EĞİTİM-SEN DAYANIŞMA YEMEĞİ DÜZENLEDİ
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen) Hakkari şubesinin düzenlenen akşam yemeğine yüzlerce kişi katıldı.
27 Mayıs 2015 Çarşamba 21:57
Eğitim- Sen tarafından açık alanda bulunan bir çay parkında verilen dayanışma yemeği bir dakikalık saygı duruşu ile başladı. Yemeğe Belediye Eş Başkanı Dilek Hatipoğlu, HDP, DBP eş başkanları, STK temsilcileri. Eğitim-Sen üyeleri, aileleri ile çok sayıda davetli katıldı.
Yaklaşık 750 kişinin katıldığı yemekte konuşan Eğitim-Sen Eş Başkanı Süleyman Aşkan, bütün bu taleplerimiz çerçevesinde, demokratik bir ülke, örgütlü bir toplum, halktan ve emekçiden yana bir bütçe ısrarımız ağustos ayında toplu görüşme masasında savunacağımız temel taleplerimiz olacaktır dedi.
Aşkan;" Emek mücadelesini, barış özgürlük onurlu bir yaşam mücadelesi ile birleştiren, dayanışmanın direnmenin ne olduğunu zulmün sömürünün olduğu her yerde gösteren sizlersiniz. Eğitim-Sen Hakkâri Şubesi olarak bundan önceki yıllarda yaptığımız gibi siz değerli dostlarımızla bir araya gelmek sendikal mücadelemizi daha ileri bir noktaya taşıyacaktır. Emekçiler emekçilerin dostları alın teri ve demokrasi mücadelesini omuz omuza yürütmüşlerdir ve yürüteceklerdir.
Yoldaşlarımız tabi ki emek ve özgürlük mücadelesi bizimle başlamadı. Emek mücadelesi insanların milyonlarca yıl sömürüsüz, talansız yaşadığı komünal çağda artı değere el koyan ilk kurnaz erkeğe karşı verilen mücadele ile başlamış olup, Prometheus’tan Spartaküs’e, Şex Bedrettin’den Rosa Lüxemburg, Clara Zetkinlere, Şex Said’den Seyit Rıza’lara, Deniz Mahir, İbrahim’den Mazlum Kemal, Hayri Egit,
Arin Mirxanlara kadar devam ediyor. Emek mücadelesi alın terimizin karşılığını vermeyen sömürgeciye karşı, dilimizi yasaklayan asimilasyoncu zihniyete karşı, halkların, dinlerin renklerin birlikte yaşam iradesini boğmak isteyen hegemon güçler ve onların barbar işbirlikçilerine karşı verilen onurlu bir gelecek kurma mücadelesidir. Mücadelemiz bir toplum biçimi olmayan ve ekonominin baş düşmanı olan kapitalist uygarlığa karşı, emeğe, doğaya, kadına, birlikte üretimden, birlikte tüketime değer veren demokratik uygarlık kurma mücadelesidir. Mücadelemiz ahlakın, toplumun ve moral değerlerinin düşmanı ve sömürücüsü olan kapitalist sistemin yerine ahlaki politik paylaşımcı, komünal sistemin kurulması mücadelesidir.
Ve gerçek tarih budur. Direniş tarihidir hakikat olan. Bu tarihtir tanrılardan ateşi çalıp insanlara armağan eden prometheus’u yazan, bu tarihtir roma tiranların karşı başkaldıran spartaküs’ü yazan, bu tarihtir; sınıfsız, sömürüsüz, savaşsız, eşit adil bir dünya yaratan ezilenleri, inkar edilenleri, kıyımlardan kırımlardan geçirilenleri ve emekçileri yazan.
Bu tarihtir bizim yolumuzu aydınlatanları yazan. TÖS’ü, TÖB-DER’i Eğit-Sen’i Eğitim-Sen’i KESK’ i yazan bu tarihtir. Yarını kuran ve yarına kalacak olan yine bu direniş tarihidir. Ve bu direnenlerdir yepyeni bir dünya kuracak olanlar. Bu direnlerdir, zalimden, sömürgeciden, diktatörden, hırsızdan, ahlaksızdan hesap soracak olan.
Soma’nın, Ermenek’in, Roboski’nin, asansörlerde, tarlalarda, inşaatlarda ölenlerin hesabını soracak olanlar bu direnenlerdir. Aydın Erdem’in, Berkin Elvan’ın Şerzan Kurt’un, Ceylan Önkol’un, Uğur Kaymaz’ın, Enver Turan’ın, Abdullah Cömerd’in, Nihat Kazan’ın, Ali İsmail Korkmaz’ın Halil serkan Öz’ün hesabını soracak olanlar yine biz direnen emekçiler oalcağız.
Ortadoğu Tüm halkların birlikte yaşayacağı demokratik halklar bahçesi olana dek, Kobanê’de başlayan ve kadın direnişi ile sembolleşen onurlu yaşam mücadelesi zaferle sonuçlanana dek, Tüm halkların dillerin renklerin, cinsiyetlerin, inançların özgür, eşit ve birlikte yaşayacakları bir demokratik ortak vatan kurulana dek,
Zırhlı Mercedeslere, çerezlere, tomalara, gaz bombalarına, kaçak saraylara kaynak bulan ama söz konusu halklar ve emekçiler olunca kaynak yok diyen saltanatların sonu gelene dek,
DEMOKRASİ MÜCADELEMEİZ DEVAM EDECEKTİR
Herkese anadilinde laik, bilimsel, parasız eğitim hakkı verilene dek, Kamu emekçilerinin grevli, toplu sözleşmeli sendika hakkını alana dek, Maaşlarımızdaki erimelerin ve tüm hak kayıplarımızın karşılığını alana dek,Devlet okullarının tüm ihtiyaçları genel bütçeden ödenen dek,Nöbet görevi ve tüm fazla çalışmaların, angarya işlerin tüm eğitim çalışanları için ücretli hale getirilene kadar,
Siyasi kadrolaşmaya ve her türlü sözlü uygulamaya son verilene kadar, Yardımcı hizmetler, teknik idari personelin özlük haklarında her türlü iyileştirme yapılana dek, Akademik zam ve teşvik ödeneğinin tüm üniversite çalışanlarını kapsayacak şekilde düzenlenene dek,
Çalışma hayatımızı ilgilendiren başta atama ve yer değiştirme yönetmeliği olmak üzere tüm yönetmeliklerin evrensel demokratik ilkelere uygun olarak ve biz çalışanlara danışılarak çıkarılmasını sağlayana dek Doğu’da çalışan emekçilere ek ödeme veya ek puan uygulaması kabul edilene dek,
SENDİKAL MÜCADELEMİZ DEVAM EDECEKTİR
Bütün bu taleplerimiz çerçevesinde, demokratik bir ülke, örgütlü bir toplum, halktan ve emekçiden yana bir bütçe ısrarımız ağustos ayında toplu görüşme masasında savunacağımız temel taleplerimiz olacaktır.
Değerli eğitim emekçileri; Milli Eğitim bakanlığının öğretmen ve derslik ihtiyacını biran önce gidermesinin, eğitimin içeriğinin dinselleştirilmesine biran önce son vermesinin, eğitim ve öğretmen yetiştirme politikasını gözden geçirmesinin vakti gelmiştir artık. Toplum artık özelleştirmeci, tek tepçi, tek mezhepçi bu politikaları daha fazla kabul etmeyecektir. Eğitim politikalarının toplumun ve çağın gereklerine uygun hale getirilmesi elzemdir.
Değerli dostlarımız yine bu çerçevede, Hakkâri Milli Eğitim Müdürlüğünün ilimizin; Derslik, öğretmen, lojman vb. alt yapı sorunları biran önce gidermelidir. Okullara ve milli eğitim müdürlüklerine yapılacak idareci atamalarında adil davranmalıdır.
Kurulduğu günden beri ilimizin bilimsel, toplumsal sosyo-ekonomik yapısına gözle görülebilir bir katkı yapmayan yapamayan Üniversite yönetimi özerk demokratik bir üniversitenin biran önce ilimize kazandırılması için görevini yerine getirmelidir.Üniversite yerleşkesinin bitirilmesi, Üniversitenin bilimsel, toplumsal bilgi üretim merkezi haline getirilmesi,
Kürt Dili ve edebiyatı bölümlerinin veya enstitüsünün kurulmasını, Rektörlük ve üniversite senatosunun bir üniversite yönetmenin sadece siyasi kadrolaşma olmadığının farkına varmalarını ve bugüne kadar yapılan ve bundan sonra yapılması planlanan tüm idari ve akademik personel alımlarının nasıl yapıldığı hakkında tüm halkımıza bilgi verilmesi
Üniversitenin tüm yayınlarında Kürtçe’nin de kullanılması taleplerimizi daha önce de dile getirmiştik. Tekrar ediyoruz üniversite yönetimi bu taleplerimiz ile ilgili sendikamıza ve Hakkari Halkına doyurucu bilgi vermelidir. Üniversite yönetimi bu taleplerimizin takipçisi olacağımızı bilmelidir.
İlimizde 4500 ü aşkın eğitim çalışanı bulunmaktadır. Bunların en son yapılan mutabakat metinlerine göre 2000 tanesi sendikaya üyesidir. 15 Mayıs 2015 itibari ile Eğitim-Sen in üye sayısı 1235 tir. Buda daha üye yapacağımız sendikal hak mücadelemize destek verecek 2500 daha dostumuzun olduğunu gösteriyor.
Yarından itibaren tüm üyelerimiz, dostlarımız her biri en az bir üye yaparak gücümüze güç katacaklarının bilincindeyiz. Sendikamıza emek ve demokrasi mücadelemize destek verecek binlerce yoldaşımız var. Yeter ki ulaşalım el uzatalım. İktidara, zulme, sömürüye karşı dayanışmadan, birleşmeden başka yolumuz yok.
Tüm dostların önümüzdeki 2 hafta boyunca Eğitim-Sen i, emek mücadele tarihini, ağustos ayı toplu sözleşme ile demokratik hak ve taleplerimizi, 13 yıllık AKP iktidarının işçi cinayetlerini, taşeronlaştırmasını, asgari ücret ve sadaka kültürünü, kaçak saraylarını ve ayakkabı kutularını gündemleştirmelerini ve teşhir etmelerini özellikle istiyoruz.
Her üyemizin bir yönetim kurulu üyesi bir eş başkan olarak sendikal mücadelemize güç vereceğinin bilincindeyiz. Ve ancak güçlü olursak bu köhnemiş sistemi yıkıp yerine demokratik sistemi kurabiliriz. Tüm bu duygu ve düşüncelerle, tekrar sizi aramızda, mücadelemizde yanımızda görmenin bize onur verdiğini belirtmek isterim. Eğitim-Sen yönetim Kurulu adına bugüne kadar yaptığımız tüm eylem ve etkinliklerde, örgütlenme çalışmalarında yanımızda olan tüm üyelerimize,
KESK bileşenlerine, siyasi parti , belediye, sivil toplum örgütlerine ve halkımıza teşekkür ederiz. Özellikle üniversite de yetki döneminde tekrar sendikamızın yetki alması için başta üniversite temsilciliğimiz olmak üzere, üye yaparak, üye olarak destek veren tüm dostlarımıza teşekkür ederiz. Özgür ve aydınlık günleri birlikte yaratacak olan siz dostlarımıza en devrimci duygularla saygılarımızı sunar, katılımınızdan dolayı teşekkür ederiz.
Daha sonra Eğitim-Sen yeni üye olan 3 kişiye rozetleri takıldı. Burada Türkçe ve Kürtçe konuşan HDP Milletvekili adayı Nihat Akdoğan ise, hükümete Yüksekova havaalanı üzerinden yüklenerek memur, öğrenci ve bir çok kişinin görevden alma tehdidi ile havaalanı açılışına götürüldüğünü söyledi. Eğitim-Sen üyeleri ve misafirlerine çorba, kavurma ve pilav ikramı yapıldı. Hakkarihabertv.com
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Hakkari Haber TV