Futbol bütün dünyada en çok sevilen, izlenilen spor dalıdır.
Milyonlarca taraftarı olan takımlar spor etkinliğinin yanında, ülke ve bölgelerinin tanıtım ve gelişmesine vesile oluyorlar.
Hakkâri genç bir nüfusa sahip olduğu için, spora hele ki futbola büyük bir heves, özlem ve tutku vardır.
O zamanlar ilin en büyük sportif aktivitesi futboldur.
Sosyal hayatın olmadığı ilde herkesin tek eğlence kaynağı futbol idi.
Her müsabakası binlerle seyredilen Hakkârispor büyük başarılara imza atıyordu.
Hakkâri’de galip gelmek burada puan almak çok zordu.
Hakkârispor kendi evinde kolay bileği bükülmüyordu, devlet erkânı, kamu kurum amirleri ve halkla beraber muhteşem seyirci desteğiyle başarıdan başarıya koşuyordu.
Hakkâri spor tarihinde ilk kez süper ligi yakalama fırsatını o dönemde yaşadı.
Takım adeta süper lig kapısından döndü.
Hakkârililer hafta sonlarını iple çekerlerdi.
Muhteşem bir atmosfer vardı.
Hakkârispor o zamanlar Hakkâri’nin sevdasıydı, aşkıydı, hayalleriydi. Hakkârispor bir zamanlar doğunun parlayan yıldızıydı.
Maalesef o güzel günler hep geride ve mazide kaldı.
Spor Ateşi programının yönetmeni sevgili Erol Hanlıgil hocamla beraber, o eski 3.lig ve 2.ligde mücadele eden takımımız kaptanları profesyonel eski futbolcu Davut Yıldırım ve Emin Çallı’yı Hakkarinin sesi radyosunda konuk ettik.
Her iki kaptanımız Hakkâri futboluna büyük hizmet ve emekleri olmuştur.
Sevgili Erol Hanlıgil hocamla sunduğumuz, Spor Ateşi programına ilgi çok büyüktü onlarca dinleyicimizden güzel mesajlar ve tepkiler aldık.
Davut Yıldırım ve Emin Çallı o eski Hakkârisporu o kadar güzel anlatıyordu ki, hepimizi maziye götürüyorlardı. O muhteşem günleri ve yılları anlatırken hepimizin için den derin ohla geçiyordu.
‘Hey gidi Hakkârispor’’
Kaptanlarımız o eski Hakkârisporu anlatırken, onlar gibi bizde duygulanıyorduk.
Söylenen her söz, yaşanan her anı, kazanılan her zafer adeta gözlerimizin önünde geçip gidiyordu.
Kaptanlarımızın spor camiamıza bir çağrısı vardı.
’Bizler zor şartlarda futbol hayatımızı devam ettirdik. Bizler profesyonel futbolcu olduk, ama asla amatör ruhtan şaşmadık. Çünkü bizler Hakkâri ve Hakkârisporu çok seviyorduk bizim için Hakkâri her şeydi her şeyden üstündü. Bizim için maddi değil maneviyat önemli idi.’’
Birleşin, bütünleşin, birlikte hareket edin spordan anlayan, seven herkesi içine katacak güçlü bir yapılanmayla hareket edin. Hakkârisporu ancak birlikte el birliğiyle tekrar ayağa kaldırabilirsiniz.
Uyan Hakkâri’m uyan diyorlardı.
Hakkâri takımına sahip çıkmalı, birleşmeli birlikte hareket etmeli, Hakkârisporu tekrar ayağa kaldırmak için hepinizin bir olması gerek güçlü bir yönetim güçlü bir teknik heyetle bu işi başarırsınız.
Bende güzel kaptanlarımızın bu güzel sözlerine ek olarak şunu diyorum.
Hakkârispor şu an derin bir uykuda unu uyandıracak eller lazım.
Onu sahiplenecek, tekrar o eski günlerine dönecek, şahlanacak ve mazisi başarılı ve güzel günlerle dolu olan Hakkârisporu sahiplenme gönüdür.
Hakkârisporu sahiplenmek, hepimizin görevidir.
Bizim Hakkârili gençlere olan bir borcumuz var ve görevimizdir.
Bir gerçekte var, uyuyan sadece Hakkârispor değil, gençlerimiz değil uyuyan bizleriz.
Hakkâri spor camiasıdır.
Hakkârili iş adamlarımız, eski sporcularımız, ağabeylerimiz yani hepimiz. Çünkü bir araya gelemiyoruz, konuşamıyoruz, tartışamıyoruz, desteklemiyoruz. Hep kişisel düşünüyoruz, toplumsal olarak düşünemiyoruz.
Kişisel menfaat değil, toplumsal menfaati düşünmeliyiz.
Ben tek bilirim, ben tek başarırım mantığından vaz geçmeliyiz.
Hepimizin derdi Hakkârispor ve Hakkâri gençliği ve sporcuları olmalı. Hepimizin tek isteği ve dileğidir.
Bunu başaracak Göçtemiyiz evet yeter ki, işi ehli olanlar, bu işe gönül verenler, yani herkesin kenetlenmesi gerek başarı ancak bu şekilde gelir.
Umarım hep hayalini kurduğumuz bu rüya bir gün gerçekleşir.
Bizleri o eski günlere, maziye götüren Davut Yıldırım ve Emin Çallı kaptanımıza, Hakkâri futboluna büyük emek veren sürpriz bir şekilde canlı yayınımıza katılan ASKF başkanımız Mahmut Aşkan’a ve Hakkâri sesi radyosu Spor Ateşi programı yayın yönetmeni Erol Hanlıgil’e sonsuz şükranlarımı sunuyorum.
İyi ki varsınız.