Arkadaşlarım Zeydin ve Mehmet'in ısrarları üzerine üçümüz Mersin İl Milli Eğitim Müdürlüğünün alacağı beş boş kadro için baş vurduk. Kurumun talep ettiği kişisel belgelerimizi posta yoluyla yaklaşık sınav tarihinden iki hafta önce Mersin İl Milli Eğitim Müdürlüğüne ulaştırdık.Evraklar ulaşır ulaşmaz arkadaşım emin olmak için kurumdan bu işin sorumlusu bir bayanla konuştu ve evraklarda her hangi bir sorun olup olmadığını sordu buna karşılık bayan personel her hangi bir sorun olmadığını gelip Sınav Giriş Kartlarını alabileceğimizi söyledi.
Arkadaşım tekrar bayan personele Biz Hakkari'den sınava katılacağız Sınav Giriş Kartlarımızı bizim yerimize yakın bir akrabamız alabilir mi diye sordu Bayan personel bir mahsuru olmadığını alınabileceğini söyledi.Bizde sözüm ona yetkili hanımefendinin sözüne itibar ederek sınavdan iki gün önce 20 Kasım 2009 dokuzda yola çıktık. Cuma günü yolu yarılamışken Sınav Giriş Kartlarına almaya gönderdiğimiz akrabamızı aradık ve bayan akrabamızdan ilginç bir cevap aldık.Kurumun Mehmet ve Zeydin arkadaşın sınav giriş kartlarını iptal ettiğini sadece benim müracaatımı kabul ettiklerini öğrendik.Gerekçe ise daha ilginçti sözde Zeydin ve Mehmet'in 1999 yılında aldıkları Sağlık Kurulu Raporlarının süre aşımı nedeniyle iptal edildiğini ortaya attılar ama ne gariptir ki her iki arkadaşımın Sağlık Kurul Raporlarıyla benim Rapor tarihi aynı idi.
Bayan arkadaşımızın tüm çabalarına rağmen personel sert bir tavırla kapılarını kapattı.Kurumdan bir yetkiliyle görüşmek istedim telefonlara da çıkmadılar.Biz yoldaydık geri dönmek gibi bir şansımız yoktu zaman daralıyor mesai bitmek üzereydi.Telefonla valimiz Sayın Muammer TÜRKER'İ aradım ve konu hakkında bilgi verdim kendilerinin de çabaları sonuçsuz kaldı.Daha sonra ısrarlı görüşme taleplerimizden sonra insafa geldiğini düşündüğümüz Mersin Milli Eğitim Şube Müdürü olduğunu öğrendiğimiz bir zat; bayan akrabamıza sorunun Sağlık Kurulu Rapor tarihi ise konun çözülebileceğini bu arkadaşların sınava katılabileceğini gerekirse sınavdan sonraki bir günde bu arkadaşların yeni bir sağlık kurulu raporu almaları şartıyla sorunun çözülebileceğini ifade etmesi bizleri umutlandırdı ve biz Mersine ulaşmak üzere yolumuza devam ettik.Sınavdan bir gün önce yani Cumartesi günü ben ve iki arkadaşım malum şube müdürüyle görüşmek üzere Mersin Milli Eğitim Müdürlüğü Hizmet Binasında soluğu aldık.
Gelsinler konuşalım diyen şube müdürü o zat maalesef saatlerce binanın önünde beklememize rağmen tenezzül edip dışarı çıkmadı ve tüm görüşme taleplerimize rağmen bizimle görüşmedi.Beyefendi üç engelli tarafından linç edilir korkusuyla mı yoksa abuk-sabuk iptal gerekçelerinin altında kalır düşüncesiyle mi dışarı çıkmamakta direnince ben son çare olarak kendilerinin bu konuda hassasiyetlerinden emin olduğum Hakkari Milletvekilimiz Sayın Muttalip ÖZBEK'İ aradım ve durumu izah ettim.
Kendilerinin çabasıyla Şube Müdürü O Zat nihayet bizimle görüşmek üzere dışarı çıktı.Bu yaptığı üslupsuzluğun nedenini hiçbir şekilde sormadan direk konuya girdim ve bu arkadaşlarımın müracaatlarını neden kabul etmediklerini sordum ve bana zaman aşımından diye cevap verince bende benimle beraber diğer iki arkadaşımın daha önce Başbakanlık Özürlüler İdaresi tarafından mevcut Sağlık Kurulu Raporuna istinaden verilen Engelli Kimlik Kartlarımızı gösterdim rapor tarihlerine dikkat etmesini rica ettim ve dikkatlice bakınca benim ve Mehmet arkadaşımın rapor tarihlerinin aynı yılda yani 1999 yılında alındığı görünce hemen çark etti ve yeni bir iddia ortaya attı ve Mehmet arkadaşımın raporunun üzerinde engel durumunun sürekli olmadığını söyledi.
Ancak kartları ters çevirince kartların üzerinde SÜREKLİDİR ibaresi de gösterdik.İyice köşeye sıkışan şube müdürü o zat bu kez de Başbakanlığa bağlı Özürlüler İdaresinin verdiği Kartı tanımadığını ve bunun bir ispat olamayacağını söyledi ve topu sınavı hazırlayan komisyona attı bir sonraki gün yani sınav sabahı erkenden gelmemizi ve konuyu komisyonla görüşmemizin gerektiğini söyledi.Biz buna da amenna dedik sabahın köründe sözde komisyonla görüşmek için geldiğimizde ortada bir komisyon göremedik ve yine aynı zatla muhatap olduk.O zat sözüm ona komisyonla görüşmüş ve komisyonun talebimizi değerlendirdiğini ve kararında bir değişiklik olmadığını söyledi.
Neticede o sınava sadece ben katıldım diğer iki arkadaşımın tüm çabaları on sekiz saatlik yol eziyetleri,tüm maddi imkansızlıklara rağmen maddi masrafları ve daha da önemlisi umutları sözüm ona bir komisyon tarafından işi bilmeyen aynı komisyonun avukatı o zat tarafından heba etildi.Sınav hangi ortamda hazırlandı,ne kadar sağlıklı oldu ne kadar tarafsız oldu ne kadar adil oldu sözüm ona komisyonda ilin engellilerini temsil eden en azından bir temsilci olup olmadığı bu soruların tüm cevapları birer şaibe.
Ancak ben temsil ettiğim Bedensel Engelliler Derneği Başkanı olarak ve bir engelli olarak şundan eminim ki bu ülkede engelliler, hakları ,sosyal statüleri yaşam koşulları daima istismar edildi ve hala da istismar ediliyor,Engelliler daima görmezden gelindi yada görmek isteyenler tüm kötü niyetlerini kullanarak o insanların kanlarıyla tıpkı bir vampir beslendiler.Ancak o vampirlerin unuttuğu bir şey var elbette o puslu hava o karanlık günler bitecek ve elbette gün doğacak güneş çıkacak ve hepsi bir bir yanacak.