Kış aylarında vatandaşların ilgi odağı haline gelen alışveriş merkezleri gibi kalabalık ortamlarda 'kırmızı göz' hastalığına yakalanma riskinin daha yüksek olduğunu ifade eden İstanbul Hastanesi Operatör Dr. Özgür Bülent Timuçin, "Soğuk hava, nemsiz kapalı alanlar ve havadaki virüsler, kış aylarında mikrobik göz hastalıklarının artmasına neden oluyor.
İşyeri, okul, kreş, alışveriş merkezi gibi kapalı ve kalabalık mekanlarda gözler, enfeksiyona açık hale gelir ve göz enfeksiyonları kolayca salgına dönüşebilir. Kış aylarında düşen vücut direnci ile birlikte gözler de hastalıklara açık hale geliyor. Özellikle soğuk algınlıklarına ve boğaz enfeksiyonlarına neden olan adenovirüsler, göze kolayca bulaşıp enfeksiyona yol açabiliyor" ifadelerini kullandı.
Hastalığa yakalanmamak için ellerin sık sık yıkanması gerektiğini ifade eden Dr. Timuçin, "Bu tür virüslerin en çabuk bulaştığı organ gözlerdir. Gözlerimizi sürekli oynayıp kaşımamak, havlu, yastık kılıfı, mendil gibi kişisel eşyalarımızı ayırmak ve başkalarının eşyalarını kullanmamak, hapşırıp öksürürken mendil kullanmak ve elleri sık sık yıkamak bizi göz enfeksiyonlarından korur. Bunun yanında kırmızı göz hastalığı belirtileri olan vatandaşların mutlaka doktora görünmesini tavsiye ediyoruz" şeklinde konuştu.
Kış mevsiminde görülen göz hastalıklarının en belirgin özelliğinin tek gözle başlayıp daha sonra diğer göze geçmesi olduğuna dikkat çeken Timuçin, "Vatandaşlar kış mevsiminde daha çok gözde kızarıklık, çapaklanma, yanma, batma ve acıma gibi şikayetlerle kliniklere başvuruyorlar. Bunun yanında yine kış mevsiminde ışıktan duyulan rahatsızlıktır. Kar nedeniyle göze daha fazla ışığın gelmesi vatandaşları rahatsız etmektedir. Bu gibi durumlarda vatandaşların ultraviyole özelliği olan polarize gözlük takmalarını tavsiye ediyoruz" diye konuştu.