Tüm dünyada Yaşlılar Günü olarak kutlanan 1 Ekim öncesinde, Türkiye’deki yaşlanma hızının artmasından, bu yaşlanmanın hastalıklı bir yaşlanma olmasına, hastalıklı yaşlanmanın sebeplerinden sağlıklı yaşlanma için yapılması gerekenlere kadar birçok konuya değinen İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi ve İç Hastalıkları Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Engin Türkmen, ‘’Türkiye’de yaşlanma hızı artıyor ancak bu sağlıklı değil hastalıklı bir yaşlanma’’ dedi.
Hastalıklı yaşlanmanın ekonomiye, ülkeye ve aile yaşantısına negatif etkileri olduğuna dikkat çeken Türkmen, ‘’Türkiye’de 1950 yılında yapılan nüfus sayımlarına göre yaşlılık yüzde 3 oranındayken 2015 yılında bu oran yüzde 7.1’e geldi. Bu da Türkiye’de 6 milyon yaşlı olduğu anlamına geliyor. Bu rakamın 2020-2025 yıllarında 12 milyona çıkacağı tahmin ediliyor’’ diye konuştu.
‘TÜRKİYE’DEKİ ORTALAMA YAŞAM SÜRESİ 70 YIL’
Sağlıklı bir insanın günümüz şartlarında 120 yıl yaşayabileceğini ancak bu rakamın Türkiye’de 68-70 yaş aralığından kaldığını vurgulayan Yrd. Doç. Dr. Engin Türkmen, ‘’Dünyadaki ölçütlere göre baktığımızda yaşlılık 65 yaşından sonra başlar. Buna göre Türkiye’de insanlar yaşlandıktan hemen sonra ölüyorlar’’ ifadelerinde bulundu.
Dünya Sağlık Örgütü’ne göre yaşlılığın 65 yaşında başladığına dikkat çeken Türkmen, ‘’65-75 yaş arasına genç yaşlı, 75-85 yaş arasına orta yaşlı, 85 ve üzeri yaşlara yaşlı yani ihtiyar adı veriliyor.
Fakat Türkiye’de bu yaşa ulaşmadan insanlarımızı kaybediyoruz’’ dedi ve bunun sebeplerini düzensiz beslenme, alkol, sigara, stres, kötü şartlarda yaşam ve kötü şartlarda çalışma olarak sıraladı.
EN HIZLI YAŞLANAN İKİNCİ ÜLKE TÜRKİYE
Dünyada en hızlı yaşlanan ülkeler sıralamasında Endonezya’nın birinci Türkiye’nin ikinci sırada yer aldığını belirten Türkmen, doğurganlığın azalması sebebi ile Türkiye’nin 2020 yılında yaklaşık 12 milyon yaşlı insana sahip olacağını dile getirdi.
Yaşlılığın beraberinde birçok sorunu da getirdiğine değinen Türkmen, ‘’Çünkü 65-70 arasında insanların hemen hemen hepsinde ortalama 5 tane kronik hastalık var. Bunların içerisinde en önemlileri tansiyon ve kalp geliyor.
Daha sonra kanser türleri, kemiklerdeki erimeye bağlı kırıklar, şeker, kolesterol, kalp yetmezliği, böbrek yetmezliği gibi hastalıklar bunları izliyor. Dolayısıyla hem hızlı yaşlanan hem de yüksek oranda kronik hastalıklara sahip bir yaşlı nüfus ortaya çıkıyor’’ dedi. Dünyada sağlıklı ve başarılı bir yaşlanmanın varlığından söz eden Türkmen, ‘’Buna bir örnek verebiliriz.
Yurt dışından gelen turistlere baktığımızda 75-80 yaşında insanların buraya tatile geldiğini, yüzüp, spor yaptığını, saatlerce yürüdüğünü görebiliriz. İşte bunlar sağlıklı yaşlanan gruplar. Önemli olan da zaten sağlıklı yaşlanma’’ diyerek konuşmasını sürdürdü.
SAĞLIKLI YAŞLANMANIN ANAHTARI ‘’YAŞLILIK BAKANLIĞI’’
Sağlıklı yaşlanmanın gerçekleşebilmesi için Kanada, Avustralya gibi gelişmiş ülkelerde var olan ‘Yaşlılık Bakanlığı’nın Türkiye’de de kurulması tavsiyesinde bulunan Yrd. Doç. Dr. Engin Türkmen, bu bakanlığın kaçınılmaz olan yaşlılığın sağlıklı bir şekilde gerçekleşmesi için çaba harcadığını söyledi.
Hastalıkların ortaya çıkmadan engellenebilmesinin önemine değinen Türkmen, ‘’Düzenli aralıklarla kontroller yapılmalı, hastalık ortaya çıkmadan bunların engellenmesi yoluna gidilmeli.
Dolayısıyla sağlıklı ve başarılı bir yaşlanma ile hem yaşlanan kişileri demanstan, depresyondan, hastalıklardan koruyup hem de bu kişilerin başarılı bir şekilde topluma kazandırılması, tecrübelerinden faydalanılması, hastalıklarının olmaması nedeniyle ekonomik olarak ilaç maliyetlerinin düşürülmesi, hastane maliyetlerinin giderilmesi lazım’’ dedi.
SAĞLIKLI YAŞLANMA İÇİN NELER YAPILMALI?
Düzenli beslenme, yaşam tarzı değişikliği yapma, günde 1 saat yürüme, spor yapma, aşırı tuzdan ve çok yağlı yiyeceklerden kaçınma ve stresten uzak durma gibi etkenlerin yaşlılık piramidini oluşturduğunu belirten Türkmen, ‘’Yoksa çok çabuk yuvarlanıp, Türkiye’deki gibi sağlıklı yaşlılığın tadına varmadan erkenden ölümler gerçekleşir’’ diyerek sözlerini noktaladı.İHA