Tıbbi Tanıtım Temsilcisi' olarak çalıştığı şirketin bir otelde düzenlediği lansman programında iddiaya göre; alkol alan genç, sızınca olanlar oldu. Derin bir uykuya dalan satış temsilcisi; sabahki şirket toplantısına katılmadı.
Şirketin üst düzey yöneticilerinin de hazır bulunduğu toplantıya gelmeyen satış temsilcisinin odası otel yetkilileri nezaretinde açıldı. Uyuduğu belirlenen gencin iş akdi; iş ahlakına ve şirketin çalışma prensiplerine uymadığı gerekçesiyle 4857 Sayılı İş Yasası'nın 25/11-b ve (d) bentleri uyarınca feshedildi.
İş Mahkemesi'nin yolunu tutan satış temsilcisi, feshe dair gerekçelerin somut belirleme yapılmadan- tamamen asılsız ve soyut bir takım belirlemelerden oluştuğunu öne sürdü.
Feshe dayanak tutanağın yokluğunda düzenlenerek imza altına alındığını belirterek; feshin geçersizliğine ve işe iadesine, bu arada yasada belirtilen 4 aylık ücret ve diğer haklarının işe iade kararına uyulmaması halinde 8 aylık brüt ücreti tutarında iş güvencesi tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etti.
Davalı şirket avukatı ise; davacının iş akdinin müvekkil şirketin iş ahlakına ve çalışma prensiplerine uygun olmayan davranışları nedeniyle feshedildiği ve mevcut iş ilişkisinin müvekkil şirket açısından sürdürülmesinin imkansız hale geldiğini dile getirdi.
Şirketin bir otelde yıl sonu ve lansman programı düzenlediğini belirten avukat, şirketin her sene düzenli olarak gerçekleştirilen bu toplantılarda bir önceki yılın değerlendirmesi yapılırken sektörün tüm unsurları da bütüncül bir bakış açısıyla ele alınarak değerlendirildiğini anlattı.
Programın 08:30'da başlayacağını bilen davacının toplantıya gelmediğini belirten avukat; ''Davacı söz konusu toplantıya belirtilen saatte iştirak etmemesi ve telefonlarına cevap vermemesi üzerine hayatından endişe edilmiştir. Davacıya ulaşmaya çalışılmış, ancak davacıya ulaşılamamıştır.
Durumu otel görevlilerine bildirerek yardım istedik. Otel görevlilerinin durumdan haberdar edilmesi üzerine hayatından endişe edilen davacıya ulaşıldı. Davacının bir gece önce aşırı derecede alkol alması nedeniyle toplantı saatini kaçırdığının tespit edildiği, davacının otel görevlilerinin de bulunduğu ortamda çalışma prensiplerine uymayan davranışları sergilediği tutanak altına alınmıştır.'' dedi.
lkolün etkisiyle uykuya dalmış
Mahkeme, davacının işe iadesine hükmetti. Karara karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulundu. Bölge adliye mahkemesi başvuruyu reddetti. Davalı bu kez kararı Yargıtay' taşıdı. Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, davacının alkollü vaziyette toplantıya katılmamasından dolayı odasına gelinerek uyarıldığı ve bu durumunda davacıyla amiri arasında gerginliğe yol açtığına dikkat çekti.
Yargıtay kararında; öğle yemeğine katılan davacıda alkolün etkisinin henüz tümüyle geçmediğinin anlaşıldığı, davacının işverene ya da aile üyelerinden birinin şeref ve namusuna dokunacak sözler sarf ettiği hatırlatıldı.
Kararda; ''Somut uyuşmazlıkta, davacının iş akdinin davalı işveren tarafından gece kaldığı otelde fazla alkollü olması nedeniyle sabahleyin kalkıp toplantıya gelmemesi üzerine, odasına gidildiğinde halen alkolün tesirinde olduğunun görülmesi ve doğrudan hakaret içermemekle birlikte yanına gelip durumunu öğrenmek isteyen iş arkadaşlarına karşı icapsız sözler sarfetmesinden dolayı feshedildiği dosyadaki bilgi ve belgeler ile sabittir.
Feshe konu edilen eylem haklı neden ağırlığında olmamakla birlikte geçerli fesih nedeni oluşturmakla davacının açtığı işe iade davasının davalı işvereninin feshinin geçerli nedene dayandığı gerekçesi ile reddi gerekirken yerinde olmayan gerekçe ile kabulü hatalıdır.
Bölge Adliye Mahkemesi ile iş mahkemesinin kararlarının bozularak ortadan kaldırılmasına, davanın reddine oy birliği ile reddedilmiştir.'' ifadeleri yer aldı. İHA