Üniversiteler arası seçme ve yerleştirme sınavları kalkmalı. Buda nereden çıktı demeyin. Üniversiteler arası seçme sınavları ülke genelinde haksızlık yaratıyor. Nasıl mı? Türkiye bölgeler esasına göre her alanda dengesizlik ve adaletsizliklerin yaşandığı bir ülkedir. Bölgeler ve liseler arası kültür farkını kimse inkar edemez. Bugün Marmara Bölgesi liseleri ile Orta Anadolu ve Doğu Anadolu’daki liseler arasında kültür seviyeleri açısından büyük farklılıklar vardır. Habii ki her alanda olduğu gibi Hakkari, Şırnak, Ağrı, Bitlis, Siirt illeri hemen hemen her zaman sınavlarda sonuncu gelmektedirler. Sadece Doğu ve Güneydoğu Anadolu dersek bölücülük yakıştırması anlayışı öne çıkarılır.
Onun için gerçekten Doğu Karadeniz ve Orta Anadolu, İç Anadolu’nun belli il ve ilçelerindeki bazı liselerde Hakkari’den farklı değildirler. Her zaman gündemde olan İstanbul’un Galatasaray Lisesi ile Ankara’nın Çankaya lisesi ve bunlara benzeyen liseler eğitim, teknoloji, yaşam ve kadro açısından çağ atlamış liselerdir. Giderek metropollerde küresel dil olan İngilizce kolejlerinin sayıları da her geçen gün artmaktadır.
Şimdi bu lise ve kolejlerden mezun olan gençleri ile Doğu’da Derslerinin yarısının öğretmensizlikten boş geçen %25’i asil öğretmen, %25’i vekil öğretmenlerle eğitimini sürdüren liseli gençleri aynı şartlarda sınava tabi tutuyoruz.
SONUÇ Önceden belli:
Gelişmiş kültür seviyeleri yüksek olan lise mezunları 400 ila 500 arası puan alırken Doğu’da ve Orta Anadolu’daki lise mezunları 100 ila 250 arasında puan alacaklar istisnalar hariç. Bunun anlamı şu Batıda gelişmiş lise mezunları fakültelere yerleşecek Doğu’daki lise mezunları açıkta kalacaklar. Son günlerde TBMM’sinden çıkan bedelli askerlik yasasına göre de kazananlar okuyup askerliği erteleyecek taki bedelli yaşına gelinceye kadar. Yerleşmeyen ve bedelli için ne malı olan nede kaytarma gücü olan fakir fukarada 15 ay askerlik yapmaya gidecek zorunlu olarak.
- Şimdi soruyoruz Orta Anadolu ve Doğu Anadolu’daki gençler neden barışık olsun bu sistemle.
- Bin bir sıkıntı çekerek çocuğunu lise mezunu yapıp ortada kalan Anne-Baba neden kırgın olmasın.
Tabii ki kırgın ve küskün olacaklar.
Tabii ki istediğiniz kadar güvenlik önlemleri alın huzuru sağlayamazsınız.
İşte sonuç ortada.
Birde etrafımızda ve gelişmiş demokrasilerini tam anlamı ile uygulayan ülkelere bakınız.
Avrupa dünyanın en gelişmiş toplumların yaşandığı devletler topluluğudur.
Avrupa’da üniversitelere seçme ve yerleştirme sınavları yoktur.
Amerika’da ÖSYM sınavları yoktur. Yani başımızda Bulgaristan’da, Azerbaycan’da, İran’da, Irak’ta, Kuzey Irak’ın Kürdistan Federasyonunda sınavlar yoktur. Daha sayamayacağımız sayıda ülke, Mısırın EL-EZHER üniversitesinde, Kıbrıs’ta okuyanların sayları her yıl katlanarak artmaktadır.
Şimdi EĞRİ OTURUP DOĞRU KONUŞALIM.
Her yönü ile Türkiye’den küçük, daha fakir, daha gerideki Bulgaristan sınavsız yüksek öğretimi başarmış. Bizden 70 yıl sonra bağımsızlığına kavuşmuş Azerbaycan yüksek okul sınavlarını nasıl kaldırmış. Daha dün federasyon olan Kuzey Irak’taki Kürdistan’ın Erbili sınavsız üniversite okutmayı nasıl başarmışta. 900 yılık Resmi devlet geleneği olan Türkiye bunu başaramıyor. Tabii ki başaracaktır. Ancak herkesin özgürce okuma hakkına kavuşmasını içine sindiremeyenlerin engellemeleri bu başarmayı durdurmuştur.
Artık bu engellemeler kısıtlamalar, yanlışlar yürümüyor. Bazen yazıp durduğumuz gibi.
Bu reçete tutmadı.
Ev sahibi hırsızı yakaladı. Yani halk farkına vardı.
Baksanıza 70 yıldır isyan diye bu halka anlatılan Dersim olaylarını devletin Başbakanı TBMM’sinin gurup salonunda ve hükümeti kuran partinin toplantısında DERSİM KATLİAMI diye tescil etti. Yapılan yanlışları açık yüreklilikle saklamanın bir yararı yoktur diyerek sonucu detayları ile anlattı.
Bütün tabular yıkılmalı diyor Hükümetimiz ve başbakanımız. Şimdi tam sırasıdır. Bu ÖSYM’deki SINAV TABULARI HEMEN KALKMALI TÜM FAKÜLTELERE Eleme dönemi için birer yıl ilave edilmeli. Bakınız bizler kendi okuma dönemimizden biliriz. İlkokulda başarısız olanlar ortaokullarda birinci oldular. Lisede başarılı olamayanlar fakülte yaşamında büyük atılım yaparak mezun oldular.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasasında fırsat eşitliği yazılıyor.
İMDİ Geliniz herkese eğitimde fırsat eşitliği verelim.
Bu ülkede herkes sınavsız ve parasız yüksek okullara kayıt yaptırsın.
Birinci eleme yılındaki başarısına göre devam etsin veya elensin.
Bu genç insanları sokaklarda dolaşmaya terk etme sistemi ülkeye ve halka zarar verdi.
Zararın neresinden dönerseniz kardır kaldırın ÖSYM sınavlarını.
Bırakın tüm vatandaşlarımızın çocukları okuma şansına kavuşsun.
Bulgaristan’ın, Azerbaycan’ın, Kuzey Irak’ın gerisinde de kalıp eğitim yaptırmak yakışmıyor bu ülkeye.
Bu gün yanı başımızdaki Bulgaristan’da Azerbaycan’ın, Kuzey Irak’ın Erbil kentinde yüzlerce, binlerce gencimiz sınav koşulu olmayan bu ülke fakültelerinde yüksek okul okumaktadırlar. Onlar gelip Türkiye’de okusunlar. Kaldı ki yurt dışında bir iki yıl okuyanlarda ülkenin fakültelerine dönüyorlar. Böylelikle kendi vatandaşlarımızın gençlerini yabancı devletlerin okullarından giriş yaptırarak kabul ediyoruz.
Bu ayıp değimli.
Bu ayıp ve saçma ve zoraki yerleştirmeye son veren yasal değişikliğin yapılması için Hakkari’den sesleniyoruz. Zoraki dedik bu günkü sistemle herkes istediği yere gitmiyor YÖK dağıtımı yapıyor. Askeri kışlalara dağıtım yapar gibi gençler bir sürü tercih yaptıkları halde YÖK karar veriyor. Yani gençlerin hangi fakültede okuyacağını YÖK belirliyor. Gençlerin iradesine YÖK İPOTEK koyuyor.
Bu saçmalılıktır.
Bu ülkeye, bu ayıp ve bu saçmalık yakışmıyor. Son bulmalı diyoruz.
Herkes özgürce istediği fakülteye parasız girebilmelidir.
Paralı eğitim uygulama ve sevdası da son bulmalı diyoruz.
ÖSYM Sınavlarını kaldırınız. Herkesin ama herkesin eşit yurttaş serbestliği ile yüksek okullarda okumasına fırsat eşitliği sağlayın diyoruz.