Gümüşlü, bölgede yaşanan 35 yıllık çatışmalı sürecin mağduru olarak Türk ordusunda Kürtlere karşı cephe almayacağını bu yüzden de askere gitmeyerek vicdani ret hakkını kullandığını söyledi. Savaşta Türk ordusunda yer almayı hiçbir koşul altında kabul etmeyeceğini ifade eden Gümüşlü ” savaş politikaları halklara büyük zarar verdi vermeye devam ediyor.
Burjuva çocukları kendi evlerinde rahat bir şekilde uyurken, yoksul halkın çocukları savaşta ölüyor. Hem Türk hem de Kürt anneleri bu savaşın yarattığı acı, kan ve gözyaşından etkilenmeye devam ediyor.
34 yaşına girdiğim bu günleri 14- 15 yaşlarında olduğum yeni yetme dönemlerin toyluğunda olmasa bile aynı heves ve daha da artmış olan bir mücadele hırsıyla yaşıyorum. Mücadele yoldaşlarıma destek verip gücümü onlarla paylaşmak beni mutlu ediyor. İki yılını dağlarda 15 yılını cezaevlerinde geçirmiş bir devrimci olarak inandığım değerler uğruna geçirdiğim 20 yılım sadece mutluluktan ibarettir.
Bir odanın içinde 9 yıl yalnız yaşadım. Gardiyanın ayak seslerini duydum her gün. Zamanın işkencelerinde parmaklarım, kaburgalarım ve dişlerim kırıldı. Onların korkaklığını yüzlerinden okuyordum ve onlarda biliyor ki beni asla yenemediler. Onların istediği gibi olmamanız yenik olmaları anlamına geliyor. Karşınızdaki kötülük sizden istediğini alamamış ve size yenilmişse yaşadığınız bu zafer sizi mutlu eder.
İşte bu gibi acıları yenerek mutlu olmayı başarabildim daima. Bundan dört sene önce cezaevinden çıktım. Bu dört yıl içerisinde polis beni onlarca kez gözaltına aldı. Kürdistan da görev yapan polislerin işe yaramaz insanlar olduklarını gördüm. Onların içinde mantıklı düşünen kimseyi görmedim. Bilmem ‘ şu dağlar bizim, Hakkâri bizim’ gibi boş nutuklar. Her defasında bu naralarla beni gözaltına aldılar. Birinde sordum birisine`; madem bu dağlar senin neden hiç birinizin Hakkâri de özel bir arsası yok? Hangi Hakkârili sana arsa satar? Ve ya hangi Kürdistanlı sana dağını verir?
Şimdide kalkmışlar kendilerince beni askere alacaklar. Bu yüzden gözaltına alıyorlar. “aranıyorsun, asker kaçağısın” falan diyorlar. Dört yıldır uğraşıyorlar askere götürmek için. “vatani görev” diyorlar. Kendi vatanım için elimden geleni yapmadığımı kimse söyleyemez. Türklerin gel bizim askerimiz ol demesi ile bir almanın, İtalyanlının, yunanlının ve ya Amerikalının gel bizim askerimiz ol demesiyle aynı şeydir.
Çünkü bunlarda tıpkı Türkler gibi bana yabancı insanlardır. Anavatanları, bayrakları, dilleri ve ırkları bana yabancı. Yabacılar daima kötülüğümüzü istemişler. Neden bizden hizmet bekliyorlar? Onlarda utanma ve ar duygusu yok. Çünkü zulüm yaptığı insanlardan hizmeti zorla istiyorlar. Kürdistan’daki savaşta Kürtlere karşı cephe alacak durumumuz yok. Bence Türkler kendi anavatanlarına çekilmeli ve ya Kürtler bunu her türlü zoru kullanarak sağlamalı. Türklerin Kürdistan’daki varlığı her iki toplum için daima bir baş ağrısıdır” dedi.