Korona virüs enfeksiyonuna karşı aşı çalışmalarının ülkeler arasında adeta bir yarış haline girdiği günümüzde aşıya olan ilgi ve farkındalık da arttı. Aşıların vücuttaki bağışıklık sistemini aktifleştirerek hastalıklara karşı savunmayı güçlendiren, zayıflatılmış ya da öldürülmüş mikroorganizmalardan veya bazı protein parçalarından elde edildiğini belirten VM Medical Park Samsun Hastanesi İç Hastalıkları Kliniğinden Uzm. Dr. Taner Kaya,
“Aşı, bulaşıcı hastalıkları önleme ve toplum sağlığını korumada en etkili ve güvenilir koruyucu sağlık hizmetidir. Aşı tedavi edici değil koruyucu bir uygulamadır. Aşı sonrası aşı vurulan bölgede lokal ısı artışı ve ağrı, aşının etkili olduğunu gösterir ve sıklıkla kendiliğinden geçer. Aşının kişilerde bununla birlikte halsizlik kırgınlık ve kas ağrısı görülebilecek yan etkilerdendir” diye konuştu.
Erişkin yaşta aşı da önem kazandı
Günümüzde aşıya olan ilgi ve farkındalığın arttığını belirten Uzm. Dr. Taner Kaya, “Ülkemizde toplum sağlığını korumak için Sağlık Bakanlığımızın çocukluk çağında yapılan rutin aşı uygulaması bulunmaktadır.
Aynı çocukluk çağı aşılamasında olduğu gibi erişkin yaşta aşılama da önem kazanmaya başlamıştır. İleri yaş nüfusunun artması ile kronik hastalıklar ve başta kanser olmak üzere bağışıklık sistemini zayıflatan hastalıkların sıklığının artması da aşılanmanın önemini artırmıştır” ifadelerini kullandı.
Zatürre ölümlerde beşinci sırada
Erişkinlerde hastaneye yatış sebeplerinin büyük bir kısmına solunum yolu enfeksiyonlarının neden olduğunu vurgulayan Uzm. Dr. Taner Kaya şöyle devam etti:
“Erişkin ölümlerinde sebep olarak 5’inci sırada zatürre yer alır. Erişkinlerde uygulanan mevsimsel grip (influenza) ve zatürre (pnömokok) en önemli iki aşıdır.
Bunun dışında erişkinlerde tetanoz, hepatit B, hepatit A, HPV, meningokok ve bunun gibi birçok aşı bulunur. Konjuge-13 ve polisakkarit-23 olmak üzere iki çeşit zatürrre (pnömokok) aşısı bulunmaktadır. Bunlar ülkemizde risk grubundaki bireylere aile hekimleri tarafından ücretsiz olarak uygulanmaktadır. Sağlık Uygulama Tebliği doğrultusunda risk altındaki bireyler ise reçete edildiği takdirde sigorta tarafından ödenerek polisakkarit aşısını alıp uygulatabilmektedir.”
Risk grubundakiler dikkatli olmalı
Kimlerin risk grubunda olduğu konusunda bilgiler aktaran Uzm. Dr. Taner Kaya, şunları söyledi:
“65 yaşın üzerinde olanlar, şeker (diyabet), kronik böbrek yetmezliği, kronik kalp yetmezliği ve kronik bronşit gibi hastalıklara sahip olanlar, alkol tüketenler, kronik karaciğer hastaları, kanser hastaları ve immunsupresif tedavi alan hastalar risk grubundadır.
Konjuge-13 pnömokok aşısı tek sefer uygulanmakta ve tekrarı olmamaktadır. Ama konjuge-13 aşıdan bir yıl sonra polisakkarit-23 aşısını da yaptırmak bizi pnömokok enfeksiyonuna karşı daha güçlü koruyacaktır. Kemoterapi alacak erişkin hastalarda konjuge-13 aşısının kemoterapiden 2 hafta önce yapılması aşının etkinliğini artıracaktır.
Grip aşısı ise 65 yaş üzerindeki kişiler ile yaşlı bakımevinde kalan kişilere her yıl yenilenebilir ve ücretsiz uygulanabilir. Dünya Sağlık Örgütü, Kovid-19 vakası ve temaslısı olan çocuk ve erişkinlerin aşı uygulamalarına karşı bilinen hiçbir engel bulunmayacağını bildirmiştir.” İHA