22 Kasım 2024
  • İstanbul17°C
  • Ankara15°C

YAZMAK!

H. Aziz Hatipoğlu

04 Temmuz 2017 Salı 15:47

Kalemin bulunmasıyla insanoğlunda yazı yazmak başlamış ve günümüze kadar binlerce yıldır devam edegelmiştir.

Nedir yazmak?

Bir karalama mı?

Bir duygu ve düşünceyi ifade etme şekli mi?

Bir özlemi giderme mi?

Bir sevgiliye sitem mi?

Bir olayı anlatma mı?

Bir iç dünyasını yansıtma mı?

Bir sorunu iletme mi?

Bir hayal dünyasını yazıya dökme mi?

Bir arzuhalini bildirme mi?

Ve nihayetinde bir ihtiyaç ve insanoğluna has bir anlatış şekli mi?

Ne derseniz deyin. Neyi savunuyorsanız savunun ama yazmak günümüzde ekmek kadar, su kadar bir ihtiyaç.

Tarihe dikkat ettiyseniz yapılan binlerce savaştan sonra yapılan barış görüşmelerinin teminat altına alınması hep yazı ile olmuş ve tarihe kaydedilmiştir.

Öğrenci günlüğünü yazıyla tutar.

Şair şiirlerini yazıya döker.

Roman yazarı hayallerindekini yazıyla anlatır.

Politikacı söylevlerini yazıyla tutturur.

Öğretmen anlatımlarını yazıyla sıralar.

Avukat savunmasını yazıyla süsler.

Şirketler sözleşmelerini yazıyla kayıt altına alır.

İhracat ve ithalat firmaları alıp ve satacakları malları yazıyla bildirir.

Devletler anayasalarını yazıyla belirler.

Gazeteler ve internet siteleri okuyucularına haberleri yazıyla sunar.

Hayatımızda bu kadar önemli bir yer edinen yazıdan bizler ne anlıyoruz?

Hayatımızın bir kesitini yazıya dökün deseler kaç kişi yüzü kızarmadan ve gururla o hayat hikâyesinin başına geçer ve yazar?

Hayatımızın yazıldığını ve yarın hesaba çekileceğimizi bilmem idrak ediyor muyuz?

Bu Mübarek Ramazan ayında hayatımıza yeni sayfalar açıp güzel şeyler yazalım ve yazdıralım.

Çünkü zaman akıcı ve giden süre geri gelmiyor.

Zamanımızı dolu dolu yaşamalı ve hayırda yarışmalıyız.

Bu da çok zor olmasa gerek!

 

Yorumlar
YASAL UYARI: Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Hakkarihabertv.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.