KCK: KÜRT ONURUNUN ÇİĞNETİLMEYECEĞİZ

Temmuz ayı başınan beri Kobani'ye yönelik düzenlenlen saldırıları şiddetle kınayan KCK, “Bu saldırılara karşı direnmek kutsal hale gelmiştir” dedi.KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, 19 Temmuz 2012’de Rojava’nın Kobane kentinde başlayan Rojava Devrimi’nin 3. yılına girmesi vesilesiyle bir açıklamada bulundu.  

Rojava Devriminin Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın 20 yıllık emeği ile Kürt Özgürlük Mücadelesi’nin 40 yıllık önderliği sonucu geliştiğine dikkat çekilen açıklamada, "Kürt özgürlük mücadelesinin kırk yıllık devrimci mücadele deneyimi ve Kürt Halk Önderi’nin özgür ve demokratik yaşam projesi Rojava’da pratikleşmektedir”  denildi. 

Rojava devriminin Ortadoğu'da dış güçlerin ve bölge güçlerinin hegemonyası ve zulmü karşısında özgür ve demokratik yaşam seçeneğini temsil ettiğini kaydeden KCK, devrimin büyüklüğü ve sonuçlarının çok etkili olması saldırıları da arttırdığına vurgu yaptı. KCK, “Saldırılara karşı direnmek kutsal hale gelmiştir. Kobane direnişi bu nedenle tüm halkların özgür ve demokratik yaşam direnişidir. Tüm Kürdistan halkının ve dostlarının da bu devrim içine bizzat girerek ve aktif yer alarak Kobane’de gerçekleşen kutsal ve büyük direnişi daha da büyütmeleri gerekmektedir" diye belirtti. 

KCK, 19 Temmuz devrim kutlamalarının en güzel biçiminin "Kobane direnişinin zafer kazanıp Kürt’ün onur ve namusunun çiğnetilmeyeceğinin herkese gösterilmesi" olduğunu söyledi. 

‘ROJAVA’DA TARİHİN EN BÜYÜK DEVRİMLERİNDEN BİRİ YAŞANMAKTADIR’

KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı’nın açıklaması şöyle:

“Rojava Devrimi üçüncü yılına girmektedir. Bu devrimi yaratanları, bu devrim içinde emek verenleri ve bu devrimin şehitlerini saygıyla selamlıyor ve minnetle anıyoruz. Bu devrime tahammül edemeyenleri, saldırarak devrimi ortadan kaldırmak isteyenleri de nefretle kınıyoruz.

Rojava’da tarihin en büyük devrimlerinden biri yaşanmaktadır. Kürt özgürlük mücadelesinin kırk yıllık devrimci mücadele deneyimi ve Kürt Halk Önderi’nin özgür ve demokratik yaşam projesi Rojava’da pratikleşmektedir. Onlarca yıldır diğer parçalardaki devrime en büyük katkıyı sunan ve mücadele gerçeğinden hiç kopmayan Kürdistan halkı, şimdi Ortadoğu halklarının kaderini değiştirecek bir devrimci hamle yapmış bulunmaktadır.

Ortadoğu'da dış güçlerin ve bölge güçlerinin hegemonyası ve zulmü karşısında özgür ve demokratik yaşam seçeneğini temsil etmektedir. Kadın özgürlükçü ekolojik demokratik toplumsal yaşam Rojava’da gerçekleşmiştir. Ortadoğu'da barış, demokrasi ve özgür yaşamın nasıl olacağı Rojava’da somut olarak gösterilmektedir. Ortadoğu halklarının her zaman özlediği toplumcu, demokratik, hak, adalet ve eşitlik ütopyası bugün Rojava’da yaşanmaktadır.

‘ROJAVA DEVRİMİ KÜRDİSTAN HALKININ ONUR VE GURURUNU TEMSİL ETMEKTEDİR’

Rojava Devrimi, Kürt Halk Önderi’nin Rojava’da yirmi yıllık büyük çabasının ve kırk yıllık mücadele önderliğinin Rojava’da büyük bir devrim haline gelmesidir. Rojava Kürdistan halkı onlarca yıldır dört parça Kürdistan'da büyük bedeller vererek katıldığı Kürdistan devrim mücadelesinin büyük ödülünü almış bulunmaktadır. Bugün Rojava Devrimi Kürdistan halkının onuru ve gururunu temsil etmektedir.

SEREKANİYE'Yİ İŞGAL GİRİŞİMİ İLE BAŞLAYAN SALDIRILAR

Rojava Devrimi, Ortadoğu halklarının büyük acılar çektiği Ortadoğu kaosu ortamında bir özgürlük, demokrasi ve huzur vahası olarak halklar için çekim merkezi haline gelmiştir. Ancak Önder Apo'nun özgür ve demokratik yaşam projesini kendi zihniyetleri ve siyasi düzenleri için ölüm olarak görenler daha ilk günden Rojava Devrimine saldırmışlardır. Türk devletinin desteğinde Serekaniye işgal edilmek istenmiştir. Ancak Serekaniye halkı Türk devletinin desteğinde saldıran çeteleri püskürterek Serekaniye'yi çetelerden temizlemiştir.

Serekaniye saldırısının püskürtülmesinden sonra da saldırılar durmamıştır. Çünkü Rojava Devriminden korkan güçler bu çeteleri sürekli destekleyerek, örgütleyerek Rojava Devriminin üzerine sürmüşlerdir. Rojava Devrimini boğarak Kürdistan halkının dört parçada yükselen Özgürlük Mücadelesi'ni geriletmek istemişlerdir.

Ancak Önder Apo’nun çizgisinde direnen Rojava halkı tüm saldırıları püskürterek Suriye’nin ve Ortadoğu'nun demokratikleşmesinin temeli olma konusundaki kararlılığını ortaya koymuştur. Bu devrim sadece Kürdistan'ın dört parçasındaki halkımızın değil, Arap halklarının, farklı etnik ve dinsel toplulukların da gelecek umudu haline gelmiştir.

‘SALDIRILARA KARŞI DİRENMEK KUTSAL HALE GELMİŞTİR’

Rojava Devrimi üçüncü yılına girerken bölge gericiliğinin ve onların maşası çetelerin Kobane’ye ağır saldırılarda bulunması, Rojava Devriminin Suriye ve Ortadoğu’yu demokratikleştirme korkusundan kaynaklanmaktadır. Rojava Devriminin hem Kürdistan genelinde hem de tüm Ortadoğu'da yaratacağı sonuçlardan korkulmaktadır. Bu nedenle Kobane hedef alınmıştır.

Çünkü devrim güçlenir ve gelişirse iki yüzyıldır Ortadoğu'ya acılar getiren kapitalist modernite ve halkların inancını kullanarak bölgede kendini güç yapmak isteyen güçler etkisiz hale gelecektir. Hem Ortadoğu'nun toplumsallığını yıkanlar, hem de bu toplumsallığı saptırıp kendi sapkın iktidar emelleri için kullanmak isteyenler kaybedecektir. Bu acıdan bu saldırılara karşı direnmek kutsal hale gelmiştir. Kobane direnişi bu nedenle tüm halkların özgür ve demokratik yaşam direnişidir.

‘KÜRT HALKININ YÜZ YILLIK ÖZLEMİ GERÇEKLEŞMİŞTİR’

Kobane direnişini yürüten halkımız iki yılda rüştünü ispatlamış, özgür ve demokratik yaşamı hak etmiştir. Kuşkusuz bu devrim ve direniş Kürt halkının yüz yıllık özlemi ve onlarca yıllık yürütülen büyük mücadelesinin sonucu gerçekleşmiştir. Bu nedenle çok köklü bir tarihe ve derinleşmiş bir karaktere sahiptir. Tüm saldırılara rağmen kahramanca bir direniş gösteriliyorsa bunu sağlatan da, bu devrimin arkasındaki tarih ve halkımızın çok güçlenen özgür ve demokratik yaşam kararlılığıdır.

‘DEVRİMİN BÜYÜKLÜĞÜ SALDIRILARI ARTTIRMIŞTIR’

Rojava Devriminin büyüklüğü ve sonuçlarının çok etkili olması saldırıları da arttırmıştır. Bu açıdan devrimin büyüklüğü ve sonuçlarının çarpıcılığı kadar büyük ve çarpıcı direnilmektedir. Tüm Kürdistan halkının ve dostlarının da bu devrim içine bizzat girerek ve aktif yer alarak Kobane’de gerçekleşen kutsal ve büyük direnişi daha da büyütmeleri gerekmektedir.

‘DÜŞMAN YENİLGİYE MAHKUMDUR’

Rojava Devrimiyle bütünleşmenin nasıl olması gerektiğini Kuzey Kürdistan gençliğinin katılımı ortaya koymaktadır. Bu duruş ve katılım süreklileşir ve dört parçaya yayılırsa düşman ne kadar saldırırsa saldırsın yenilgiye mahkumdur. Zaten daha şimdiden yenilmişlerdir. 14 Temmuz ruhuyla direnen Kürdistan halkı için kazanmak dışında bir seçenek yoktur. Zor koşullarda direnip başarmanın tarzını uygulayan ve sürekli kazanan Kürdistan Devrimi Rojava’da da kazanacak ve devrim düşmanlarını yenilgiye uğratacaklardır.

‘ROJAVA DEVRİMİNİ VE YARATICILARINI SELAMLIYORUZ’

Rojava Devrimi, Kürt’ün gururu ve onuru olduğu gibi, aynı zamanda namusudur da. Bugün Rojava’da tarihin en büyük namus mücadelesinden biri verilmektedir. Kobane’de başlayan 19 Temmuz Devrim kutlamalarının en güzel biçimi, Kobane direnişinin zafer kazanıp Kürt’ün onur ve namusunun çiğnetilmeyeceğinin herkese göstermesidir.

Bu vesileyle Rojava Devrimini ve yaratıcılarını bir kez daha selamlıyor, Rojava Devriminin başarısının tüm Ortadoğu halklarının özgür ve demokratik yaşam başarısı olacağını vurguluyor, tüm Ortadoğu halklarını ve devrimci güçlerini Rojava Devriminin yanında savaşmaya çağırıyoruz."anf