Amanos Dağları'nın eteklerindeki Bitişik Yaylası Elmalıseki bölgesinde şehirden uzak bir hayatı seçen Hanifi Kınalı, evinin bahçesinde yetiştirdiği elmaları satarak geçimini sağlıyor. Elmaları atının heybesine yükleyerek yaklaşık 15 kilometre yol giden Kınalı,
Bekbele Mahallesi'nde ve semt pazarlarında dolaşarak elma satıyor. Atı ile yolculuğu sırasında bazen türkü söyleyen Hanifi Kınalı'ya köpeği de yoldaşlık ediyor.
Hayatı boyunca birkaç kez çocukluğunda şehre indiğini söyleyen Hanifi Kınalı, köy hayatını sevdiğini, şehrin kalabalığını sevmediğini, şehirde yaşamayı hiç düşünmediğini söyledi. Ata binmeyi küçük yaşlarda babası ile öğrendiğini anlatan Kınalı, "Kendimi bildim bileli at ve eşeğe biniyorum. 1948 doğumluyum, 70 yaşın üzerindeyim.
Bağ bahçemiz var, meyveler olana kadar Allah razı olsun hükümetimizin, devletimizin yokluğunu vermesin yaşlılık maaşı alıyorum ve onunla geçiniyorum. Bahçede yetiştirdiğim elmaları bazen pazarlarda, bazen sokak aralarında satıyorum.
Bazen 40, bazen 50, bazen 70 TL kazanıyorum. Ata küçük çocukken babamla binmeye başladım. Eskiden yollarımız çok kötüydü.
Allah devletimizden razı olsun çok güzel yol yaptı, sıkıntı çekmiyorum. Şehir yüzü görmedim desem yalan olmaz. Küçük yaşta iken İskenderun'a birkaç kez indim, ondan sonra hiç inmedim. Köyde yaşamak güzel, şehir hayatını sevmiyorum" diye konuştu. İHA