NEDEN ADAY OLDUM!

Hakkari siyaseti sadece birkaç aileden soruluyor. Partiler farklı olsa da aynı isimlerle karşılaştık. 18 bin olan nüfus 80 bine çıktı. 50 bin olan genel nüfusumuz 250 bine çıktı. Topraklı evler tarihe  karıştı. Hakkari değişti biz değişemedik. Birbirimizi tanımaya çalışırken bile halen hangi aşiretten diye başlarız.

En büyük kusurumuz ise birbirimizi şikayet edişimizdir. İhbarcılığı, şikayeti ve çekememezliği marifet sayarız. İçimizden biri maddi ve manevi olarak yükselişe geçtiği an onu mülki makamlara; “Akrabası PKKK’lıdır, kendisi Feto’cudur, geçmişinde bunu yapmış, tehlikeli biridir” gibi asılsız iftiralarla karalamaya çalışıyoruz. Onu karalarken o makamda iyi bir yer edineceğimizi düşünürüz ama büyük bir yanılgı içinde olduğumuzu hesaba katmayız.

Bir taraftan cenaze, düğün ve taziyelerimizde müthiş bir dayanışma örneğini sergileyerek herkesi şaşırtırken diğer taraftan birbirimize karşı çekememezliğimiz ve ihbar anlayışımız kafaları karıştırıyor.

Ben bir Hakkari sevdalısıyım. Hakkari dışına çıktığımda karaya vurulan bir balık gibi çırpınırım, nefessiz kalırım. 35 yıldır bu kentin sorunlarını yazıyorum. Adım adım, karış karış nereye ne gereklidir iyi bilirim. Biz gazeteciler siyaseti iyi biliriz. Çünkü siyasiler ana malzememizdir.

Hakkari siyasetine katkı sunmak amacıyla ilk adımı attım. Hakkari’de siyaseti sadece her listede adı yazılan kişilerin değil, bir çok donanımlı kişinin de yapabileceğini kanıtlamaktır. Mademki dünya değişiyor ve gelişiyor bizde bu değişime ayak uydurmak zorundayız. Hakkari siyasetine katkı sunacak kapasiteye sahip çok güçlü gençlerimiz ve kadınlarımız var. Herkes bu demokratik hakkını kullanmalı ve bende varım diyebilmelidir.

Ben Ak Parti’de aday adayı olurken tek gayem yerel yönetimin iktidar desteğiyle daha güçlü olabileceğine olan inancımdandır. İlimiz artık hizmetleriyle, güzellikleriyle, festivalleriyle tanınmalıdır. Hep bir ağızdan söylenecek kardeşlik ve barış türkümüzü her kesime dinletmektir.

TOMA’lar çiçekleri sulasın. Herkes düşünce ve tercihleriyle özgür yaşasın. Saygıdeğer dostum Cüneyt EPCİM, çok iyi bir hamle yaptı. 54 yılda yapılmayanları 24 ayda yaptı. Görev süresi doldu ve yakın bir zamanda Hakkari’ye veda edeceklerdir.

Kendisinin mirasını devralarak bıraktığı yerden hizmetlere devam etmek istiyorum. Beynimde ve cebimdeki projeleri hayata geçirmek istiyorum. Biz Hakkari halkı olarak çok acılar yaşadık. Bu acıların bir daha yaşanmaması için hep birlikte mücadele etmeliyiz. Zorunlu göç ederek il dışına giden aileler tekrar dönmek istiyorlar. Güzelleşen ve gelişen Hakkari’de herkes yaşamak istiyor.

Ben sadece ve sadece memleketime, halkıma geri kalan ömrümde belediyecilik bünyesinde çalışmak ve çabalamak istiyorum. Hakkari siyasetinin sadece birkaç kişinin tekelinde ve himayesinde olmaması gerektiğini de haykırmak istedim.

Hakkari hepimizindir,  ilimizin kaderiyle ilgili herkes eşit biçimde söz sahibidir. Siyaset iki kulvarda yapılır. Çirkin ve kirli, onurlu ve temiz…

Ben kimseyi hedef almadan, kırmadan onurlu ve temiz tarafından yer alarak hür iradenize talip oldum. Bana adaylık verilmediği takdirde en güçlü silahım olan kalemimi elime alarak sizin sesiniz ve gözünüz olmaya devam edeceğim. Bu duygu ve düşüncelerle şahsımı tebrik ve takdir eden herkese teşekkür ediyorum.