SALDIRILAR ACİZLİKTİR!

Bir ay içinde 240 saldırı… Sadece bir tutuklama ve gözaltı hiç yok…  Geçmişe bakıldığında saldırıya uğrayan partiler iktidar, emekçileri ise üst düzey bürokrasi oldu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bir şiir ile hapse atıldı ve o mağduriyetle Çankaya’ya kadar çıktı. Çok değişik örnekler verebilirim.

HDP, bir Türkiye projesidir. Bir dünya markasıdır. Her kesim, her renk, her düşünce, her insanı kucaklayan bir güçtür. Çünkü arkasında para, mal, mülk değil halk ve halkın gücü var.

HDP öylesine büyüyor ve güçleniyor ki, bin bir tuzak ile bu yükseliş durdurulmak isteniyor. Ve inanın her saldırı partinin gücüne güç katıyor. Sopa, silah, taş, kundaklama ve bayrak yakma şeklinde gerçekleştirilen saldırılarda maddi hasarın yanı sıra yaralamalar oluyor. Bombalama olayında yüzlerce ölü olabilirdi.

Şiddet ile, yakma, kırma ile iktidar elde edilmez. Yapılan her haksızlığın geri dönüşümü vardır. Kim olursa olsun şiddete başvuran herkes uyarılmalıdır, dışlanmalıdır, cezalandırılmalıdır.

Geçen hafta Hakkari’de de buna benzer bir olay yaşandı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Yakup Akkaya ve beraberindeki heyet seçim çalışmaları kapsamında ilimize geldiler. Durankaya Belediye Başkanı Fatih Keskin, Hakkari Ticaret Odası Başkanı Servet Taş ve birkaç esnafı ziyaret ettiler. Sonrada Belediye Eş Başkanlarını ziyaret etmek istediler.

CHP heyeti belediye önünde bir gurup gencimizin sözlü saldırısına uğradı ve ziyareti gerçekleştiremeden geri döndüler. Bu da bir saldırı şeklidir ve bunun da adı saygısızlıktır. Hakkari olarak mahçup olduk, üzüldük. Ama HDP ve Belediye yöneticileri CHP Milletvekili Adayı Yakup Samioğlu’nu arayarak özür dilediler.

Ahmet Türk’ün burnunu kırdılar. Saldırganı linç etmekten yine Ahmet TÜRK kurtardı. Demirtaş’a yüzlerce kez saldırdılar. Ama o saldırganlara dokundurmadı. Kaybetme korkusu yaşayanlar saldırır. Bu ülke barış gelmesini istemeyenler saldırır. Kardeşçe yaşamaktan rantı kesilenler saldırır. Vampir gibi kan emmekten geçinenler saldırır. Çünkü bu parti bu baraj zulmünü aşacak ve herkes kardeşçe iç içe yaşayacak.

Haftaya cumhurbaşkanı, başbakan, bakanlar kurulu yani hükümet ve devlet Hakkari’de olacak. Hangimizin kapısını çalsa baş köşede misafir de ederiz. Ama oyumuzun rengi değişmez. Alkışlamayabiliriz ama saygısızlık da etmeyiz. Demokrasinin en büyük düşmanı şiddettir. Birbirimizi sevmezsek de birlikte yaşamayı öğrenmeliyiz. Çünkü bu vatan hepimizin…