24 Kasım 2024
  • İstanbul6°C
  • Ankara1°C

HAKKARİ DEM PARTİ'DEN KOBANİ DAVASINA TEPKİ

Hakkari Dem Parti'den Kobani davasına tepki

DEM Parti Hakkari İl Örgütü Kobani davasında Kürt siyasetçilere verilen cezaya basın açıklamasıyla tepki gösterdi.

17 Mayıs 2024 Cuma 15:38

Basın açıklamasına Belediye Eş Başkanları Mehmet Sıddık Akış. Viyan Tekçe, Eş Başkan Yardımcısı Hatice Ücar, Dem Parti Hakkari İl Eş Başkanları Hümeyra Armut ve Kadir Şahin ve partililer katıldı.

Burada basın açıklamasını okuyan Eş Başkan Kadir Şahin, Türkiye hukuk tarihine, yargı tarihine dün yine kara bir leke daha sürüldüğünü söyledi.

Şahın açıklamasının devamında," Çetelerin, mafyaların, güpegündüz kent meydanlarında çakarlı araçlarla serbest dolaştığı, serbest bırakıldığı bir süreçte; Kürtleri asit kuyularında katleden, binlerce faili meçhul cinayet işleyen Jitem’in davalarının aklandığı bir süreçte Kürtler, devrimci ve sosyalist siyasetçiler cezalandırılıyor.

Halk düşmanı, kadın düşmanı, insanlık düşmanı olan ve Ortadoğu’ya büyük bir felaket yaymak isteyen IŞİD’in yanında olduklarını gösteren bir karar alınmıştır iktidar yargısı tarafından. Verilecek karar ya halklardan ve demokrasiden yana olanların yanında ya da IŞİD ve faşizmin yanında olunacağının göstergesiydi. Kobanê Kumpas Davasında mahkemenin almış olduğu karar onların bir kez daha IŞİD’in ve faşizmin yanında olduklarını göstermiştir.

 AYM ve AİHM kararlarının da uygulanmayarak HDP’den ve Kürt siyasetinden intikam alma amaçlı,yalanlarla ve uydurma ‘gizli tanık’ beyanlarıyla örülü Kobanê kumpas davası,yargılama usulleri de dahil pek çok ihlalin iç içe geçtiği sadece bir tasfiye davası değil, aynı zamanda bir intikam davası olmuştur.

Kobani Kumpas Davası, partimizin demokratik faaliyetlerinin bastırılması, parti politikalarımızın ve çalışmalarımızın kriminalize edilmesi ve siyasi faaliyet yürüten arkadaşlarımızın rehin alınarak gücünün etkisizleştirilmesi amacıyla iktidar tarafından, 6-8 Ekim 2014’de Kobane ile dayanışma amacıyla yasal protesto hakkını kullanan halklarımıza karşı siyasi iktidar ve belirli odaklarca kışkırtılmış grupların saldırıları sonucu yaşanan,

73d673fc-7c04-4d6f-91a5-1728cf4b4fd1.jpg

37 yurttaşın, ki bunlardan 27si HDP üyesi ve gönüllüsüdür, hayatını kaybettiği olaylardan tam 6 yıl sonra, demokratik protesto içeriği olan bir tweet bahane edilerek bir kumpas davası olarak açıldı. Hiçbir hukuki dayanağı olmayan bu dava üzerinden partimiz hedef gösterilerek AİHM başta olmak üzere ulusal ve uluslararası hukuk askıya alındı.

Yasama, yürütme ve yargının tek bir adama teslim edildiği her ülkede maalesef hak arama kapısı haklıya ve mazluma kapalı olduğu  verilen cezalar da göstermiştir ki herşey iktidarın siyasi çıkarlarına ve kendi küçük ortağına hizmet eder hale  gelmiştir.

Demokratik bir hakkın kullanımı ile ortaya konulan tepkinin, uluslararası hukuk temelinde temel hakların ihlal edilerek yargı sürecine konu edilmesi kabul edilemez.

Başta HDP’nin eski eş genel başkanları Figen Yüksekdağ ve  Selahattin Demirtaş olmak üzere Kobani davasında yargılanan siyasetçiler Kobani eylemleri sırasında Diyarbakır’da 16 yaşındaki Yasin Börü’nün de aralarında bulunduğu altı kişinin ölümleri nedeniyle de suçlanıyordu.

Erdoğan ve iktidar kanadı sık sık bu nedenle ağır cezaların verilmesi gerektiğini vurguluyordu.

Ancak mahkeme heyeti Yasin Börü suçlamasında Demirtaş dahil 36 sanık hakkında ‘suçun sanıklar tarafından işlendiğinin sabit olmaması’ nedeniyle beraat kararı verdi.

Böylece en önemli suçlamalardan biri düşmüş oldu

 İddianamesi ‘Hiçbir şey olmamışsa bile mutlaka bir şey olmuştur’  anlayışıyla kurgulanan Kobanê kumpas davasında ne yazık ki kumpası devam ettiren bir karar çıktı.

Hiç kimse unutmasın, bugün verilen bütün kararların geçerliliği otoriter hükümetin iktidar süresi kadardır.

Halklarımızın bu gerçeği görmesi gerekir ki,

Bu kararlarla adalet terazisi bir daha kırılmıştır.

Hukukun olmadığı bir yerde hiç bir şey olmaz....

Ve unutmamalıdır ki; ''Hukuk bir gün herkese lazım olacaktır''

Biz pes etmeyeceğiz.

Biz pes edersek, halkların ensesindeki tokat daha katmerli olur.

Normalleşme ve yumuşama mesajlarının verildiği bu süreçte HDP, Kürt siyaseti, devrimciler ve demokratlar, iktidar tarafından siyaset sahnesinden silinmek isteniyor. Ama çok iyi bilsinler biz Kürtler, emekçiler, yoksullar yine her zaman olduğu gibi sahada omuz omuza dayanışarak bu kirli kararları boşa çıkaracaktır. Arkadaşlarımızı bir gün mutlaka özgürleştireceğiz. Selahattinlerle ve Figenlerle birlikte Türkiye demokrasisi için, demokratik bir cumhuriyet için mücadele edeceğiz.

 Bu kararı verenler çok iyi bilsin ki; halklarımız için o günler uzak değil. O günlerin mücadelesini daha kararlı bir şekilde yürüteceğimizin sözünü veriyoruz.

 Siyasal iktidar tarafından tehdit olarak kabul edilen kişi veya görüşün peşinen suçlu kabul edilmesi, davanın siyasi bir propaganda malzemesi olarak kullanılması ve kamuoyunun bu suça ikna edilmesi üzerine kurulu bir döngüde temel haklardan, adaletten, adil yargılanma hakkından, masumiyet karinesinden ve delillerin gerçekliğinden söz edilemez.

Kobane kumpas Davasıyla yargı süreci ve verilen cezalarla toplumun muhalif kesimleri, seçilmişleri yargı aracılığıyla cezalandırılmıştır.

Bu kararın yansımalarının olacağı ve ciddi kırıl

alara yol açacağı açıktır .

 DEM parti olarak yaşananlara seyirci kalmayacak  , Yargıdaki anti demokratik uygulamalar bizler için kabul edilemez durumlardır. Bu güne kadar olduğu gibi bugünden sonrada demokrasi ve barış mücadelesine yapılan bu tür saldırılara karşı sesimizi yükseltip dayanışmamızı büyüteceğiz.

Demokratik hukuk devletinin temeli, bağımsız ve tarafsız yargıdır. Yargının bağımsız olamadığı bir ortamda hiçbir hakkın kullanımı ile bireylerin hukuk güvenliği iklimi bulunmamaktadır.

Bugün yargının bağımsız ve tarafsız olmadığı yönündeki yaygın ve haklı kanaatin başta gelen dayanağı, geçmiş dönem bağımlı yargı pratikleri ile birlikte, keyfi ve hukuka aykırı yargı süreci kapsamında, çoğulculuğu bastırma ve siyasi tartışma özgürlüğünü sınırlama örtülü amacını taşıyan Kobane dava süreci ve verilen karardır.

 DEM parti olarak, bu kararı kınıyoruz. Siyasettin yargı eliyle dizayn edilmesine,kuşatma altına alınmasına,halkın iradesine ipotek konulmasına,hukukun siyasallaşmasına derhal son verilmeli ve arkadaşlarımız serbest bırakılmalıdır. Kürt sorununa, halkların barış içinde ortak yaşam iradesi doğrultusunda bir gün dahi kaybetmeden demokratik ve barışçıl yöntemlerle her türlü adımlar atılıp çözüm aranmalıdır.

Biz bu cezaları tanımıyoruz, biz bu kararı tanımıyoruz. Selahattinler, Figenler, Günay Kubilaylar Kobanî Kumpas Davasında yargılanan tüm arkadaşlarımız, Kürtlerin, Türklerin, emekçilerin, kadınların, gençlerin ve bu topraklardaki tüm ötekileştirilenlerin gönlünde berat etmişlerdir, özgürlerdir.

Haksız ve hukuksuz yere ceza verilen arkadaşlarımız, bütün dünya kamuoyunun vicdanında beraat etmişlerdir" dedi.

ba599be8-4e41-4cb1-aeb2-b7d45f6eb281.jpg

Yorumlar
YASAL UYARI: Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Hakkarihabertv.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.