1990’lı yıllarda ‘kırmızı altın’ diye adlandırılırken para etmediği dönemlerde bekletildiği depolarda çürümesi sonrası dere yataklarına dökülen kuru soğandan elektrik üretilmesi için biyogaz santralleri kuruluyor. Yapımına başlanan biyogaz santralleri yöredeki çiftçilere umut oldu.
Suluova Tarıma Dayalı İhtisas Besi Organize Sanayi Bölgesi'nde özel bir firma tarafından kurulum çalışmaları devam eden biyogaz üretim santralinin ardından 2 hafta önce de yaklaşık 27 milyon euroluk yatırımla yeni biyogaz üretim santralinin temeli atıldı. Yeni biyogaz üretim santralinin ilk etabının bir yıl içinde tamamlanması planlanıyor.
"Soğandan gaz elde edip enerjiye dönüştürebileceğiz”
Her yıl ortalama 100 bin tonun üzerinde soğan üretiminin yapıldığı yöredeki çiftçilerin sevinip kendisini arayarak bilgi aldıklarını belirten Suluova Belediye Başkanı Fatih Üçok, “Soğanın döküldüğü yıllarda ya da çürüyen soğanların sağlamlarından seçilip atıldığı dönemlerde biz bu biyogaz tesislerinde soğandan gaz elde edip enerjiye dönüştürebileceğiz” dedi.
"Çiftçinin kilosunu 1 dolara sattığı dönemler oldu"
Bölgedeki binin üzerindeki besi işletmesinin hayvan atığının yanı sıra, soğan, silajlık mısır ve şeker pancarı artıklarının da aynı tesiste kullanılarak elektrik enerjisine dönüştürüleceğini anlatan Başkan Üçok, “Soğan üreticileri 1990’lı yıllarda o kadar güzel paralar kazandılar ki buna bir dönem ‘kırmızı altın’ deniyordu.
Çiftçinin kilosunu 1 dolara sattığı dönemler oldu. Piyango gibi, Loto, Toto gibi görmeniz dahi mümkündür. Dökse dahi bundan vazgeçemez.
Bu çok önemli bir ürün. Halende üretmeye devam edecek. ‘Kırmızı altın’dan vazgeçme şansı yok. Bu ‘kırmızı altın’ artık dere kenarlarına, ırmaklara, araziye dökülmeyecek; biyogaz tesisinde elektriğe dönüşecek” şeklinde konuştu.
Babasıyla birlikte soğan alım-satım işi yapan Mustafa Şen de biyogaz tesisinin çok büyük yarar sağlayacağını söyledi. İHA
