Hakkari'de Ekoturizm adlı kitap çıktı
HAKKARİDE EKO TURİZM & DOĞAYA SAYGILI SEYAHAT | HAKKARİDE EKOLOJİK TIRMANIŞ ROTALARI | |
Sayın Devlet ve Kamuoyu Büyüklerim ile çözüm ortakları ve Sivil Toplum Kuruluşlarına;HAKKARİDE EKO TURİZM & DOĞAYA SAYGILI SEYAHAT, HAKKARİ'DEKİ EKO TURİZM & HIZLI İLERLEYEN TURİZM AÇILIMI VE İKLİM KRİZİNE BAĞLI DEĞİŞEN DİNAMİKLER NETİCESİNDE ALINMASI GEREKEN ACİL ÖNLEMLER ALINMASI SÖZ KONUSUDUR ; Dr.İrfan AKSU derki; Ekoturizm Hakkari Bölgesi için hayati önem arz eden etkenlerden biridir. Bilindiği üzere Ekoturizm çevreyi koruyan ve yerel halkın refahını gözeten, doğal alanlara karşı duyarlı bir seyahat türüdür. Hakkari bölgesi için de turizm gelişimini sağlayan özelliklere baktığımızda flora, fauna, kültürel miras ve coğrafik oluşumlar cazibe merkezi olma özelliğine sahiptir. Böyle özel bölgelerin olduğu Hakkari coğrafyasında gezginleri, spor turizmi için ve bölgeye farklı amaçlarla gelenlere yönelik koruma biyolojisine dikkat etmelerini sağlamak, yerel ve doğal çevre hakkında eğitmeye yönelik çalışmalar yürütmek ekolojiye verilen veya verilecek zararı minimize edecektir. Spor turizmini canlandırmak için önemli alt yapıların oluşturulması yanında çeşitli önlemlerin alınması gerekmektedir. Özellikle dağ turizminde yürüyüş (Trekking ve Hiking), Kaya tırmanışı, Yüksek İrtifa Tırmanışı ,kamp, spor tırmanış alanlarının belirlenmesi, rotaların çıkarılması, teknik ve klasik rotaların işaretlenmesi gerekmektedir. Belirlenen alanların uluslararası standartlara uygun hale getirilmesi bölgeye verilecek zararı asgariye indirecektir. Dağ tırmanışlarında teknik, klasik ve geleneksel tırmanışlar için rotaların önemi oldukça fazladır. Hakkari dağları bugüne kadar Bölgenin bilinen sebeplerinden ötürü beklenen ve istenen düzeyde faaliyet yapılmadığı için bir çok bölgesi insan odaklı zararlardan uzak kalmıştır. Ancak son yıllarda Bölgede inşaa edilen huzur ve refahlık düzeyine bağlı doğru orantılı gelişen özellikle de Cilo dağları ve buzulları ile Sat dağları ve buzul gölleri bölgeleri turizm ve tanıtım adı altında bilinçsizce insan kaynaklı ciddi tahribatlara uğramıştır. Asıl amaç doğaya dayalı turizm olan Ekoturizmin Hakkari bölgesinde sürdürülebilirliğini sağlamak öncelikle koruma kuralları ve standartlarının belirlenmesi ve bugüne kadar belirlenen kurallara uyulması gerekmektedir. Böylece yasalarla belirlenen koruma kurallarının harfiyen yerine getirilmesi az da olsa bölgenin korunmasında etkili olacaktır.Bu planlama şöyle olmalıdır; 1. Sürdürülebilir Turizm Planlaması: 2. Ziyaretçi Bilgilendirme ve Çevre Eğitimi: 3. Altyapı ve Yollar: 4. Çevre Koruma ve Gözetim: 5. Atık Yönetimi ve Geri Dönüşüm: 6. Yerel Halkın Katılımı: 7. Bilimsel Araştırma ve İşbirliği: 8. Acil Durum ve Güvenlik Önlemleri: 9. Ekoturizm ve Kültürel Koruma: 10. Cilo Festivali: Hakkari, kültürel ve doğal zenginlikleri ile turizm potansiyeline sahip bir bölgedir. Ancak bu potansiyelin sürdürülebilir bir şekilde kullanılabilmesi için yukarıda belirtilen önlemlerin ve stratejilerin hayata geçirilmesi önemlidir. Çevresel ve Ekolojik Koruma: Kültürel ve Sosyal Sürdürülebilirlik: Altyapı ve Ulaşım: Risk Yönetimi ve Acil Durum Hazırlığı: Ekonomik Sürdürülebilirlik: Tanıtım ve Pazarlama: Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı başta olmak üzere bakanlıklar,Hakkari Valiliği ve bağlı kuruluşların bölgeyi milli park ilan etmesi çok büyük bir başarı olmakla beraber ancak daha atılması gereken adımların olduğu aşikardır. Başlıca önlemler şunlar olmalıdır; A-Dünyanın bir çok yerinde doğaya dayalı turizm olarak tarif edilen ekoturizm, sürdürülebilir kalkınma aracı olarak görülmelidir. Bu durum Hakkari için de önemli bir adımdır. Ancak özelde Cilo ve Sat dağlarının turizm pazarında yerini alması bölgenin tahribatının artmasına sebep olmuştur. Bu tahribatların giderilmesi ve büyümesinin önüne geçilmesi için Uluslararası Ekoturizm Topluluğu TIES (The İnternational Ekotourism Society)in belirttiği gibi Hakkari de de Ekoturizm küçük gruplar halinde yapılmalıdır. Doğanın ve bölgedeki floranın, faunanın zarar görmeyeceği şekilde faaliyetler yürütülmelidir. B-Özellikle son yıllarda Cilo dağlarının çeşitli bölgelerine ve en önemlisi de Sat dağlarının en özel bölgesi Sat göllerinde yapılan ve on binlerce insanın katılımı ile gerçekleştirilen festivaller doğaya tarif edilemez düzeyde zararlar veriyor, vermeye devam ediyor. Öylesine yüksek ve çeşitli biyolojik özelliklere sahip bir bölgede bir anda büyük yoğunluklu insan popülasyonu bütün endemik ve özel türlere zarar vermekte ve türlerinin yok olmasına sebep olmaktadır. Bu bağlamda bölge endemiğinin korunması, ekolojiye verilen zararların minimize edilmesi ve bölgedeki ekoturizminin geliştirilmesi tamamen birbiri ile ilişkilidir. C-Cilo ve Sat bölgeleri gibi görkemli yerlerin küçük gruplar halinde insanların gönderilmesi durumunda en azından bölgeye verilecek olan zararı asgariye indirecektir. Ayrıca ekoturizmin önemli unsurları olan konaklama ve yeme içme türü hizmetler yerel düzeydeki küçük ve orta ölçekli firmaların, aile işletmelerinin, kültürel ve mimari özelliklere sahip işletmelerin tercih edilmesini amaçlamalıdır. Yöreye ziyarete gelen kişi ya da grupların çevreye ya da yerel halka kalıcı bir etki bırakmalı, faaliyetler yörede faaliyet yürüten sivil toplum kuruluşları aracılığıyla yapılmalıdır. D-Malum olmak üzere Ekoturizm kavramında yeşil turizm, alternatif turizm, doğa turizmi, yabanıl turizm, macera turizmi, kültürel turizm gibi başlıklar içermektedir. Hakkari ve dağlarında bahsedilen turizm türlerinin tamamı en yalın hali ile yapılabilir. Yapılması planlanan turizmin alan ve konusuna yönelik bütün çalışmalar yerel kaynakların ev sahipliği, desteği ve amacına uygun gerçekleştirilmesi durumunda hem ekosisteme, hem de yerel kaynaklara ciddi fayda sağlayacaktır. E-Ekoturizm amacına uygun gerçekleştirildiği taktirde hassas ekosistemlerin korunması, bölgelerin içerisinde ve çevresinde yaşayan nüfusun sosyo-ekonomik gelişimini sağlamasında önemli katkı sağlayacaktır. Ekoturizm potansiyeli oldukça yüksek olan Hakkari dağlarının köylerdeki yoksulluğu göz önünde bulundurulduğunda ekoturizm sosyal sınıflar arasındaki dengesizliği azaltabilecek önemli bir etken olduğu anlaşılabilir. Özellikle de Hakkari gibi kalkınmada geri kalmış, istihdamı olmayan ve önemli doğa turizmi alanlarına sahip bir bölgede yöreye gelen dağ, doğa, gezgin ve spor turizmi aktörleri ciddi katkı sağlayacaktır. Ekoturizmin doğayı ve vahşi yaşamı korumakla ilgili olduğunu varsaymak, genel bir yanılgı. Çünkü bir destinasyon, yerli halk için somut finansal faydalar sağlamıyorsa, bu ekoturizm değildir. Demektedir. Hakkari'deki Ekolojik Tırmanış Rotaları ve Doğal Koruma Bu nedenle, yerel yönetimler, çevre kuruluşları, üniversiteler ve yerel halkın birlikte çalışmasıyla bütüncül bir koruma ve sürdürülebilir turizm modeli uygulanmalıdır.Sosyo-ekonomik iyileşme, toplumların daha sağlıklı, eğitimli ve üretken bireylerden oluşmasını sağlar. Bu, toplumsal huzur ve refahı artırırken, uzun vadede sürdürülebilir kalkınmanın temelini oluşturur. İkim Krizi ile Zarar gören dünyamızın iklim krizine dur diyeceğimiz başlangıç noktası Hakkari Dağlarıdır. Hakkari, Türkiye’nin en etkileyici doğal ve ekolojik tırmanış rotalarına sahiptir. Bu bölgenin turizmle buluşması, ekosistemin korunması koşuluyla bölge halkı ve ülke için büyük ekonomik fırsatlar yaratabilir. Sürdürülebilir turizm politikaları uygulanarak, hem bölgenin doğal yapısı korunabilir hem de bu eşsiz doğal güzelliklerin gelecek nesillere aktarılması sağlanabilir. Ekoturizmin doğayı ve vahşi yaşamı korumakla ilgili olduğunu varsaymak, genel bir yanılgı. Çünkü bir destinasyon, yerli halk için somut finansal faydalar sağlamıyorsa, bu ekoturizm değildir. Buzul parkları, doğal güzelliklerin korunması ve çevresel duyarlılığın artırılması amacıyla oluşturulan özel koruma alanlarıdır. İşte dünya genelinde öne çıkan bazı başarılı buzul parkı örnekleri:
Hakkari özelinde Ülkemizin Ekvatora en yakın ve en büyük buzulları ihtiva etmesi sebebiyle Dünya ekonomisinden pay almak için sürdürülebilir projelere odaklanmak, çevresel değerleri koruyarak turizmi geliştirmek ve ekoturizm alanında yenilikçi rotalar oluşturmak büyük önem taşır. Böylece, ülkenizin doğal kaynaklarından ekonomik kazanç sağlanarak, hem yerel kalkınmaya katkı sunulur hem de küresel turizm pazarından pay alınır. HAKKARİ DE ÜNİVERSİTEDE DAĞCILIK LİDERLİK VE DAĞCILIK BRANŞINA AİT BİR FAKÜLTE DAĞCILIK FAKÜLTESİNİN OLMASI GEREKİR. Hakkari'de bir dağcılık fakültesinin kurulması, bölgeye ve Türkiye'ye birçok açıdan fayda sağlayabilir. İşte bu fakültenin potansiyel yararları; Hakkari 1720 Mt Rakımlı yerleşim merkezli ilimizin Ortalama Dağ ve Doğa Yükseklikleri 2500-4200 Mt arasında değişen tabi doğal bitki örtüsü ile mükkemel bir coğrafya görseli bulunan yörenin %87,6’sı Dağlık %10,3 Platoluk,%2,1 i se ovalık olan bu ilimizin çok fazla Trekking, Hikking ve Spor ile Dağ tırmanış rotası açısından çok zengin bir arşivi söz konusudur. Hakkari, Türkiye’nin en bakir ve etkileyici dağlarına sahip bölgelerden biridir. Bölgedeki dağlar, dağcılık ve tırmanış için muazzam fırsatlar sunar. Doğal ekosistemin korunmuş olması, bölgeyi hem ekolojik hem de macera turizmi açısından cazip hale getirir. İşte Hakkari’deki öne çıkan doğal ekolojik tırmanış rotaları; Sosyo-ekonomik iyileşme, toplumların daha sağlıklı, eğitimli ve üretken bireylerden oluşmasını sağlar. Bu, toplumsal huzur ve refahı artırırken, uzun vadede sürdürülebilir kalkınmanın temelini oluşturur. Eko turizm, trekking, hiking ve dağcılık gibi doğa temelli turizm faaliyetlerinin yönetimi ve denetimi konusunda, Türkiye Dağcılık Federasyonu (TDF) ve dağcılık kulüplerinin daha etkin bir rol üstlenmesi gerektiği görüşü oldukça mantıklıdır. İşte bu öneriyi destekleyen bazı gerekçeler ve detaylar: 1. Uzmanlık ve Deneyim
2. Güvenlik
3. Doğa Koruma ve Sürdürülebilirlik
4. Yerel Halk ve Ekonomik Fayda
5. Öneriler
Türkiye'nin zengin doğal güzellikleri ve yüksek dağları, bu tür faaliyetler için büyük bir potansiyele sahiptir. Ancak bu potansiyelin doğru yönetilmesi, hem doğanın korunması hem de eko turizmin sürdürülebilirliği için hayati önem taşır. TDF ve dağcılık kulüplerinin bu sürece daha aktif katılımı, bu hedeflerin gerçekleştirilmesini kolaylaştırabilir. Türkiye Dağcılık Federasyonu'nun (TDF) antrenörlerinin denetim süreçlerinde aktif rol alması, doğa sporları ve ekoturizmin güvenli, düzenli ve doğa dostu şekilde gerçekleşmesi için büyük bir avantajdır. İşte federasyon antrenörlerinin bu alandaki önemini ve katkılarını destekleyen bazı noktalar: 1. Eğitimli ve Deneyimli Kadro
2. Standartlara Uygunluk
3. Güvenlik ve Risk Yönetimi
4. Eğitim ve Bilinçlendirme
5. Denetim Sürecinin Geliştirilmesi
Öneriler
TDF antrenörleri, doğa sporları ve ekoturizm faaliyetlerinde güvenliğin ve kalite standartlarının korunmasında kilit rol oynayabilir. Daha etkin bir denetim mekanizması oluşturmak, bu tür faaliyetlerin doğa üzerindeki olumsuz etkilerini minimize ederken, yerel halk ve katılımcılar için daha olumlu bir deneyim sunacaktır. Bu Konuda Özellikle Hakkari özellinde Ekoturizm ve Doğaya saygılı seyahat için Hakkari ilinde faaliyet gösteren Cilo Dağcılık ve Spor Kulübü, Ankara İlinde Faaliyet gösteren Ankara Dağcılar Birliği Spor Kulübü, Mardin İlinde Faaliyet gösteren Mardin Dağcılık Spor Kulübü, Diyarbakır İlinde faaliyet gösteren Diyarbakır Dağcılık ve Doğa Spor Kulübü ve Van ilinde faaliyet gösteren Vadi Doğa Sporları ve Gezi Kulübü, Elazığ İlinde faaliyet gösteren Elazığ Dağcılık Arama Kurtarma Kulübünün bölgedeki faaliyetlerinden ötürü özellikle Ekoturizm Katkıları taktire şayandır. Bu hususta birlikte Kitap yazdığım Sayın Dağcı ve Fotoğrafçı Hacı TANSU beyfendinin Bölgede yaptığı ekolojik tırmanış rotaları Mükkemmel coğrafyanın yazıya dökülmüş halidir. Kitabımız yakında yayında olacaktır. Dün itibariyle Türkiye Dağcılık Fedarasyonu Yönetim Kurulu üyeleri seçilen Başkanımız Sayın Ali ŞENKAYNAĞI, Sayın Abdurrahim EKİN, Sayın Mehmet BAKIRASMA, Sayın Mehmet ÇAĞLAYAN’a verdikleri destekten dolayı Teşekkürü bir borç bilirim. Bu çalışmalarda hiçbir zaman desteğini benden esirgemeyen Ankara Dağcılar Spor Kulübü Başkanı Sayın İsmail KAYMAK ve Üyelerine de teşekkür etmek istiyorum. Ayrıca en büyük Teşekkürü Yüksekova Yeşiltaş ve Oramar Köyleri başta olmak üzere Tüm Hakkari Halkı ve Sayın Valimize teşekkür etmekle beraber en büyük Teşekkürü TRT Ailesine özellikle TRT GAP Radyoya yapmak isterim. En Büyük Teşekkürü özellikle Kitabın basımında özellikle Desteklerini esirgemeyen Sayın Niyazi EDİŞ ve Nibel İnşaatta sonsuz Teşekkürler… Bölgedeki tırmanış rotalarının korunması ve ziyaretçilere açık tutulması, yerel halkın aktif katılımı, çevre bilincinin artırılması ve doğal kaynakların sürdürülebilir şekilde kullanılması ile mümkün olacaktır.Kitabımızın Unesco ‘ya,TEMA Vakfına , Uluslararası Doğayı Koruma Birliği (IUCN), Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF World Wide Fund for Nature) ,UIAA ( Uluslarası Tırmanma ve Dağcılık Fedarasyonu) ‘nundan Tescillenmesi akabininde; Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanına ve Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Politikaları Kuruluna ile Kültür ve Turizm Bakanlığı açısından rehber olarak yararlanması çabamızda bizlere verdikleri destekten ötürü Teşekkürü bir borç biliriz. Durmak yok çalışmaya devam Saygılarımızla… Yöre halkı ise Hakkari bölgesi için turizm gelişimine katkı sağlayacak olan "Hakkari'de Eko Turizm ve Doğaya saygılı Seyahat adlı kitabı kaleme alan İnşaat Yüksek Mühendisi, Kgm Bölge Müdür Yardımcısı/Araştırmacı Afet Risk Uzmanı/Alpinist Dr. İrfan Aksu ve Doğa Fotoğrafçısı Alpinist Hacı Tansu'ya teşekkür ettiler. | ||