Turan, partisinin Çanakkale İl Başkanlığı'nın Prof. Dr. Türkan Saylan Belediye Sosyal Tesisleri'nde düzenlediği bayramlaşma programında yaptığı konuşmada, 28 belediyeye yeni ‘görevlendirme' yapılması ilişkin de şu değerlendirmelerde bulundu:
"Ne demek bu? Biz şöyle bir şey mi yaptık, seçim oldu, seçimi beğenmedik, beğenmediğimiz seçime de kayyum atadık. Böyle mi oldu? Hayır. Ne oldu? Seçim oldu, seçimden sonra 2 yıla yakın zaman geçti. İdareler soruşturma açtı, uyardı.
Gittiler, geldiler. Sen terör örgütüyle olan ilişkini utanmadan, sıkılmadan kamu gücüyle yasal hale getirmeye çalışırsan, devletin aracıyla, siyah plakasıyla bomba taşıyıp hendek kazar, onlara para aktarmaya devam edersen oraya kayyum atamak bizim boynumuzun borcudur.
'Hatta o kayyum az, onların partisine de onların kapısına, zihnine de kayyum atanmalı' diye düşünüyorum.
Kayyum atanacak tabii ki. Ama kötü olan şu, kayyum Sur'a atanıyor, ses Çanakkale'den çıkıyor. Kayyum oraya atanıyor, ses buradan çıkıyor. İsyanımız buna. Biz Türk ve Kürt kardeşliğini bilen insanlarız.
Biz Hakkari ve Şırnak'ın kaderinin bir olduğunu bilen insanlarız. Ama gördük ki son dönemde Çanakkale'de de milli olmayla ilgili bir sınav var. Herkes yerini, safını net ortaya koyacak. Terörün yanında mısın karşısında mısın kardeşim?"
Ne olmuştu?
Çanakkale Olay gazetesinden Seçkin Sağlam’ın haberine göre, Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, Sur Belediyesi ile imzalanan "Kardeşlik Protokolü"yle ilgili açıklama yaptı.
Gökhan, “Biz kayyumlarla kardeş falan olmayız. Çanakkale halkı Sur halkı ile kardeştir.
Bu kardeşlik kurulmuştur ve ilelebet devam edecektir. Biz demokrasilerde kayyumların halkı temsil etmediğine inanırız. Kayyumlar demokrasilerde halkı temsil edemez. Halkı seçilmiş olan insanlar temsil eder” dedi.Basından
