Anadolu’nun ebedi Vatanımız olmasını sağlayan, Malazgirt Zaferi’nin kazanıldığı ve İstiklal Mücadelemizin önemli bir dönüm noktası Büyük Taarruz’un zaferle sonuçlandığı Ağustos Ayının son haftasını Zafer Haftası olarak büyük bir gururla kutlamaktayız.
Ecdadımız 1071’de Malazgirt’te adalet, merhamet ve barışın timsali olan bir medeniyetin temellerini atmıştır. Dünyanın en güçlü devletlerine karşı destansı bir direnişin meyvesi olan son Devletimiz Türkiye Cumhuriyeti de Malazgirt’te atılan o sağlam temeller üzerine kurulmuştur.
Aziz Milletimizin 1071’de başlattığı şanlı yürüyüşü Büyük Taarruzla güçlendirerek Cumhuriyetimizin kuruluşu ile taçlandırması “Ya İstiklal, Ya İzmihlal” tercihi ile baş başa kalan bir Milletin neleri başarabileceğinin, bağımsızlık ve onuru için neleri göze alabileceğinin tüm dünyaya ilanı olmuştur.
Sultan Alparslan’ın “Şehit olursam üzerimdeki bu beyaz elbise kefenim olsun, zaferi kazanırsak istikbal bizimdir” sözleri ile Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “Biz, bütün tarihimiz boyunca hürriyet ve istiklale timsal olmuş ve olmaya devam edecek bir Milletiz.” sözlerindeki vurgu aynıdır. Zaman farklı, komutan farklı, düşman farklı ama kan aynı kandır.
Gerek 15 Temmuz gecesinde gösterilen kahramanlık gerekse ekonomik ve siyasi bağımsızlığımıza yönelik saldırılar karşısında sergilenen birlik ve beraberlik Milletimizin kendi iradesine ve istikbaline sahip çıkma kararlılığını sürdürmekte olduğunu açıkça ortaya koymaktadır.
Zafer Haftası vesilesi ile Sultan Alparslan ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere tüm şehitlerimizi saygı ve rahmetle anıyor, gazilerimizi minnetle yâd ediyorum.
Hakkari Valisi Cüneyit Orhan Toprak