YAZBOZ TAHTASI!

Eğitim dilinde alıştırmaların yapıldığı, yazılıp, çizilip ve doğruların bulununcaya kadar silindiği tahta olarak bilinir. 

Hakkâri’de son zamanlarda yapılanlar birer yazbozu hatırlatıyor bizlere.

Bundan yıllar önce Hakkâri Van karayolu zemininin sıkıştırılıp yolun eğimi indirildiğinde bu yola ve diğer Hakkâri’deki tüm yollara parke taşı veya diğer adıyla kilit taşı döşenmesi kararlaştırılmış ve tüm yollar bu taşlarla döşenmiştir.

O yıllarda yapılan hiçbir itiraz göz önüne alınmamış ve Hakkâri gibi dağlık, engebeli ve yollarının çoğu %7o’lere varan eğilimine rağmen bu karardan vazgeçilmemiş ve çalışmalara başlanarak yapım tamamlanmıştır.

Yapım yılının kışında olayın vahametine ulaşılmış ve vasıtaların Hakkâri gibi karasal iklimin hüküm sürdüğü ve yoğun kar yağışı ile birlikte aşırı buzlanmadan dolayı kilit taşlarında yol almanın, vasıta sürmenin çok zor olduğu gözlemlendi. Yollarda kalan onlarca aracın yanı sıra kayma sonucunda çarpışan veya yoldan çıkıp devrilen araçlara sık sık rastlanıyor ve bu yollara tuzlanma da kar etmiyordu.

Milyarlar harcanmış, işgücü ve malzemeyle büyük bir külfetin altına girilmişti.

Her kış araba sürücülerini korkuları depreşmiş ve bunun yanında yayalarda bu yollarda yürüyemez olmuşlardır.

Şimdi 2017 yılına gelindiğinde Hakkâri’deki tüm kilit taşı ile döşenen yollarda kilit taşları sökülerek o kadar para ve emek berhava edilmiştir. Yani bir yapboz tahtasına dönüştürülmüştür Hakkâri’ye yapılan yol hizmetleri, yol çalışmaları.

Sorumluluğu hiç kimse almamış, ihaleyi alan malı götürmüş ve diğerleri de Hakkâri’ye hizmet yaptık teranesine sarılmışlardır.

Aynı şekilde Hakkâri Üniversitede de bu sıkıntıları yaşamaktayız.

 2008 yılında Bakanlar Kurulunda alınan bir karar gereği tüm Türkiye’deki illerde kurulacak üniversite için çok sevinmiş ve Hakkâri’miz için açılacak bir üniversitenin buranın çehresini, ekonomisini ve bahtını değiştireceğine inanmıştık.

 2017 yılına gelindiğinde Türkiye’deki tüm illerde Üniversitelerinin hiçbir sıkıntıları kalmamış, yerleşkeler, fakülteler, yurt ve çevre düzenlemeleri ile her türlü hizmet binalarının yapımları tamamlanarak buralarda on binlerle anılan öğrenciler eğitim ve öğretime başlamışlardır. O yerlerin kaderleri değişmiş gerek eğitim ve gerekse hayat şartları çok çok yukarılara çıkmıştır.

Ya Hakkâri!

Üçüncü rektörle de bu işi henüz çözemedik.

Aradan geçen dokuz yıl zarfında henüz yerleşkeler, alt yapı çalışmaları, hizmet binaları, yurtlar ve çevre düzenlemesinin hiçbiri tamamlanmamış, yapılan yerleşkenin (zemin kaygan olduğundan) bir kısmı çatlamış, inşaatları durmuş ve okuyan öğrenci sayısı ancak bir lise öğrenci sayısına eşdeğerde olmuştur.

Gelen yapıp bozmuş, giden yapıp bozmuş ve henüz istenilen noktaya ve yere gelememişiz.

Duyarsız ve bir o kadar sorumsuz halkımız da olaya bakmakla yetinmiş ve Hakkâri her zamanki gibi yine kaderine terkedilerek kendisini düzeltecek sihirli bir eli beklemiştir. 

Sihirlerde ancak masallarda olmaktadır.