BDP’YE OY VERMEYİN POLİTİKASI

 BDP’ye oy vermeyin politikası iflas etti. CHP-MHP-ERGENEKON ve PENSİLVANYA ittifakı ve yeni mütefikleriyle red –inkar politikası ve köy boşaltmalardan başlayarak az nüfuslu ilçeleri ordu ve polis işgaliyle esir alarak güneydoğuda şehir kuşatması ve hapsetme stratejisi nihayet son iki yerel seçimde yerle bir oldu.

Artık her şey çok açık oldu. Kasetle şantajla ayakkabı kutularındaki paralar kriptolu telefon dinlemelerine kadar bakanların oğullarından başlayarak 17 Aralık toplamından görülen CHP eşittir MHP ve tarafları birbirine böldüğümüz zaman sonuç matematiksel olarak ortaya bizlere şu tabloyu hatırlatıyor. Türklerin ve Kürtlerin barış sürecine destekleri…

Seçim sonuçları batıda AKP’ ye değil barışa, kardeşliğe, müzakereye ve diyaloga odaklandığını barış şiarıyla desteklediğini bizlere apaçık gösteriyor.  AKP bir buçuk yıllık süren çatışmasızlık ortamının yüzü suyu hürmetine kendini ayakta tutmaktadır. Eğer bu çatışmasızlık olmasaydı AKP’nin bu seçimde bu kadar oy alması söz konusu bile olmazdı. Oysa Kürt illerinde batıda olduğu gibi Abdullah Öcalan’ı bu yerel seçimde muhatap işaret etti.  Ve Kürler gerçek muhalefetin kim ve ne olduğunu tüm çıplaklığıyla gösterdi.

Geçmişteki köklere baktığımız zaman 35 yıllık savaş devlet sisteminin bölgede en güzel baharının varlığında nice gençleri kaybettirdi. Aylar yıllar günler ilerlemeye devam ettikçe haberler durmadan kendini tekrar etti. Hatta bazen daha da kötüye gitti artık bunları dinlemeye tahammülümüz de vaktimizde yok. İstikrarımız mevcudiyetini koruyacaktır. Ya barış ya barış..

Barışın, güzel yarınların, yaşamanın yaşamaya değer olduğunu güzelliklerle geleceğe taşımalıyız. Çünkü insan özgür ve demokratik yaşamak isteyen bir varlıktır. Hiçbir halkın ne dili ne kültürü ne de yaşama varlığı değiştirilebilir. Aksi durum yeni bir isyanın zemini hazırlamak demektir. Nihai sonuç özgürlük olduğunu kürt halkı iradesiyle göstermiş oldu. Dünya literatüründe dahi bir insanın yeme içmesi ve nefes alıp vermesi kadar doğaldır özgürlük… Savaşın acımasızlığını bilen bu halk barışın ve kardeşliğin değerini de biliyor ve bunu arzuluyor.

Özgürlükten daha üstün hiçbir şey yoktur ve küresel intiharı getiren eski gerici, inkarci düşünceler politikalar derin kanunlar şiddeti barındıran ırkçı milliyetçi yasalar yok olmalıdır. Eğerki geleceği çözmek ve sorunları yok etmek istiyorsanız o zaman geçmişteki köklere bakmalısınız. Geçmiş geleceğin aynası olarak sürekli karşınızda duracak bir gölge gibi sizleri takip eder asla peşinizi bırakmaz.

Hiç kimsenin kimseden üstünlüğü yok barış kardeşlik müzakere ve diyalog her şeyin üstünüdür. Barışa uzanan el kardeşliğe giden yol en kutsaldır. O yüzden her insan sevgiyle insani bir yaşamla yaşamalı kendi gizemleriyle iç içe olmalıdır. Artık ağaçlardaki kuşların cıvıltısını çiçekleri ve yıldızları yüreğine bağlayıp yarınlar için koşan çocuklar görmeliyiz. Yaşama saygı bilinci yaşatmanın temelinde yer almalıdır. Çocuklarımıza yegane sermayemiz özgürlükleri ve barış dolu bir ortamdır.