAŞARISI

BDP'nin seçim başarısı

Prof. Dr. Tonak, BDP'nin seçimlerdeki başarısı için "İster çatışmasızlık sürecini sağlamada gösterdiği dirayet, isterse ikincil faktörler yüzünden olsun, BDP’nin aldığı oylarla bir seçim meşruiyeti sağlamış olduğu kesin" dedi.

08 Nisan 2014 Salı 11:25

AKP'nin BDP ile ilişkilerini düzenlemeye başlayacağını belirten Prof. Dr. Tonak, CHP'nin de mevcut politikalarıyla yüzde 25'lik oyun üzerine çıkamayacağı yorumunu yaptı. ANF'ye değerlendirme yapan, Bilgi Üniversitesi Öğretim Üyesi, Prof. Dr. Ertuğrul Ahmet Tonak, BDP'nin yerel seçimlerden başarıyla çıktığını vurgulayarak, bunun 'sürpriz' olmadığını belirtti.

BDP’nin aldığı sonuçların doğrudan ve en başta çatışmasızlık süreci ile ilgili olduğunu tahmin eden Prof. Dr. Tonak, " Bence, bütün diğer programatik hedefler –ki, çoğu yeterince geliştirilmemiş, yakın dönemde uygulamaya konulması zor gözüken hedeflerdir—seçim sonuçlarını olsa olsa kısmi olarak etkilemiş olabilir.  Daha somut bir tahlil yapabilmek için ciddi araştırmalarla elde edilecek nicel verilere ihtiyacımız var" diye ekledi. 

'AKP, BDP İLE İLİŞKİLERİNİ DÜZENLEYECEK'

BDP'nin, gösterdiği başarıyla, hükümet ve sisteme de mesajlar verdiğini ifade eden Prof. Dr. Tonak, şöyle konuştu: "İster çatışmasızlık sürecini sağlamada gösterdiği dirayet, isterse ikincil faktörler yüzünden olsun, BDP’nin aldığı oylarla bir seçim meşruiyeti sağlamış olduğu kesin.  Bu durumda ben 'mesajı alanlara düşen sorumluluk'tan çok BDP’ye düşen sorumluluğun önemli olduğunu düşünüyorum.

Bunun iki nedeni var: ilki 'mesajı alan' olduğunu varsaydığımız AKP, diğeri ise 'sistem' ile ilgili.  AKP, hem düzen içi bir parti olması hasebiyle hem de içine düştüğü seçim dışı meşruiyet krizi (hukuk tanımazlık, yolsuzluk vs.) nedeniyle, siyasi konjonktüre bağlı olarak BDP ile ilişkilerini düzenleyecektir.

Yakın dönem inişli çıkışlı yaşanacak, hazırlıklı olalım.  Zaman zaman AKP’nin, devlet güçlerinin sertleşebileceğini de yabana atmamalı. 'Sistem' denince ben kapitalizmi anlıyorum.  BDP’nin kapitalizmi aşma iddiasıyla öne sürdüğü, özerklik, demokratik modernite gibi alternatiflerin, belediyecilik faaliyetleri bağlamında uygulamaya nasıl konulacağı BDP için hayatidir.  BDP’ye düşen sorumluluğun ölçütü, uygulama sırasında göstereceği yaratıcılık ve merkezi devletin, kapitalizmin empoze ettiği mantığı, sınırları aşmadaki başarısı olacaktır."

'AKP BAŞARILI OLMADI'

Prof. Dr. Tonak, AKP'nin ise başarı sağladığını düşünmüyor. Tonak, AKP'nin umulduğu kadar oy kaybetmediğini şu sözlerle ifade ediyor: "Bu konuda benim kullandığım referans 2011 seçimleridir. Hem AKP’nin en son performansını göstermesi hem de 2014 yerel seçimlerinin genel seçim imişçesine yaşanmış olması bakımından. Bahsettiğim seçimler, yani 2001 ile 2014, karşılaştırıldığında AKP oransal bazda %7, mutlak olarak da 2,5 milyon civarında bir destek kaybı yaşamıştır."

Son seçimlerin ilkin dikkati çekmeyen, yavaş yavaş önemi farkedilen bir yanının da geçersiz oy sayısındaki olağanüstü yükseklik ve artış olduğunu dile getiren Prof. Dr. Tonak, "Artış bağlamında 2014 seçimlerinde geçersiz oy oranı %3,84 (46 milyon oy içinde yaklaşık 1 milyon 800 bin geçersiz oy) 2009’da ise  %2,3 (oranda %67’lik artış!), yükseklik bağlamında ise Hindistan’da 2009 seçimlerinde aynı oran %0,05 (417 milyon oy içinde yaklaşık 208 bin geçersiz oy) idi.

Son günlerde yapılan analizlerde geçersiz oyların yoğunlaştığı bölgelerin AKP’nin kazandığı bölgeler olduğu üzerinde duruluyor.  Bu husus da dikkate alınırsa aslında AKP’nin seçmen desteğindeki azalmanın %7’den de fazla olduğu söylenebilir" şeklinde konuştu.

"AKP seçmenlerinin seçim öncesinde ayyuka çıkan yolsuzluk iddialarından beklendiği kadar, ya da oy tercihini değiştirecek kadaretkilenmediğini kabul etmek gerekiyor" diyen Prof. Dr. Tonak,  AKP seçmeninin yolsuzluk iddialarının farkında olduğunu ama bu seçmen kesiminin önemli bir bölümünün oyunu yönelteceği alternatif bir parti olmadığı için, şimdilik istikrar kaygısı ile AKP’ye desteğini sürdürdüğünü kaydetti.

'CHP İKİRCİKLİ TAVRINI SÜRDÜRDÜKÇE...'

CHP’nin ne yeterince sağ/muhafazakar ne de yeterince sosyal demokrat bir parti olduğunu hatırlatarak, başarısızlığını buna bağlayan Prof. Dr. Tonak, şu yorumlarda bulundu: "Pragmatizmin de bir derecesi vardır.  Cemaat ile kurulmuş ilişkiyi CHP yönetimi hep reddetti.

Ama, MHP’li adaylara 3-5 oy için kucak açmalarını reddedemiyorlar haliyle. CHP siyasi tercihlerinde bu ikircikli tavrını sürdürdükçe geniş halk kitleleri, yoksul kesimler nezdinde o malum %25 civarında kemikleşmiş oy tabanını aşan bir destek bulamayacaktır" yorumunda bulundu. 

Kaldı ki, CHP'nin sermaye sevgisi sınır tanımıyor. Seçimlerden hemen sonra İş Bankası Yönetim Kurulu’na üye atanması gündeme geldi. CHP, bula bula 10 yıl Türk-İş'in başına çöreklenmiş Bayram Meral adlı bir sendika patronunun oğlu ile (Kemal Meral),  eski bir bakan oğlunu (Ulaş Moğultay) uygun gördü.Yani, borsada, holdinglerde at koşturan bir takım müteşebbis gençler.  Gösterdikleri gerekçe ise tam bir özrü kabahatinden büyük durumu: bu oğulların seçilme sebebi ABD'de eğitilmiş olmaları ve örnek alınası nitelikleri imiş!"

KÜRT HAREKETİYLE SİYASİ BİRLİKTELİK ŞART'

Prof. Dr. Ertuğrul Ahmet Tonak, HDP'nin ortaya çıkışı için 'doğru bir fikir' diyerek, Türkiye solunun Kürt hareketiyle siyasi birlikteliğinin Türkiye’ye sosyalizan alternatifleri önermek ve ciddiye alınmak için şart olduğunu belirtti. 

"HDP’nin BDP’leşeceği önümüzdeki dönem, örgütsel birleşiklik dışında farklı siyasi birliktelikleri arayışımızı ister istemez dayatacaktır sanıyorum.  Öte yandan, dünyanın giderek derinleşen ekonomik ve siyasi çelişkileri de bu arayışın, kapitalizmi aşan sosyalizan eksende olmasının koşullarını yaratmış durumda.  Yeter ki, bu tarihi fırsatın farkında davranabilelim."

Yorumlar
YASAL UYARI: Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Hakkarihabertv.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.