HELİZ BİTKİSİNİN REÇETESİ ÇIKARTILDI

Heskader Başkanı Sefer Kaçmaz, Heliz bitkisini göstererek, Heliz’in Doğu Anadolu bölgesinde yetişen ve faydaları saymakla bitmeyen bir bitki olduğunu belirtti. Ekolojik flora açısından zengin, geniş dalları olan, rüzgar ve suyun sebep olduğu erozyona karşı toprağın bekçisi olan Heliz küme küme geniş dallarıyla toprağın örtüsü ve koruyucusu olan bir bitki türü olduğunu söyleyen Kaçmaz, özellikle yayla ve meralarımız için son derece gerekli bir bitkidir dedi.

 KEÇİ VE KOYUNLAR ÜÇÜZ DOĞURUYOR

Heliz’in birçok çeşidi olduğunu ifade eden Kaçmaz, özellikle tatlı Heliz, kendisine haz tadı ve hoş kokusu  ile otlu peynire katılarak çok lezzetli bir peynir üretilmektedir. Hayvan yemi ve arıların besin kaynağı olduğunu söyledi. Yüzüncü Yıl Üniversitesinin bir araştırmasında arpadan daha kaliteli olduğu, hayvanların süt veriminin arttırılması, sütteki vitamin ve mineral açısından faydalı olduğunun ortayı çıktığını belirten Kaçmaz, çok erken yeşeren bu bitki nitelikli nektar veren bir bitki olduğunu söyledi.  

Zevkle tüketilen otlu peynir, yerli ve orijinal bir gıda çeşidi olan Heliz’in bölgede yöresel keledoş yemeği, yumurtalı kızartma ve peynir yapımında sıkça kullanıldığını da söyleyen Kaçmaz, bu bitkinin meyvelerini bölgede bolca yiyen keçi ve koyunların  ikiz ve üçüz doğurmalarına ortalamanın üstünde rastlanılmakta olduğunu iddia etti.

 CİNSEL GÜCÜ ARTTIRIYOR

Kaçmaz,”Bilim insanları bu bitkinin bileşimini araştırmalıdırlar. Bölgede  cinsel gücü ve talebi yükseltici tesirli bir afrodizyak olarak da kullanılmaktadır. Aynı zamanda meni adedini ve hareketliliğini de yükseltici faktörlere sahip olduğu söylenmektedir. Sayın Başbakanımız 3 çocuk tavsiyesini hemen her fırsatta dile getiriyor. Türkiye’deki nüfusun giderek azalması ve 2030 yılından itibaren Türkiye’nin nüfusunun hızla yaşlanması nedeniyle yola çıkarak  Helizin mutlaka bu yönünün araştırması gerektiğini düşünüyorum”

 ADALE AĞRILARINI GİDERMEYE YARDIMCI OLUR

Kaçmaz,” Heliz bitkisi kasları kuvvetlendirici ve adale ağrılarını gidermeye yardımcı olduğu söylenmekte, yöre insanı bu amaçla da tüketmektedir. Sinirleri rahatlatır. Astım ve bronşitte yararlıdır. İlimiz Hakkâri’nin çorak ve ormansız olduğu göz önüne alındığında erozyona karşı ciddi bir önlem, işsizlik göz önüne alındığında da  olumlu çözüm sürecinde bölgede 60 bin köy kurucuların bu maksatla çalıştırılarak  çok büyük gelir elde edebileceği bir bitkidir.  Ekonomik olmasından dolayı organik tarıma kazandırılabilir.

Buğday atar gibi tohumu toprağa atılarak ekilebilir. Çok erken yeşermektedir. Arpadan daha kaliteli olduğu, hayvanların süt veriminin arttırılması, sütteki vitamin ve mineral açısından, özellikle Heliz bitkisi ile birlikte yetişen Mantarlar mineral açısından son derece zengin olup bu mantarların zehirli türden olmadığı ve çekinmeden yenilebileceği  yöre halkı tarafından tescil edilmekte ve bugüne kadar Heliz mantarlarından zehirlenene rastlanılmadığı bilinmektedir”

Heliz reçetesi çıkartılarak bu bitkinin mutlaka kıymetinin bilinmesi Hakkari Üniversitesi tarafından Festival düzenlenmesi,Aynı zamanda Dünya Çiftçiler Günü olması nedeniyle yem bitkisi olarak yaygınlaştırılması v.s Ayrıca İlimizde yetişen bir çok derde deva olarak bilinen siyabo, çünge, çendi, ışgın(uşkun/uçkun), ısırgan, kekik, yarpuz, sore, kapari, alou, dere otu, lüşe tulke, horoz ibiği, sarı kenger, tırşık, hegedan, sirk, tarak otu, ve büke gibi faydalı bitkilerin korunması, Ekonomik ve ticari öneme sahip her derde deva bitkilerin tanıtımının yapılması gerekir” şeklinde konuştu. Hakkarihabertv.com