Sayın Erdoğan Başbakan iken kürsülerde CHP lideriyle söz düellosunda “sıkıysa Hakkari’ye git, orada bayrak salla” derdi. Yani CHP liderine hep Hakkari üzerinde saldırır, tahrik ederdi.
Başbakan Davutoğlu Erzurum ziyaretinde halka hitap ederken MHP lideri Devlet Bahçeli’ye, “sıkıysa Hakkari’ye git” diyerek Tunceli örneğine işaret ediyor.
Şimdi ben soruyorum; Hakkari neresidir?
Hangi ülkeye bağlıdır?
Burada yaşayan insanlar bugüne kadar hangi misafiri linç etti?
İşinize geldiğinde “Hakkari bizim için vatan bekçiliği yapan serhad şehrimizdir” diyorsunuz. İşinize gelmediğinde orası terör bölgesi deyip dışlıyorsunuz.
Önce bayrak olayından başlayalım. Hakkari’nin her tarafında Türk bayrağı dalgalanıyor. Bayrağa kimsenin saygısızlık ettiği de olmadı. Hakkari milletvekilimiz Esat CANAN, Bakan Çağlayan ve 150 kişilik işadamı heyetiyle Arabistan Riyad’da Türk bayrağı asmayan oteli ayağa kaldırmıştı. Bunun ne anlama geldiğini herkes çok iyi biliyor. Kürt kökenli olsak da hepimiz Türkiyeliyiz.
CHP Hakkari’de var gibi gözükse de sandıkta yok denecek kadar azdır. Ama CHP lideri Kılıçdaroğlu ve aralıklarla ilimize gelen CHP heyetini Hakkari halkı misafir olarak bağrına basmıştır. MHP lideri Devlet Bahçeli Hakkari’ye gelebilir mi? Elbette gelir. Kapımızı çalsa içeri de davet eder, yemek de ısmarlar, başköşede ağırlarız. Ama siyasi görüş olarak saflarında yer almayız, destek vermeyiz ve alkışlayamayız.
Bu devletim yöneticileri bu devletin küçük bir yerleşim birimini siyasi malzeme yapacak kadar düşündürücü ve üzücü demeçler vermektedirler. Hakkari, kimselerin giremediği ve giremeyeceği kadar sabıkalı bir konuma sokulmuştur.Tünellerimiz, yollarımız, gönüllerimiz, kapılarımız her insan için ardına kadar açıktır. Binlerce tayinci ağlayarak ve önyargılı geldiği kentimizden ayrılınca da aynı şiddetle ağlamıştır.
Başbakan Davutoğlu, Devlet Bahçeli’yi sıkıysa Hakkari’ye git diyerek kendi puanını düşürmektedir. Bu talihsiz demeç sadece bir çelişkidir, düşündürücüdür, üzücüdür.
Komedi adı altında izlediğimiz skeçlerde, “seni Hakkari’ye sürerim” diyerek, Başbakanın Türk milliyetçisi bir siyasi parti liderinin Kürt bölgesine girebilirmisin diye cesaretini ölçtürerek baştan sona tahrik kokan demek ve söylemler içinde bulunduğumuz hassas dönem ve çözüm süreci açısından artıdan uzak eksidir, zarardır, darbedir.
Ve lütfen bundan böyle Hakkari-Şırnak-Tunceli ve Van örneklerini verirken bizi daha da üzmekten ve yıpratmaktan kaçının. Biz kimseyi boğazlamadık, siyasi düşüncesinden dolayı da kimseyi dışlamadık. Hakkari, dünyaya açık merdivenin son basamağıdır. Ve sayın Davutoğlu, sayın Başbakan bari siz yapmayın…
