EĞİTİMDE "ÖZEL GEREKSİNİMLİ ÇOCUKLAR"

Korona virüs (Kovid-19) önlemleri kapsamında eğitime verilen ara özel gereksinimi çocukları olumsuz yönde etkilediğine dikkat çeken uzmanlar ailelere uyarılarda bulundu. Atlantis Psikolojik ve Danışmanlık Merkezi danışmanlarından Psikolog Buse Kol, korona virüs sebebiyle evlerine kapanmak zorunda kalan çocukların davranış bozukluklarının arttığını söyledi.

Aldıkları eğitimlerle sosyal becerileri gelişen ve davranış problemlerini yenerek sosyalleşen özel gereksinimli çocukların, eğitimlerine ara verilen süreçte çeşitli problemler yaşamaya başladıklarını ifade eden Kol, günlük rutinini kaybederek endişeli bir sürece giren özel gereksinimli çocuklarda hırçınlaşma, uyku problemi gibi birçok problemin gözlemlendiğini belirtti. Kol, büyük yıkımlar yaşayabilecek olan çocukların ailelerin psikologlara başvurmaları gerektiğini ifade etti.

 “Eğitime ara vermek bu çocuklar üzerinde daha yıkıcı neticelere sebep olur”
Eğitim alamayan özel çocuklarda ortaya çıkan problemlerden bahseden Kol, “Covid-19 ve bununla birlikte ortaya çıkan pandemi süreci bütün dünyayı olumsuz etkilediği gibi çocuklar üzerinde de olumsuz etkiler oluşturmuştur.

Özellikle düzenli eğitim alması gereken özel gereksinimli çocuklar düşünüldüğünde pandemi sürecinde eğitime ara vermek bu çocuklar üzerinde daha yıkıcı sonuçlara neden olur. Akademik olarak nitelendirilen büyük çocuklarda bu süreçte sosyal becerilerde zayıflamalar gözlemlenebilir.

Bununla birlikte rutinlerinin bozulması sebebiyle yeme davranışında bozukluklar, uyku problemleri, anlamlandırılamayan ağrılar gibi fizyolojik ihtiyaçlarını karşılamada problemler yaşarlar.

Okul öncesi olarak adlandırılan küçük çocuklar da ise evin içerisinde sınırlı alanda bulunmaları sebebiyle uyaransız kaldıklarında öfke nöbetleri, reddetmeler, dokunmama veya dokundurtmama gibi davranış problemleri oluşur. Enerjilerini doğru bir şekilde atamayan çocuklar davranış problemleri geliştirmektedir” dedi.

"Davranış problemlerinde artışlar gözlenir”
Süreçte kaygı duygusu yaşayan çocukların çeşitli davranış problemlerinin ortaya çıktığını ifade eden Kol, “Psikolojik olarak değerlendirdiğimizde ise, çocuklarda bu süreçte yoğun kaygı artışı, depresyonun getirdiği hareketsizlik sonucunda bir şey yapmama isteği veya her şeyi reddetme davranışı, dikkat sürecinde dağılmalar ve odaklanma sorunları, öfke nöbetlerinde artış, vurma, ısırma, tükürme gibi davranış problemlerinde artışlar gözlenir. Evin içerisinde sınırlı alan ve sınırlı kişilerle kurulan iletişim sonucunda özel çocuklarda duygu ve düşüncelerini aktarmada kopuklar ve bunun sonucunda ekolali yani anlamsız tekrarlar ve takıntılar oluşabilir.

Özel çocuklar bu süreci anlamlandırmada zorluk çekerler. Bu nedenle çocuklarda yoğun korku problemleri, sevdiklerini kaybedebilme kaygısı görülür. Pandemi sürecinde özel gereksinimli çocukların ekran bağımlılığının arttığını da gözlemliyoruz. Bunun sonucunda çocuklarda kendi dünyalarına kapanma ve şiddete yönelme görülür. Ekran bağımlılığının getirdiği şiddet yönelimi ve öfke nöbetleri ile baş edebilmek için süreç sonrasında psikolojik destek almaları özel çocukların ruh sağlığı gelişimi açısından gereklidir” diye konuştu.

“Eğitimlerine ara verilen özel çocuklar büyük problemler yaşayacaklardır”
“Çocukların bu süreçte yaşadıkları problemler tüm aile bireylerinin psikolojisini etkiler” ifadelerine yer veren Kol, Hırçınlaşarak öfke nöbetleri yaşayan çocuklar kardeşleriyle yoğun problemler yaşayarak aralarındaki bağı zedelediği için bu anlaşmazlık ve kargaşa anne ve baba arasındaki iletişimi de zedeler. Dolayısıyla bu psikolojik yıpranma eşler arasındaki ilişkiyi de olumsuz etkiler.

Çocuğun mutluluğu ve sağlıklı gelişimi ailenin mutluluğu ile doğrudan ilişkili olduğu düşünüldüğünde sağlıklı bir çocuk için anne ve babalar da ihtiyaç halinde psikologlarla görüşmelidir.

Özel gereksinimli çocuklar uzun bir ara sonrasında yukarıda belirtilen nedenlerden dolayı büyük sorunlar yaşayacaklardır. Bunu önlemek için özel çocukların okula verdikleri arayı çok uzun tutmamaları, pandemi sürecinde önemlerini almış olan kurumlarda eğitimlerine devam etmeleri gelişimleri açısından oldukça önemlidir” şeklinde konuştu. İHA