Kadın Dayanışma Grubu'nun çağrısıyla aralarında Gülseren Onanç, Oya Baydar, Ayşe Kulin, Nurcan Baysal, Nil Mutluer ve Zeynep Oral'ın da bulunduğu akademisyen, yazar ve gazeteci kadınlar Cizre'ye gidiyor.
Nişantaşı Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Nil Mutluer, bölgede olmayan kadınlar olarak oradaki acıyı gördükleri mesajını vermek için tülbent ve eşarplarıyla yola çıkacaklarını belirterek,
“Hepimizin aslında ortak derdi bu savaş ve şiddet ortamının haksızlığını, dengesizliğini gidip, görüp 'Biz duyuyoruz ve yanınızdayız'ın mesajını vermek” dedi.
Heyet, çarşamba sabahı önce Mardin'e ardından Cizre'ye gidecek, vatandaşlar ve belediye temsilcileriyle konuşarak bölgenin sorunlarını dinleyecek. Perşembe akşamı İstanbul'a dönüş yapılacak.
Barış İçin Kadın Girişim (BİKG) ise tüm kadınlara Cizre'ye gitme çağrısı yaptı. Kadınlar yarın akşam yapacakları toplantının ardından cuma günü yola çıkacak. BİKG'in Cizre çağrısında şu sözlere yer verildi:
"Tüm Kadınlara Çağrı
Cizre'ye gidiyoruz!
Cizre 8 gün boyunca abluka altında, ateş altında kaldı. Elektriği, suyu verilmedi. GSM operatörleri dışarıyla iletişimini kesti. Keskin nişancılar dışarıya çıkanları vurdu. Özel timler halkı, milletvekillerini, kadınları, çocukları taradı. Bebeğinden 75 yaşındaki dedesine kadar 23 kişi öldürüldü.
Gazze'de değil Cizre'de.
Bu sırada bizler olan biteni dehşet içinde izlemek zorunda kaldık. Çünkü bizim buralarda da ırkçılar, linç çeteleri sokaklara çıkmış insan avlıyordu.
Cizre'de savaş kadınları, çocukları öldürerek, burada savaş dükkânları yakıp, binaları yakara sürdürülüyordu. Cizre'de devletin kolluk güçleri, batıda devlet destekli erkek güruhları sokağa çıkmamıza engel olmaya çalışıyordu.
Büyük bir direniş sonucunda Cizre üzerindeki yasak iki günlüğüne kalktı. Ancak pazar akşamı itibarıyla tekrar kondu. Cizre'dekileri, Cizre'de yaşayan kadınları merak ediyoruz.
Bizi onlardan uzak tutan devlete, güvenlik güçlerine, sokak çetelerine rağmen Cizre'de yaşayan kadınlara kavuşmak, onlara sarılmak, bayramlaşmak, acılarını paylaşmak, direnişlerini selamlamak için cuma günü yola çıkıyoruz.
Savaşa karşı ses çıkarıyoruz. Bizi aynı coğrafyada beraber yaşadığımız kadınlardan ayıramazsınız, göstere göstere kadınlara eşi benzeri görülmemiş bir şiddet uygulayamazsınız diyoruz.
Çocuğunu aç, susuz teskin etmek, öldürülmüş kızının cesedini buzdolabında bekletmek, kolunda bebeğiyle can vermek zorunda bıraktığınız kadınların yanına Cizre'ye gidiyoruz. Cizre'de ve her yerde silahların susması barışın konuşması için ısrarımızı sürdürüyoruz!
Cizre'ye gidişimiz organize etmek için tüm kadınları çarşamba 19:30'da SFK'da yapılacak toplantıya çağırıyoruz. radikal