Milli Eğitim Bakanı Hakkari’ye gelecek denildiğinde mevsim yaz ise o sıcakta, kış ise o soğukta tüm öğrenciler yol boyu istiflendirilirdi. Saatlerce ayakta aç ve susuz beklemekten çoğu baygınlık geçirirdi. Saatler sonra sayın bakan flemalı araçta geçer, siyah bantlı gözükmez camdan kafasını dışarı bile çıkartmadan direk valiliğe giderdi. Etten duvar, koruma ordusundan kimse bakana yanaşamazdı. Göstermelik herhangi bir okul ziyareti ve sonrasında alel acele ilimizden ayrılırdı. Biz geçmişte Milli Eğitim Bakanlarının ziyaretlerine bu şekilde tanıklık ettik.
Bakan Ziya Selçuk’un ilimize ilk ziyareti gerçekleşti. Önce Yüksekova ilçemize serin bir hava estirdi. Sonrasında merkeze ulaştı. Valimiz Akbıyık ile birlikte iki dost gülümsemesiyle hükümet konağına giriş yaptılar. Öğrenciler kendisini çiçeklerle karşıladı. Sevgisi o kadar içtendi ki onu karşılayan çocukları kucakladı, öptü, koronaya inat…
Bakan Selçuk için çok şey söyleyebiliriz. İçinden samimiyet ve Zap Suyu gibi nezaket nehirleri akan bir kişiliktir. Meslek hayatına öğretmen olarak başlayan daha sonra akademisyen ve yönetici olarak çeşitli üniversitelerde, kurumlarda görev yaptı. Ömrü okullarda, eğitim ortamlarında geçmiş, bazı öğretmen arkadaşları ile bir çok çalışmada aynı havayı teneffüs etmiş, aynı mekanları paylaşmıştır.
Bakan olarak atandığında eğitim camiasında büyük bir sevinçle karşılandı. Çünkü eğitimin içinden gelen bir profesör, daha öncede Talim Terbiye Kurulu Başkanlığı yapmış tecrübeli bir isimdi. Rehberlik, davranış gözlemi, iletişim, gelişim, öğrenme ve mizaç konularında çok sayıda araştırması bulunan Selçuk’un kitapları arasında “insan ilişkilerinde kendini açma-Gelişim ve öğrenme-Okul deneyimi ve uygulama-Dikkat eksikliği ve hiperaktif çocuklar ile sınıf içi rehberlik uygulamaları” bulunuyor.
“Ben çocukken içimden bir ses sürekli bir takım şeyler yapmamı söylerdi ve bende yapardım. Sonra da olan bana olurdu. Büyüyünce şunu öğrendim, her çocuğun içinde bir ses vardır. “İçimdeki Okul Sesleri” adlı kitabımda içimdeki okul seslerini tanımam ve o seslerle barışmam için yazıldı. Benim içimdeki ses yıllardır “Bunları çocuklarla paylaşman lazım” diyordu ve paylaştım.” Diyor sayın Selçuk…
Bakan Selçuk, “Ben bir okula gittim. O okulda, okul bahçesinde bin kadar çocuğumuz beni karşıladı. Dikkatimi çekmek için müthiş bir ıslık seli oluştu. Bu ıslık seline karşılık verme ihtiyacı his ettim. Başladım ıslık çalmaya, daha sonrasında Bakan ıslık çalar mı? Deniyor. Çocuk ruhunun coşkusu bizim onlara ıslıkla eşlik etmemizi mecburiyete dönüştürdü. Çocuklarımızın tabiatındaki hürmete dikkat çekmemiz için sanatın tabiatına da hürmet etmek gerekir” dedi.
Çocuklara o gitti. Öğretmen ve velilerle kucaklaştı. Okulları denetledi, açılışlar yaptı. Sağında valimiz, solunda Ak Parti İl Başkanı Özbek vardı. Yoğun koruma ordusu yoktu. Vatandaşın biri öfkeyle yanına yaklaşarak eleştirdi. Elini o vatandaşın omuzuna atarak güler yüzle sabırla dinledi. Doğrusunu anlattı, vatandaş da kendisinden özür dileyerek ayrıldı.
Bakan Selçuk, Hakkari’de çocukluğunu buldu. Oynadı, zıpladı, güldü, koştu. Çocukların ve gençlerin neşesine neşe kattı. Reng-i Hakkari sanat topluluğuyla coştu. Kırk yıllık dost gibiydi herkesle. Yoğun sevgi seli resmiyet duvarını yıkmıştı. Boyuna güvenerek iyi bir basketçi olduğunu da kanıtlayarak isabetli atışlar yaptı.
Yüksekova’ya kayak odaklı spor lisesi, Sümbül dağı eteğinde, Zap suyunda yeni projeler, Hakkari öğrencileri ve gençliği için umut veren açıklamalar yaptı. Bakan Selçuk, “Fırsat adaleti sağlamak istiyoruz. Fırsat eşitliği değil de fırsat adaleti. Çünkü adalet herkese hak ettiğini verebilmektir.” Mesajını veriyor.
Ak Parti İl Başkanı Abdulmüttalip Özbek, “Tüm Bakanlarımız çok değerli ve başarılıdırlar. Hakkari ilimiz Hükümetin her daim gündeminde ve programındadır. İçişleri Bakanımız Soylu, artık bizden biri gibi her zaman yanımızdadır. İlimizi ve halkımızı çok güzel şeyler bekliyor” dedi.
Bakan Ziya Selçuk, Hakkari’ye içten baktı. Herkesin yüreğine dokundu. Meslek hayatımda bu kadar mütevazi, samimi, sıcakkanlı bir Bakan ile hiç karşılaşmadım.
Bakan Selçuk, Hakkari’ye içten dokundu. Hakkari de Bakan Selçuk’a tutuldu. Bu sevda bitmesin diyoruz ve ilimiz unutulmasın…
