SENDEN VAZGEÇMEDİM Kİ!
Hakan Taş
28 Temmuz 2021 Çarşamba 12:41
Ben seni sevmekten vazgeçmedim,
Sana sevgimi göstermekten vazgeçtim.
Ben seni özlemekten vazgeçmedim,
Hasretini haykırmaktan vazgeçtim.
Ben sana gelmekten vazgeçmedim,
Sevdamı yollara sermekten vazgeçtim, yolunda ölmekten vazgeçtim.
Adını anmaktan vazgeçmedim, ismini dağlarıma yazmaktan vazgeçtim.
Ağzıma mühür vurdum. Dilimde biriken kelimeleri geri yuttum. Yasak aşkımı kustum, mutluluğa küstüm, ben senden değil kendimden vazgeçtim… Yasakladım dilime adını, ihbar ettim yüreğime sevdanı.
Sen kahve severdin bense kaçak çayı, sen unutmayı sevdin ben kaçaklarda yanmayı.
Yaşadığım şehirde deniz olmadığı için gözlerinde tanımıştım denizi kirpiğinin altında. Yaşarken cenneti bulmuştum sevgi dolu güzel yüreğinde. Ama şimdi seni unutmayı seçtim seni bu kadar çok severken. Gözlerimi kapayarak uyumaya çalışıyorum seni görmeyeyim diye bu kez de rüyada karşıma çıkıyorsun. Ve ben kendimden vazgeçtim derken bir tek senden vazgeçemedim.
Artık nefes alamıyorum, içime çektiğim oksijen kalbimin dışında tüm hücrelerime yayılıyor. Yüreğim tıpkı Diyarbakır Cezaevi gibi seni hapis etmiş derin zindanlarda. Kurşuna dizilmek isterdim bendeki sen ölmeyeceğini bilsem. Akıl hastanesinde ölümü beklemek isterdim, aklımda senin olmayacağını bilsem… senin açtığın yaralar dövme süsünde tenimde, hediye ettiğin ayrılık kolye misali boynumda.
Bana mutluluğu ödünç vermiştin ve onu benden geri aldın. Yani bu aşkta sen benden alacaklısın ben ise hep sende kalacaklı. Ben aslında sende soğuduğumu gördüğüm için gittim ki sen üşümeyesin, hasta olmayasın. O gözlere derinden baktım, hiçbir yerde yoktum. Bir damla yaş olup göz çukuruna düşmüş, oradan da yanağından kayarak düşmüş, yok olmuşum. Şimdi dinlediğim hüzünlü şarkılarda sensizliğe daha çok teslim oluyorum.
Kara sevdamı yazmaya devam ediyorum beyaz sayfalara. Ben sende kanser olduğu gördüm, ölmeyesin diye gittim. Ben sende kaçak olduğumu gördüm, zindana düşmeyesin diye gittim. Ben sende mülteci olduğumu gördüm göç etmeyesin diye gittim. Ben sende çöle dönüştüğümü gördüm, yok olmayasın diye gittim.
Bu büyük sevdaya kefen biçildi, minarelerde sela okundu, kazılan mezara aşkımız gömüldü. En acı şey ne biliyor musun, sen benden ve aşkımızdan gittiğin halde ben seni özlemeye ve yazmaya devam ediyorum.
O eve bensiz girdiğinde hüzün kapıyı açacak sana. Anılarımız yüzünde şamar gibi patlayacak. Çay içtiğim bardak senden kaçarak yere çakılıp kırılacak. Kendine hazırladığın kahvenin tadında ayrılık acısı olacak. Gözlerin sağnat yağış sürekli akacak. Ben sende olacağım, sen sende.
Ne kadar temizlesen de yokluğumun lekeleri silinmeyecek. Aşka yenik sol yanında sürekli kanaman olacak. Bir fırının önünden geçerken askıda ekmek misali aşkımızı orada bırakma. Masum ve fakir biri alır ve yaşamı boyu acı çeker.
Merak etme, ahımın rüzgarı üşütmeyecek seni. Çünkü ben senden vazgeçmedim ki…
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Hakkari Haber TV